çay tiryakilerinin, tiryakilikte son nokta olduğunu iddia ettikleri, esasında içilen çay miktarının fazla olmasıyla bünyenin şeker miktarını artık kaldıramamasından ileri gelen duruma bulunan çözümdür.
çayın şeker atılmamış durumudur. **
Üniversiteye ilk başladığım zamanlardı, küçüktüm, çok sevdiğim bir sevgilim vardı. Sırılsıklam aşıktım. Yani aşk çayını bol şekerli içerdim.
Bunun yanında büyük bardağa 5 şeker atardım, küçük bardağa da 3. çünkü o varken tüm içkiler şaraptı zaten. Ne içtiğimden bihaberdim.
sonraları aramıza önce mesafeler sonra da karakedi girdi. Hayat bize yalan söyledi...
Fakat ben çaydan vazgecemedim. Onun yerine peyderpey şekeri azaltmak durumunda kaldım. Büyük bardağa sırayla 4,3,2,1 ve son olarak yarım şeker atar oldum. Sonra yarım şekerde takılı kaldım. Ne ishaldim, ne sigara bağımlısıydım, ne şeker hastasıydım ne de içtiğim yeşil çaydı.
Bir kara gözlü kara saçlı yüzünden çayı şekersiz içmek durumunda kalmıştım. O gün bu gündür ne çay içmekten vazgeçtim ne de çaya şeker attım.
Tat alamasam da çayı şekersiz içiyorum. Önceleri bu şekersiz çay işi çok zor geldi, bir dönem çaya şeker atayım dedim, tadını bozdu, çayın değil, hayatın tadını kaçırdı...
anladım ki şekerden şekere fark varmış...
21 yaşında, çıtır*, annem, kardeşim, ablam, yiğit'in eş durumundan yengem, teyzem, halam, dostum.. geçen sene o sınıfta yiğit sen ben sınıfın 3 farklı köşesindeyken, iyi ki bizim gibi iki psikopatla tanışma riskine girmişsin, iyi ki de yiğit'i tanımışsın. iyi ki de annem olmuşsun. annem doğum günün kutlu olsun, umarım sınıfta kalmam da ayrı düşmeyiz..*
bir nefes al nefes ver yaşam formudur. bizim ısrarlarımızla yazar olmuştur. buraya hakkında yazmaya kalksak yazamayacağımız yazardır kendileri. sınıf arkadaşıdır, candır. *
mülkiyede okuyan antalyalı yazar. daha ilk tanışmamızda çok cana yakın biri olduğunu göstermiştir kaldı ki ferrucio'yu hoca derse almadığından mütevellit yalnız kalmaması için dersini bile kırmıştır bu güzide kişilik. seviyoruz kendisini.
yaptığı felsefik şeftali kutusu ekosisteminde yaşam hayallerinden sonra kutupsalla ikimizin anlamsız bakışlarına maruz kalmış olan kişilik kendisi. ama ben hala diyorum yanına bir de cranium verelimde nolur nolmaz 330ml. gez dolaş çabuk biter, sonra canın sıkılmasın...
sevmek çaydır, sevilmek şeker; bizim gibi garipler çayı şekersiz içer şeklindeki gariban söylemini aklıma getirmiş, hoş gelmiş sefalar getirmiş yazar. *