Camları çerçevesine küçük görünen (taşimetresi olmasa dahi), boynuz(kordon takılan yer) kalınlığı fazla olan, parçaları birbirine orantısız görünen ama özellikle otomatik modellerinin mekanizması kaliteli saat markası.
Özellikle saat dünyasına girmiş insanlar için birçok mihenk taşını koleksiyonunda bulunduran saat markası. Yurtdışında da olsanız, karşılaşacağınız fiks modelleri var. Örneğin, efsaneler arasında yerini almış, iso belgesine sahip seiko skx007.
Bu saatin çok bir özelliği yok. Camı hardlex, hand winding özelliği falan da yok sallamanız gerekiyor. Ama belki de en çok modlanan saatlerden bir tanesi. Ama fiyat / performans olarak efsanedir. Ayrıca seikonun siyah modelleri çok tatlı olurlar, örneğin seiko srp777. https://www.ablogtowatch....eiko-Prospex-SRP777-3.jpg
Bu da turtle adı verilen bir model, skx in bir üstü diyebiliriz. Elle kurma özelliği de gelmiş buna, cam yine hardlex. Seiko genelde hardlex cam kullanır modellerinde, safir kristal kullanmaz. Bu tarz dalgıç saatlerinin de "lume" u çok iyidir, çok uzun dayanmasa da pırıl pırıl parlar.
Çok detaya girmeden, an itibariyle en prestijli serisi presage serisidir. Başka bir marka olarak satılan Grand seiko ayrı incelenmelidir.
otomatik saatler ilginizi çekmiyorsa seiko nun kinetic, solar modellerine de bakabilirsiniz. Ayrıca otomatik mekanizmalarını kendisi üretir, örneğin turtle ailesinin mekanizması seiko 4r36. o yüzden her aldığınız seiko bir in-house mekanizmaya sahiptir diyebiliriz.
seiko nun ananta adı verdiği üst bir model daha var, ancak kanımca bunlar pahalı ve kaba saatler. buna ek olarak gps modelleri de var, ama onlar otomatik değil.
kendisine alternatifler olarak orient ve citizen markalarını gösterebiliriz. ancak citizen, alpina ve frederique constant ı da bünyesine kattı onu da unutmayalım.
özet;
otomatik saat dünyasına girecekler için çok iyi bir tercihtir seiko. otomatik saat sevmeyenler için de uzun ömürlü ve kaliteli modelleri vardır. fiyat/performans alanında da çok ileri gelir.
ilk saatimin markası. tabi ki bir zamanların efsanesi seiko 5 olanından bahsediyorum. rahmetli ananem, ben Anadolu lisesini kazanınca almıştı bir tane. bebe şebe bilmez, o zamanlar Anadolu lisesine ilkokuldan sonra gidiyordun ve kayseri gibi bir ilde yalnızca iki adet vardı. öyle her yer Anadolu lisesi kaynamıyordu kuzucuklarım. nese sadete gelelim. üniversite 3. sınıfa kadar eşşeğe biner gibi kullandım bunu. sonra bozuldu tabi. ikinci seiko saatimi işe ilk başladığımda aldım. o biraz daha afili bişeydi; seiko daytona racer chronograph. kadranı damalıydı. harike havali bişeydi. halen takıyorum ama camı çatladı vs. vs... şimdi bi adet seiko Barcelona alarm chrono alacaktım ki, casio'nun edifice modellerini keşfettim. bir fiyat/fayda analizi yaptıktan sonrda bu saate vereceğim bin küsür tl yerine bu edifice'lerin en kralından iki tane alabiliyorum. casio yetkili mağazasına giderek saatleri dokunarak, hissederek, yerinde gözlemleyerek etüd ettim. kalite yönünden hiç de eksik değildi ve japon saatlerindeki bozulmazlık özelliğinin bu saatlerde de varlığını zaten biliyordum. hemen seiko'dan vazgeçip iki adet casio edifice aldım. biri siyah kadran, siyah kayış; diğeri beyaz kadran, kahve kayış. fıttık gibi oldu. kıyafete göre birini takıyorum, çıkıyorum. şık falan da oldu yani. du bakalım birkaç yıl bunlarla idare edeyim, sonra zaten mali durumları düzeltiyoruz. o zaman kesin alırım bir seiko.
haaa, bi de saatlere normal bir insandan farklı bir ilgi duyuyorsanız citizen'in eco drive aviator modellerine bir bakın derim. neredeyse aklımı çalıyordu zalımlar.
orient ile birlikte japon saat endüstrisinin amiral gemilerindendir. orient mekanizma ve tasarım olarak bir tık daha iyi gibidir şahsıma göre ancak bu tabi kişisel beğeni. segment olarak denktirler...
saat dünyasının mihenk taşlarından birisidir. saat üretmekten daha çok cüzdanlara uzanmayı amaçlayan* markaları bir kenara koyduğumuz zaman, omega, nacar gibi saatlerle birlikte alemin en iyisidir.
ancak ne hikmetse bu marka bile zaman ilerledikçe eskisini özletir oldu.