zaten zor uyuyorum, açmışlar sonuna kadar hocanın sesini uyandım. kim bilir kaç masum bebek uykusundan uyanmıştır o saatte. mecbur muyuz arkadaşım, cimer'e şikayet edeceğim...
2020 yılında yazılmış olan sela konusuna yalın anlatımla idari ve dini konularda bir yaklaşım:
yazmayım diyordum ama dayanamadım...
ilk önce bu sela'nın türkçe anlamı ne, buna bakalım.
“ey allah’ın resûlü, salat-u selam senin üzerine olsun!
ey allah’ın habibi, salat-u selam senin üzerine olsun!
ey allah’ın arşının nuru, salat-u selam senin üzerine olsun!
ey allah’ın mahlukatının hayırlısı, salat-u selam senin üzerine olsun!
ey öncekilerin ve sonrakilerin efendisi, salat-u selam senin üzerine olsun!
hamd alemlerin rabbi olan allah içindir!”
ne zaman okunmaya başladı bu sela?
peygamberin ölümünden 669 yıl sonra ilk sela memlük sultanı el-melikü’n-nâsır muhammed b. kalavun emri ile cuma ezanından önce okundu ve peygamberin ölümünden 757 yıl sonra da akşam ezanı dışında bütün ezanların ardından sala verme usulü konulmuştur.
lafı uzatmadan, sela; bid'at bir dini uygulamadır. allah'ın emretmediği, peygmberin yapmadığı, sonradan dine insanlar tarafından koyulan ritüel uygulamadır.
burada allah'ın emretmediği, peygamberin yapmadığı bir dini ritüel ibadet için sapkınlık diye dine yapılan eklemeler hakkında 1400 senelik tartışmalara girmiyorum.
din açısından sela ölüm bitiş sonlanış çaresizlik ile allah'a telim olma ondan yardım isteme anlamı taşır.
insanların tehlikeli bir durumla karşılaşınca 'salavat getirmesi' deyimi de buradan kaynaklanır.
bu teolojik açıdan...
ya davranış bilimleri açısından?
acizlik, çaresizlik, şaşkınlık, korku, panik, yardım isteme, imdat çığlığı, dehşet içinde olma, tükenmişlik yansımasıdır.
batan geminin s.o.s vermesi, düşen uçağın pilotunun mayday çığlığı desek yanlış olmaz.
türkiye cumhuriyeti vatandaşı olmayın, müslüman da olmayın...
ne bileyim bir ameriikan ingiliz fransız vatandaşı olun ve sela ne anlama gelir bilin.
dışarıdan bakılınca ülkede selalar okunması ne anlama gelir sizce?
çocuğunuzu okuması için türkiye'ye yollar mısınız?
tatil için türkiye'ye gelir misiniz?
şirketinizin bir şubesini türkiye'de açar mısınıız?
yatırım yapar mısınız?
paranızı malınızı türkiye'ye girmesini ister misiniz?
düşünsenize...
almanya italya amerika'da merkel, conte, trump vatandaşından 10 euro istiyor.
ikinci dünya savaşından yıkılmış harap olmuş ülkelerinden bahsediyor ve kiliseler çanlarını çalıyor, dualar göğe yükseliyor,
bunların işi baba oğul kutsal ruh'a kalmış demez misiniz?
chp veya iyi parti ya da saadet hdp içinde en azılı muhalif milletvekilini sn. cb. erdoğan'nın danışmanı yapsanız böyle bir duruma neden olacak karar uygulama açıklamayı yapamazdı.
cb erdoğan'ı yanlış yönlendirmelerle ,çaresiz gösterme yanında devleti bitmiş tıkanmış panik halinde ne yapacağını bilmez halde işimiz allah'a kaldı der gibi gösteriyor.
