deli kadir ve bayık bakışlı türkan klasigi bi türk filmi.asya,ilyas ve cemsit üçlüsü.sevgi neydi? emek neydi? ama samet ona baba dedi.cemsiti baba olarak seçti..
14 mayısta ses ve görüntülerinin iyileştirilmiş haliyle yeniden vizyona girecek olan muhteşem film. yaş itibariyle sinemada izleme keyfine mazhar olamamış jenerasyon için kaçılmayacak fırsattır.
sevgi neydi? neydi sevgi? sorularını insanların kendi bünyelerinde sormasını sağlayan, aşk ile sevda nın arasındaki farkı en iyi anlatan, duygu dolu ve kesinlikle dünya çapında büyük bir ödül alması gereken oldukça etkileyici bir filmdir...
hepimiz hayatımız boyunca severken hep karasevda denen aşk ın tüm hayatımızı nasıl da düzene koyacağını ve bütün her şeyin üstesinden geleceğini sandık ve halen sanıyoruz. bunu yaşayanlar iyi bilirler ki aşk sevda değildir. aşk bir yürek kıpırtısıdır, tüm yoklar vareden, tüm olmazları olur eden kısa süreli bir etkileşimdir aşk. aşk her şeyi oldurmuyor oysa. mantıksızca verilen kararların arkasında duramıyor aşk. aşk pervasız ve hiperaktif bir çocuk gibi, sevdiği bir şey görünce hemen almak istiyor. onu elde edene kadar ağlıyor, çırpınıyor ve alınca bir kaç gün sonra bir kenara bırakıveriyor sanki onu hiç istememiş gibi daha önce...
işte selvi boylum al yazmalım bunu anlatıyor bize... sevdalanmak bambaşka...
final sahnesiyle yıllara damgasını vurmuş, sevdaya bambaşka bir bakış açısı getirmiş türk filmi..
izlenildiği yaşa göre filmin son sahnesindeki değerlendirmeler değişir. şöyle ki:
18 yaşında, aşkın en çok aşk gibi hissedildiği yaşlarda film izlenildiğinde; son sahnede türkan sultan'ın yaşlı ve çirkin olan adamı seçmesi ergen bünyeyi kızdırır. kadın aşktan vazgeçmiştir. bünye içlenir, boğazı düğümlenir, kendisinin kesinlikle aşkı seçeceğinden emindir.
20 li yaşların ortalarında izlenildiğinde bünyede hafiften femizm rüzgarları esmeye başlamıştır. türkan sultan'ın seçimi mantıklı bulunur, kadir için: "iyi oldu ibneye" denir, boğazda hafif bir yumrukla, ama sonuçtan memnun olarak ekran başından kalkılır.
30 lu yaşlara girildiğinde ise bakış açısı tamamen değişmiştir: türkan'ın seçimi yanlıştır. zira hangi adamı seçerse seçsin sonunda mutlu olamayacaktır. ya ikisini de bırakıp yeni bir sevgili bulması ya da ikisinden biri seçilecekse "ulan illa kahır çekeceksem bari yakışıklı olanınkini çekeyim"; diye düşünüp kadir inanır'ı seçmesi gerektiği savunulur. finalden memnun olmayan bünye zaten artık filmi izlemek için yeterince duygusal olamadığının da farkına varmıştır.
edit: yazar 40 yaşına geldiğinde gerekli editi yapıp, yazıyı devam ettirerek hislerini burda paylaşmayı düşünüyordur.
cengiz aytmatov'un muhteşem eserinden sinemaya uyarlanmış türk sinemasının baş yapıt filmlerinden biri.
bu filmde cengiz aytmatov anılmazsa çok büyük hataya düşülür. filmi en çok sevenler ve anlayabilenler sadece cengiz aytmatov'u okuyanlardır. kimse kırılmasın darılmasın, küçümseyici bir laf değil bu. aytmatov mutlaka okunması gereken bir yazardır. nobel'in allah'ının verilmesi gerekliydi kendisine ama vermediler.
filmin en önemli oyuncusu cemşit'tir. zira aytmatov'un bütün eserlerinde cemşit tarzı karakterleri görmek mümkündür. örnekse gün olur asra bedel'deki yedigey. ya da aynı romandaki abutalip kuttubayev.
filim hakkında muhabbet açıldığında hemen tartışma çıkar. biri ahmet mekinci biri kadir inanırcı olur. kızlar genelde kadircidir. aşkı takip ederler. erkekler ahmet mekincidir. iyilik ve sevgi derler. tom ve jery kavgasında tom taraftarıyım ama burada ahmeh mekinciyim. güzel filim be.
tek geçerim. sultan'ın en sultan zamanı, kadir inanır'ın en güzel hali ve de aşk'ın türk filmi.
-asyam! selvi boylum, al yazmalım.. demiyor mu..
-samet onu baba bellemişti.. demiyor mu..
ürkek ürkek "sevgi neydi?" diye sormuyor mu.. ama aşk başka bir şeydi be güzelim.
yani bir daha nerde, kim iç ses kullansa biz o kamyonetin yanıbaşına gidecez, kaçarı yok. kadir inanır'ın yıkılmış bakışlarını görecez; türkan şoray'ın dudaklarının acı kıvrımını, al al yanaklarını hatırlıcaz.
asya : durursam bir daha kurtulamam..
ilyas: ziyanı yok, gülüşü yeter bize..
asya : yüreğim kaydıysa günah mı?
ilyas: çamura saplansam yardıma gelir misin?
asya : elini tuttum.. sıcacıktı.. yüreği elimdeymiş gibi..
ilyas: elinden tutuversem benimle gelir mi?
asya : seninim işte.. alıp götürsene beni..
--spoiler--
mutluluk bu muydu? mutluluk neydi ben bilmezdim.
o vardı bir zamanlar, onu sevmiştim. sevgi o muydu? sevgi neydi?
coşkun akan dere? sonbahar rüzgarıyla ürperen yapraklar? cama vurup dağılan yağmur damlaları,? bir yürek çarpıntısı?
sonunda coşkun dere durulur, yapraklar kurur dökülür, yağmur diner güneş açardı.
sevgi neydi?
sevgi sahip çıkan dost insan eli, insan emeğiydi. sevgi iyilikti, sevgi emekti.
--spoiler--