Yorgunum be seks,
deniz yataklarını bilirsin
insanı insan olduğundan utandıran taşıtlardır...
hele bir de emanet deniz yatağıysa iş olur, dert olur insana...
bırakıp gitmek istesen yapamazsın,
kurtulmak istesen kurtulamazsın...
yapabileceğin tek şey domalmak ve kıyı kıyıdan giderek emaneti sahibine vermektir...
işte bugün de denizde tanıştığım bir aileden aldığım deniz yatağının üstünde debelenirken bütün bunları düşündüm ve "deniz yatağı aynı seks gibi lan "
dedim...
ya sence?..
..
ercan (ercanın)
(bkz: umut sarıkaya)
onbir saatlik yolculuktan sonra nihayet otobüsten indim.
öğlen sıcağında yazlık belde garajları nasıl olur bilirsin;
betondan, tabeladan, araba motorundan yansıyan sıcağın kol gezdiği ama senin asla ve asla bulunmadığın uğramadığın yerlerdir buralar bu saatlerde...
Birazdan içi kaynayan toros taksiye veya bir minibüse binip seni bulabileceğim yerlere doğru yol almayı umuyorum...
Ben yorulmuyorum, bıkmıyorum...
ne olur sen de beni beklemekten yorulma, bıkma...