semud

entry5 galeri0
    1.
  1. Hz.* Lut (a.s.)`In gönderildigi sehirdir.
    0 ...
  2. 2.
  3. salih peygamberin gonderildigi kavimdir.
    (bkz: semud kavmi)
    0 ...
  4. 3.
  5. bir cumali ünaldı hasannebioğlu şiir. murat kapkıner de müthiş okur.

    Şahmerdanlar gömmektedir şimdi,aşkımızın göğsüne yadırgı hüzünleri.
    Kaypak bir çamur olan mayamız kinle bereketlenmektedir.
    Uyuyan bebekleriyle üşüyen köpeklerini bir yana bırakıp,bir sabah vakti,
    Dudaklarımda direnmiş yüreklerin isyanını taşıyan keskin bir ıslık,
    Ellerim ceplerimde bu şehri yerle bir edersem bana deli,bana çılgın diyecekler biliyorum...

    Gönlümü asi bir tohuma gizleyerek toprağa gömüyorum.
    Bu şehr ki amansız göğünü bile çekti üzerimden,
    Dörtnal koşan ayağına şiirimin bukağılar vurdu.
    Ürkütünce fillerini zarif ve soylu arap atlarının üzerine
    Ebabil kuşları uçuruyor bir adam gözünün bebeğinde...

    Bilinmez mi elimiz değdiğinde buz gibi pınarların köze kestiği,
    Yürüdüğümüzde dağların yok olduğu,öfkeyle bıraktığımız soluğun nice görkemli taş tapınakları yerle bir ettiği bilinmez mi?...

    Ahdimi kavruk ağaçlara,kanadı kırık kuşlara,yivleri aşınmış bir tabancaya,
    Utancından küçülüvermiş haritalara yani;onurlu yorumlayıcılara bırakıyorum...

    Ben ki saçına çokça aklar berkitilmiş bir Semudum
    Ağlamak için başına uygun duvarlar arayan.
    Unutulmuş çiçekleri tozlu raflar arasından el değmemiş kitaplardan
    Yüreği üzre koyup örselemeden çıkaran her kelimeyi.
    Her kelimeyi gereği üzre akıp giden hayata uygulayan
    Karanlık kuyulara sarkıtılmış bir semudum...

    Şimdi ölümden arta kalan acılar yazılıyor bizim alnımıza
    Tasdikli mühürlü kağıtlarımıza.
    Güneş döner ay peşimizde vay gülüm,bu çılgın adamlar sığmaz dünyaya.
    Ve korku içimizde uzanıp yatmış köpek,
    Anten olmuş her sese kulak kabartmış köpek.

    Biliyorum,biliyorum bir ada gibi coğrafya atlasına sınırları kanla değil,
    Kalemle çizilmiş bir ülkeyi;bankalar, bankerler,tröstler,tecimevleri,
    Kıravatlı, rüzgarsız saçları,boyalı potinleri,yüzleri kara bir gecede ışıldayan faiz hadleri,
    Cepleri teberru çekleri,piyango biletleri,evleri tıka basa ölü çocuk kemikleri,
    Yanmış genç bedenleri,acıyla yokekedilmiş adam iskeletleri.
    Biliyorum...basarak kan deryasına yürüyor onlar,
    Ve ayaklarının altı lekesizdir, biliyorum...

    Ben kendimi sokaklara karşı denemedim.
    Çekilirken üstümden boz bulanık sel suları önce hüznü belledim,
    Birçok harfi sağır olan alfabeden karanlığın buzul topraklarında
    Bir kar çiçeği gibi göğermeyi öğrendim.
    Ben kendimi sokaklara karşı denemedim..

    Onlar hep benziyor biribirlerine,
    Kendini dinleyen bir böcek gibi duyargalarını içlerine çevirdiklerinde
    Zalimdir gururludur yeryüzü titrer yürüdüklerinde
    Bilirler her şeyi bakışları keskindir de
    Bir ağır makinalı saniyede kaç mermi atar bir çırpıda söylerlerde...

