Her yerden suretin, haşır neşir olur benle,
Neresine gidersem gideyim Edirne' nin.
Sanki benim seni illa ki bir görmem için,
Hem her an, hem her yerden farklı siluettesin.
Cüneyt Behlül Uz
Edirne ile simgeleşmiş bir mimari şaheserdir. Edirne' ye girerken insanı karşılayan, kucaklayan ve Edirne' nin her yerinden kendini gösteren camidir.
Kubbesi ayasofyanın kubbesinden bile daha harikadır. Çinileriyle birlikte gökyüzüne benzemektedir. islam aleminde onun üstünde bir cami daha yapılamamıştır.
iki sene önce gitmistim marmaris'tekine. şirin mirin eyvallah ama sıkılır insan orda arkadas. bir iki gece kaldın tamam da üçten itibaren beni bayar şahsen. ha bir de pahalı.
Muğla'nın Milas ilçesine bağlı, dünyanın gözbebeği Bodrum yolu içerisinden geçmesine rağmen inatla yerinde saymaya devam eden, belediye başkanlığı padişahlık zamanıymış gibi babadan oğula geçen, küçük belde...
Muğla Büyükşehir olunca belediye kapanırsa korkusu hakimdir.
muğla nın marmaris ilçesine bağlı, sessiz, sakin, muhteşem bir köy. ayrıca istanbul un üsküdar ilçesine bağlı muhteşem manzaraya ve kendi adında bir de kışlaya sahip olan semt.
marmaris sınırları içinde burnun en ucunda yer alan balıkçı köyü. bu köyün ulaşımı çok zor olduğu için kendini korumayı başarmış bozulmamıştır, insanları inanılmaz iyi, kendisi cennet gibidir, sessiz ve sakin.
denizi neredeyse kapalı deniz gibi dolayısıyla durgun ve dalgasız.. kötü yanı ise izin verilen yatçılık hikayesi..
ansızın yanınızdan portakal kabuğu geçerken görebilirsiniz.. çünkü bok var yatla kıyıya kadar geliyorsun at kafası..
her neyse, bunun dışında denizi gayet güzel, cam gibi dibi görünen, platform, ya çakıl ya da kumsaldan denize girebileceğiniz bir yer..
küçük bir yer olduğu için neredeyse hiç bozulmamış, esnafı her yazlık beldede yaslanan türden mekanın köylülerinden oluşmuyor.. geneli dışarıdan büyük şehirlerden gelen yol izan bilen işletmeciler..
geneli itibariyle esnafı son derece güler yüzlü, çözüm odaklıdır.. ticareti ve esnaflığı bilen insanı soğutmayan tipler..
yeme-içme-konaklama konusunda dikkatli olun..
selimiyenin kendi ortalamasının altında çok güzel rakı-balık fiyatları sunan mekanlar var.. %90’ı birbirine çok benzeyen, hemen hepsi platform üzeri masa-sandalye düzeninde olan ama hepsi birbirinden şirin-sıcak pek çok mekan var.. neredeyse hiç kötü mekan yok diyebilirim..
davar kesim keşfedene kadar gidin tadını çıkarın derim..
bozburun vs yanında yedikule zindanları kalır.. öyle sıkıcı öyle kasvetli bir yer bozburun ve de aşırı dalgalı.. rüzgarlı..
Şimdi yazacaklarım sizi biraz şaşırtabilir;
Marmaris Datça yolundan Selimiye Bozburun tabelasını takip ederseniz bu küçük sevimli kıyı tatil beldesine gidebilirsiniz, evet sadece sevimli diyorum.
ilk olarak selimiye’ye giderken yol kenarında meşhur kızkumu denilen yer mevcut, yok efendim denizden yürüyerek karşıya geçiliyormuş falan filan, o kadar insan vardı ki arabayla geçerken sadece baktık ve yolumuza devam ettik.
Selimiye ye geldiğimizde ise denizi cidden boklu marmara misali dibi çamur, dibine bakıp balık arasan kurbağa türevleri canlılar mevcut ayrıca deniz suyuda herkesin toplu denize işeme seansı sonrası sıcaklığı gibi. Serinlemek için denize girmek istiyorsunuz daha çok sıcaklıyorsunuz, bu da koy olmasının ve dalga olmamasının dezavantajı. Selimiye’den devam edip diğer koylara giderseniz daha güzel ve berrak denizler görebilirsiniz. Genel anlamıyla deniz konsepti 3 metrelik taşlık alana şezlong şemsiye koyulmuş çakıllı denize sıfır tatil beldesi şeysi olmuş.
Yeme içme konusunda sahil kenarları full rakı balık konseptli elit mekanlarla dolu, kalite üst düzey ancak fiyatlarda buna bağlı hayli şişirilmiş zaten yüksek fiyatlı olması da bazı kesimleri bu tatil kasabasından uzak tutmaya yetiyor bence çok mantıklı.
Bir diğer konu ise meşhur tatlısı losta tatlısı. Kalın bir sigara böreği görünümlü içi keçi peyniri ile donatılmış baklava türevi bir tatlı, ben beğendim yenilebilir ve lezzetli.
Konaklama konusu da tüm pansiyonlar oda+kahvaltı konseptinde fiyatlar orta üst düzeyde ilgi alaka güzel müşterilerine çok kibar ve ilgili davranıyorlar. Biz girişteki Adasu Butik Otelde kaldık ekip gayet güleryüzlü ve ilgili.
Sonuç olarak; Datça’dan Selimiye’ye geldiğimden dolayı deniz konusunda çok hayal kırıklığına uğradım, burada sessiz sakin bir hafta geçireceğinizde iki gün burayı görün size yetecektir, kalan günlerde ise türkiye’de gördüğüm en temiz ve nezih denizlerden biri olan Datça’da tatilinizi geçirmeniz yönünde.
Merak edenler için anlık görüntü;