üstelik şu an acil döviz bulmamız, ekonomik durumumuz, imaj ve reklam vb konulara da girmiyorum.
umarım bir an önce bu yanlışdan dönerler.
işin acı yönü tv ekranlarında bu konuya aklı selim biçimde yaklaşım yapacak ne muhalefet ne iktidar tarafından bir tane akıllı insan göremedim.
vardır da ben rastlamadım.
bizleri bu kadar aciz ve iş bilmez gösteriliyor olmamızı kimse fark etmiyor mu?
da önce yazmıştım dediğim ve pandemi döneminde selalar okunması üzerine 2020 yılında yazılmış olan entry:
insanın umudu kalmayınca yaratana sığınır.
işin garip yönü böyle her şeye sela okunması moda oldu.
darbe olur sela okunur.
deprem olur sela okunur.
salgın olur sela okunur.
korkarım yakında dolar için sela okunacak.
yapmayın etmeyin, dini açıdan değil (lafı yanlış anlayan özürlü biri çıkıp dine karşı demesin) ama bu sela okunması gereksiz bir durum.
gereksiz diyorum çünkü; devleti devleti yönetenleri çaresiz iş bilmez, panik halinde aciz gösteriyor.
salgın olup devletin vatandaştan 10 lira istemesi her gün sela okunması devleti aciz yardıma muhtaç göstermekle kalmıyor vatandaşa işiniz allah'a kaldı mesajı veriyor.
yeter artık.
insanlara umut değil umutsuzluk panik korku veriyor.
bizler aciz çaresiz umutsuz olunca canımız yanınca allah diyen, zorda kalınca allah'a dua eden insanlarız ama devlet bunu yaparsa hoş olmuyor.
devlet babadır.
felaket anında babalar değil çocuklar ağlar.
ne yaptığınızın farkında mısınız?
dün şarküteri alışverişi için markete (migros) gittim.
paket halinde satılan 350gr koyun peyniri (tahsildaroğlu) 3 adet alıp 300 lira verdim. 2 adet 350 gramlık eski kaşara 240 lira verdim. m-life en uygun organik yumurta 10'lu 3 paket alıp 135 lira verdim. kavurma sucuk pastırma zeytin vs aldım.
1 aylık bile yetmeyecek (misafir gelmesi vs de düşünülürse) şarküteri ihtiyacımı alıp hafta da 2 kere yenilen 2 kişinin haftalık öğünü olan 1 kilodan biraz fazla 1200 gram somon balığa 440 lira verdim. biraz yeşillik vs ile 3000 lira ödedim.
bir ailenin dengeli ve sağlıklı beslenebilmesi için meyve sebze et süt yağ ürünleri açısından sadece mutfak giderlerini hesap ediniz.
evde kullanılan kağıt ürünleri yanında temizlik (banyo, bulaşık, çamaşır, ev temizliği) bakım ve sağlık ürünleri, elektrik, su, doğalgaz yanında giyim, züccaciye, mensucat vb ürünler akla gelirse; insan gibi sağlıklı ve yeterli yaşamın maliyeti sadece ev dediğiniz dört duvar arasında astronomik rakamlara çıkmış durumda.
sosyal hayat içinde bir de evden dışarı adım attığınızda ki maliyetleri hesap ediniz.
bir de okunan selaları düşününce...
bu selaları dinleyip yok olan yaşam kalitemize, ölen insan ilişkilerimize verilen selalar olarak görüp ruhlarına fatiha diyorum.
dini açıdan da sela verme durumunu peygamberden şefaat bekleme olarak açıklayan var ki; bu şefaat tamamen islam itikatlına göre değil olsa olsa hristiyan itikatına göre mümkün olur.
öyle ya, hz isa sedece bir peygamber değil. yaratıcının hükmüne karşı hüküm koyan bir iradedir. islam da hz muhammed'in böyle bir iradesi yoktur. allah beni cehenneme koyacaksa bunu kimse değiştiremez ve allah hükmünü iptal edemez.
