tenis, masa tenisi oynayanlar ya da izleyenler bilirler. semih'in attığı gol gibi tamamen şans eseri alınan sayılar sonrası -fileden sekip kısa düşen top ya da tenis masasının köşesine çarpıp rakibi çaresiz bırakan top gibi- oyuncular rakiplerinden özür dilerler. semih de attığı bu "balık" golden sonra, golün de yarattığı sevinçle biraz gülümseyerek kalecinin yanına kadar aşağı yukarı otuz metre giderek özür dilemek istedi. kaleci carson da "bırak allahını seversen gol mü bu şimdi?" der gibi semihin kaldırdığı eline "çaktı". bunda büyütülecek ya da tepki gösterilecek bir şey yok. hatta bu özürden sonra aralarında kısa bir dialog da geçti. muhtemelen semih istemeden attığını, kaleci de beklemediği bir top olduğunu anlattı. saçma sapan düşünceleri o güzel bünyelerinizde barındırmayın, daha güzel şeyler düşünün.
kaba organından ve yanlı$ anlamaya meyilli ibneler tarafından ayıp olarak algılanan fakat semih'in ''takma kafana la olur öyle $eyler'' hesabı yanına gittiği scott carson'ın da mimiklerinden olsa gerek ilk ba$ta yadırgadığı ve daha sonra scott carson'ın kö$e vuru$undaki bekir'in kafasını muhte$em kurtarı$ından sonra semih'in samimiyetine inanıp kar$ılık verdiği sözde ''ayıp'', gerçekte ise ''olur öyle $eyler'' hareketidir.