semizotunu seçtiğim versus.
manavın önünden geçerken görsem bir demet alıp yiye yiye gidesim geliyor.
pişirmeyin. çiğ yiyin. limon ve yoğurtla. çok leziz.
semizotu küçük şehirden büyük şehire okumaya gelmiş öğrenci gibidir. eski şehrinde yapmadığı şeyleri burada yapmaya kalkar abartarak. açılır da açılır.
ıspanak curve yükselten çalışkan öğrencidir. efendi adamdır. karı kızla çok işi yoktur ki zaten yeteneği de yoktur. bazen içinden ''keşke derslerim iyi olmasaydı da ortamım olsaydı'' diye iç geçirir.
pazı kendini cool sanan öğrencidir. okulun ilk günü kampüse moonwalk yaparak girer. sınıfa ''ee nereye gidiyoruz bugün'' diyen gereksiz kişidir.
Ay şimdi semizotu ve salatalık bir de yoğurt olacak salatasını yapacağım üf ne güzel yenir.
Ispanağı da börekte aşırı severim. Bir de pastası var o da çok hoş.
Pazı neydi şu an unuttum. Ama unuttuğuma göre benim için çok da bir şey ifade etmiyor demek ki.