yazan, yazarken insanı bambaşka bir diyara götüren hatunun dibi.
ne demiş kendisi;
" imkân veremiyorum. Canlandıramıyorum benden uzaklaşma anını. Belki kendimden başkasını önemseyemiyorum o sahnede. Gözümün önünde birbirinden kopartılan bir anne ve çocuğu beliriveriyor. Ağlayan bir çocuk, çocuğunun kolunu tırmalayan bir anne, tutabilmek; çekebilmek için kendine. Sonra aklıma bambaşka bir hikâye geliyor. Boğulurken kuzeninin saçlarına tutunan, avuçları saç dolu ölen bir kızın hikâyesi. Hep tutunduğu elinde kalanların hikâyeleri işte. Hep bir parça kopartan. Ama işlevsiz. Ama gereksiz. Ama her şey can havliyle."
aynen böyle. hep yazsın, hep okuyayım istediğimdir.