çayın şeker atılmamış durumudur. **
Üniversiteye ilk başladığım zamanlardı, küçüktüm, çok sevdiğim bir sevgilim vardı. Sırılsıklam aşıktım. Yani aşk çayını bol şekerli içerdim.
Bunun yanında büyük bardağa 5 şeker atardım, küçük bardağa da 3. çünkü o varken tüm içkiler şaraptı zaten. Ne içtiğimden bihaberdim.
sonraları aramıza önce mesafeler sonra da karakedi girdi. Hayat bize yalan söyledi...
Fakat ben çaydan vazgecemedim. Onun yerine peyderpey şekeri azaltmak durumunda kaldım. Büyük bardağa sırayla 4,3,2,1 ve son olarak yarım şeker atar oldum. Sonra yarım şekerde takılı kaldım. Ne ishaldim, ne sigara bağımlısıydım, ne şeker hastasıydım ne de içtiğim yeşil çaydı.
Bir kara gözlü kara saçlı yüzünden çayı şekersiz içmek durumunda kalmıştım. O gün bu gündür ne çay içmekten vazgeçtim ne de çaya şeker attım.
Tat alamasam da çayı şekersiz içiyorum. Önceleri bu şekersiz çay işi çok zor geldi, bir dönem çaya şeker atayım dedim, tadını bozdu, çayın değil, hayatın tadını kaçırdı...
anladım ki şekerden şekere fark varmış...
çay tiryakilerinin, tiryakilikte son nokta olduğunu iddia ettikleri, esasında içilen çay miktarının fazla olmasıyla bünyenin şeker miktarını artık kaldıramamasından ileri gelen duruma bulunan çözümdür.