üstelik peygamberimiz bile kendine ne olacağını bilmiyor ve kızına babam peygamber diye bana güvenme diyor.
sela verilmesi/okunmasının dini bir değeri yoktur.
sela verilmesinin dini bir hükmü de yoktur.
okunmaması günah değildir, bilakis; okunması ve buna dini bir değer, anlam, mana, gerekçe, ritüel, kaide, din için gereklilik verilmesi bidat olur.
islam dini tebliğ olunduğundan ve peygamberimiz öldükten 700 yıl sonra (küsuratlara girmeden yuvarlak hesap) Memlük Sultanı el-Melikü’n-Nâsır Muhammed b. Kalavun’un emriyle (bu sefer araplar/arabistan değil de türklerin katkısıyla mısır'da/afrika'da okunmuş ilk sela ve malumumunuz; memlükler türk soyundandır) sela okunmaya başlamış ve dine sokulmuştur.
insan düşünmeden edemiyor.
allah dini eksik mi indiriyor (haşa) peygamber dini bir ritüeli eksik mi uyguluyor veya bilmiyor da (haşa) insanlar sonradan dine böyle eklemeler yapıyor?
edibüdü: bidat, Arapça bir kelimedir. Sonradan ortaya çıkarılan her şey demektir. Bu bakımdan, hem adette, hem de ibadette yapılan değişiklikler. Adet demek, karşılık olarak kıyamette sevap beklenilmeyen, yalnız dünya faydasını düşünerek yapılan şey demektir. ibadet bunun tersi olup, kıyamette karşılığında sevap beklenen şeydir. Dinde bidat demek, Eshâb-ı kiram ve tabiin zamanından sonra, Resûlullah efendimizin izni olmadan, dinde yapılan eklemeler ve noksanlıklar, yani ibadet olarak yapılan, sevap olduğu düşünülen değişiklikler demektir.
daha önce de yazmıştım...
bulursam bakınız veririm.
özellikle yaşanan toplumsal bir kriz, pandemi, deprem, yangın, savaş, ölüm, kaos, felaket esnasında sela okunması mantık, akıl, din, davranış ve idari bilimleri, psikoloji açısından ele alırsak en gereksiz ve yapılmaması gereken bir uygulama.
Selâyiı ben hiç bir ülkede duyadim bize özgü galiba.ikinisi gece annemi uykudan korkarak uyanmasına sebep oldular biri öldü sanmış.abi birakin bu işleri o gece neden sizden biri ölmedi ben buna takıldım.
Uykunun en tatlı yerindeyiz. Ben mesaj sesine uyanırım, selaya nasıl uyanmayayım ? Bir an dedim lan perşembe mi bu gece ? Az ayılınca aklıma geldi 15 Temmuz.
Bölmese idiniz iyi idi. Bir yarım saati daha vardı uykumuzun.
Yatsı 22:25 görünüyor. Anlamadığım nokta da o oldu.
Neyse bakalım. Anladığım/anlamaya çalıştığım kadarı ile dinle değil de, gelenekle ilgilisi var sanırım. Benimseyemiyorum hala bu işi, ondan oturmuyor bende. *
Yine de Teşekkürler giden gider. Kalp.
Din bezirganlarının iş güzarlığından.Gece gece uykumdan uyandım.Allah sizin cezanızı versin.Kendi salaklıkları sebebiyle bir sürü insanın boşuna ölmesine sebep olduklarından dolayı yapmış oldukları şovdan ibaret.Sıkıyorsa zamanında apar topar son verilen kaldırdıkları araştırma komisyonunu kurup darbeyi araştırsınlar
Persembe aksamlari yatsidan önce sela okunur. Sela duyurmak haberdar etmek icin okunur. 15 temmuz geceside darbe girisiminden halki haberdar etmek , uyandırmak için okunmuştur.
Özellikle gece yarısı okunmasının dini bir sebebi var mıdır? Cidden soruyorum, bilen yazsın lütfen. Tarafsız mı bakamıyorum acaba siyasal islam fobimden ötürü?
