--spoiler--
Schuster "yaralı hayvan" benzetmesini yaptı. Tercüme dedik. Tamam da üç gündür insan bir düzeltme yapmaz mı? Neyse, geçelim. Hilbert "Fener'i küçümsemiyoruz" der. "Allah, Allah!" Guti kendi oynadığı zaman, rakibiyken Bezilya Milli Takımı kaptanlığı yapan Alex'i "Tanımıyorum" der. Quaresma, inönü'den başka yer görmediği için Türkiye'yi Beşiktaş zanneder... Maça erken gittim. Bu dörtlünün Saracoğlu'nda tribünlere, taraftara, açılan dev bayraklara nasıl hayranlıkla bakıp birbirlerine gösterdiklerini görmenizi isterdim. Onlar da artık Kadıköy gerçeğini öğrenmiş, bir gün burada görev yapmayı uman ve bekleyeniçimizdeki mutlu yabancılardan oldular
--spoiler--
yukardaki yazı partizan ve fanatik bir yazarın 21 eylül 2010 tarihli yazısından alınmıştır. bu dörtlü dünkü çocuk, hayatlarında hiç dev bayrak görmemişler zaten * , ve sayın yula adamların psikolojisini de hemen çözmüş, bunlar fenerbahçe'de görev yapmak için yanıp tutuşuyorlarmış meğerse, vay be. ama gol sevincinde fenerbahçe taraftarını kaale almadıklarını, tuncay ve ya kezman gibi sus işareti yapmak yerine direk beşiktaş taraftarına koştuklarını nedense görememiş enteresan . ayrıca hiç birinin ağzından taraftar şöyleydi böyleydi açıklaması da duyulmadı her nedense. bu adamların öyle düşünmesi selçuk yula'nın hayali tabi orası kesin de o adamlar santiago barnebao önünde, san siro önünde görev yapmış adamlar; kadıköy ne lan?
hangi saraçoğlu? 52.000 fenerbahçe taraftarının sadece ıslık çaldığını, 2500 beşiktaş taraftarının tezahürat yaparak bu ıslık sesini bastırdığı saraçoğlu mu ?
fenerbahçe' yi itici yapmayı kendine görev edinmiş bir yazar müsveddesinin kendi bokunu karıştırıp bundan da zevk almasıdır. kendi çöplüğünde-gerçek anlamda- ötüp durur. ama bir gün camianın içinden gelen bir yiğit kellesini isteyecektir-mecazi anlamda-.
tipik fenerbahçeli duygularıdır.
kendi takımında bir eksiklik gördükleri zaman hemen bu gibi büyüklük kompleksli hayaller kurarlar, akil olan taraftarları bu kategoriye katmıyorum ama zaten az bi kısmı öyle geri kalanların hepsinde bu mevcuttur (bkz: büyüklük hastalığı)
