selami şahinize edildiği için artık sempatik gelen ve bu gelmekliğiyle güldüren de esprilerdir. ama komik midir esasında? değildir ki bunları yazıyorum.
her çevrede illa yapan birilerinin olduğu espri çeşitidir. selami şahin'i yine ayda yılda bir görüp bu iğrenç esprilere maruz kalıyoruz.. ya dibimizdeki kişiler? gerçekten hangi ruh haliyle yaptıklarını anlayamıyorum.. asıl zor olan da nezaketen gülmeye çalışmak. gözüme baksa anlayacak ne kadar kusmukça olduğunu; ama o aptal sırıtma var ya suratımda.. gülmeyeceğim lem bir daha. yapmasınlar işte..
-lan rüstem noldu sana böyle
-sorma abi ya.şakşakçılık yaptığım programı bugünden itibaren selami şahin sunacakmış.bugün ilk programa başladı.
-hee ondan bu hale geldin.
-evet abi yaa.ama üzüldüğüm nokta daha programın sona ermesine daha iki ay var.ben ilk günden bu haldeysem sonrasını düşünemiyom.
-yazık sana
bir arkadaşım sevgilisine evlenme teklif etmiş, sevgilisi kabul etmemiş. ben de tabii ki etmez dedim. çünkü kıza evlen - me teklif etmişsin. oysa ki evlen teklif edecektin. *
öncelikle (bkz: seninle başım dertte), (bkz: ben sevdalı sen belalı) gibi şarkıları yazabilmiş bir adamdan daha iyi bir espri anlayışı bekliyor insan. neyse, yıllar önce (bkz: tempo dergisi)nde serin duruş (bkz: serin duruş) adında bir köşe oluyordu. hala var mı bilmiyorum. orada üstadın şöyle bir lafı vardı. hala içimde bir yaradır:
s.ş.: sanatçı halkın malıdır. ben malım, bakın bana !!!
bu tür espriler yapan sonunda bu şarkıyı da yazdı.
özledim teninin kokusunu özledim
özledim sımsıcak nefesini özledim
özledim sohbetini o sesini özledim
gelmedin göz bebeğim can yoldaşım gelmedin.
güzel türkçemizdeki ses benzeşmelerini en kötü şekilde kullanarak yapılan esprilerdir.
örn:
selami şahin birilerini çağırmaktadır.
- gelin, gelin; damat damat...
pasifagresif,kaçak kelebekve bir dostlarısıkışık trafikte karşıdan karşıya geçmek için adım atarlar ve nedense önlerinden geçtikleri arabanın içine bakarlar şöför selami şahindir. aynı anda üç arkadaş aaaaaa! şey diye bağırır.ve selami şahin arabanın içinde olduğu için bu üç arkadaşa o korkunç esprilerini yapamadığıdan direksiyona kafasını vurmak, garip hareketler yapmak süretiyle üçlüyü koparmıştır. sesini duyuramadığı zamanlarda da esprileri kadar kötü mimikler yaptığı tecrübe edilmiştir.
selami şahinin sanki yeni cenaze kaldırmış bir suratla karşısındakine anlamsız bakışlar savurarak yaptığı esprilerdir. ortamda Kimsenin gülmemesi kendisini bu ulvi yolundan döndüremez.