    Yeni açmış bir çiçeğe eğilen adam zindana atıldığında da fatiha okur;bu bir...
    Sakalı zorla kesilmiş birisi sarıklı,cübbeli,sakallı bir gizli kimlik taşımıştır
    Ve bir kaya kütlesi oluncaya kadar dağlara bakmamaya yemin etmiştir.bu iki...
    Sonbahara direnmiş kışı göğüslemiş ağaçlar illada patlatacaklardır domurlarını ilkbahara
    Ve yaz hasat mevsimidir.bu üç...

    BiLMEDiKLERiDiR VE ONLAR HEP BiRBiRiNE BENZEMEKTEDiR ...

    Biliyorum,ana biliyorum bedenimde bu zulüm ,kara geceyi bir örtü gibi düşlerimize saran
    Berrak sulara bir damla kan olup yayılan günlerde eriyorum.
    Sabır sayfaları okunup üflenmiş yüreğime ben ki korkulara efsunluyum.
    Akrep topraklara beleyip avucuma yılan kavisler sürerdin de
    Saçıma ki ana deli çırpınmalar eklerdin.
    Daneleyin ekilmezsem vay beni,gök tırpanla biçilmezsem vay beni!
    Senin için dare çekilmezsem vay beni,
    Ey bu harfi yüreğime ilikleyen ayetini buğdayıma çizen yar...

    Savruk yapraklar ağlıyor güzün kararttığı suyumuzda sarı ve savruk.
    Yanık yanaklarımızı sürüyor toprağın serin ve diri yüzüne...

    Ben şiirini söylemedim daha,dıştan durgun ve sessiz
    içten içe lavlarını kaynatan bir yanardağın,yuvası dağıtılmış kartalların,
    Ve gözlerine sonsuz hüzünlerin mili çekilmiş çocukların şiirini söylemedim daha...

    Vurulduğu gece toprağa düştüğü yere taşlardan bir kin anıtı olarak döşekler yapılmamış,
    Kanlısı kargıçlanmamış ve ölümün ter-ü taze gözlerine çok renkli bir nakış olarak işlendiği
    Gömleğine incecik kadın yüreklerle evlad iyal ana bacı seslerle ilençlerle ağlanmamış,
    Kimsiz kimsesiz bir ölü gibi yatırılmış unutulan yüreğin hey... şiirini söylemedim daha...

    Uzun nefeslerle düşünmekten sakınan bir güneş
    Minicik serçelerin yumulmaz gözlerine gizlenerek bir çırpıda çakılıyor arza.
    Ben o zaman elimi kaldırıp elyordamıyla gözü bağlı tetiğe dokunuyorum
    Yaşamanın sivri yanları çakılıyor göğsüme
    insanlar kayıp gidiyor tırnaklarımın arasından göğsümde kargılarını unutuyorlar.
    Ben yine onikiden vuruyorum.
    Atlayıp üstüne şavkı vuran sözcüklerin gümüş sağrılı küheylanı yormadan dörtnal koşturuyorum.

    Ben akkor demirlerle ağlamak köprülerini dağlayan cerrah,
    Kanayan bir yaraya naralar çiçeklendiren,yitik çocukların rahmisıla közlerine bastığı
    Bu umut merhemini kararan göğe,düşen yaprağa,hasretinden çatlamış toprağa sürüyorum...
    0 ...
  6. 4.
  7. taş işçiliği konusunda oldukça yetenekli olduğu söylenen allahın gazabına uğramış kavim.
    0 ...
  8. 5.
  9. Kamer Suresinin 23-29. ayetlerinde bu kavimden bahsedilmektedir.

    Semûd kavmi de uyarıcıları yalanlamış ve şöyle demişlerdi: içimizden bir insana mı uyacağız? (Asıl) o takdirde biz apaçık bir sapıklık ve delilik içine düşmüş oluruz.Bizim aramızdan vahiy ona mı verildi? Hayır o yalancının şımarığın biridir.Onlar yarın bilecekler: Kimmiş yalancı kimmiş şımarık!(Salihe şöyle demiştik) Şüphesiz biz onlara bir imtihan olmak üzere o dişi deveyi göndereceğiz. Şimdi onları gözetle ve sabret. Onlara suyun (deve ile) kendileri arasında (nöbetleşe) paylaştırıldığını bildir. Her su nöbetinde sahibi hazır bulunsun. Derken (kavmin en azgını olan) arkadaşlarını çağırdılar. O da işe koyuldu ve deveyi kesti."
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük