burun kenarlarındaki kızarık, kabarık ve pullanma için her duş sonrası çok az miktarda (bkz: locoid) krem,
saç diplerindeki yağlanma, kabarma ve kepek benzeri oluşumlar için lavanta çiçeği suyu. ot olayına sıcak bakmayan biriyim ama lavantaya tav oldum. annem "iyi geliyormuş, bir dene" demişti, Allah razı olsun. belki sadece bazı insanlarda işe yarıyordur, sonuçta bu hastalık bünyeden bünyeye farklılık gösteriyor ama denemekten zarar gelmez.
bitki çayı yapar gibi hazırlanıyor. bir miktar lavanta çiçeğini (bir tatlı kaşığı kadar belki) bir su bardağı suya koyun, cezvede 2dk kaynatın, soğutun. saç boyası tüpü benzeri bir şeye doldurun, duştan ya da saçınızı yıkadıktan sonra saçlar ıslakken saç diplerinize azar azar döküp ovalayın. iki günden fazla ara vermeyin bu uygulamaya. ömür boyu devam sonra... ketoral, sebamed vs kullanan ama olumlu sonuç alamayan biri olarak söylüyorum, forza lavanta.
not: her aktarda bulunabilen bir şey lavanta çiçeği.
not 2: seboreik dermatit olmasanız bile saç dipleriniz kaşındığında ya da kepek oluştuğunda saçlarınızı yıkamadan da kullanabilirsiniz, deneyen arkadaşlar memnun.
not 3: bu hastalık tedavi edilemez, belirtileri giderilir sadece. o yüzden kullanmaya devam ettiğiniz sürece etkisini görürsünüz.
not 4: kim uğraşacak onu hazırlamaya demeyin, 5dk'da hazırlanır, yeniden gönül rahatlığı ile siyah giyebilmenin rahatlığı tarif edilemez.
lacivert şişeli Cleocin t isimli solüsyonun (kortizonlu, steroidli falan değil, bir tür antibiyotik) saçlı derideki egzemalara iyi geldiği hastalık. saç önce ketoral ya da konazol ile yıkanır, iyice kuruması beklentikten sonra ya da kurutma makinesiyle kurutulduktan sonra Cleocin t ince bir tabaka halinde egzemalı bölgeye sürülür. şişe bitine kadar günde 1 kez kullanın. saçlı deriye nüfuz ederek mantarların tekrar oluşumunu engelliyor ve saçlı derideki yağ salgısını azaltıyor.
yine bir atak geçirmiştim, saçlı derimdeki egzemalar coşmuştu. en son gittiğim doç. dr roaccutane verecekti, kabul etmeyince bu kombinasyonu verdi. Allah'a şükür tertemiz oldu saçım. bundan sonra Cleocin t favorim. her atakta kullanacağım. diğer losyonlar gibi kortizonlu falan değil. doktorunuza danışarak kullanmanızı tavsiye ederim.
Maydanoz suyu ve tarçın sıcak suda kaynatılıp. O suyun saçta 10 dakika yedirilmesi sonucunda head and shoulders ile durulanması ile önüne geçilen sıkıntıdır.
hiçbir doktorun nedenini bilmediği ve nedenini bilmeden ilaç firmalarından aldıkları bilgiler ile sallamasyon ilaçlar yazdığı hastalık. herkese banka konozal, keterol vb. tarzı osuruktan medikal şampuanları yazarlar ama bir boka yaramaz. dayarlar kortizonlu m-furo vb. losyonları gün gelir o bile yeterli gelmez.
vichy dercos* un cidden iyi geldiği saç derisi hastalığı*.. klasik her seboreik dermatit bağımlısı gibi tüm yollar denenmiş, kortizondan başka çare bulunamamış lakin son bi umut diyerek bahsi geçen bu şampuan -aslında bu iş için yapılmamış olmakla birlikte- kullanılmış ve bir buçuk iki aydır gayet olumlu sonuç alınmıştır.. düzey olarak, seboreik dermatit in o gıcık pul pul dökülmelerinden, kıpkırmızı kabarıklıklarından gelip clear reklamlarındaki yakışıklı çocuğun kepeğinden bile çok çok daha az mini tozlar kalmıştır geride.. bu hastalığı yaşayan herkes bilir ki o tip bi kepekcik de hiiiiç önemli değildir..
saç derisi hastalığıdır. bu hastalığa saç derisindeki bir mantar sebep olur.
hastaların saç derileri yer yer pembe-kırmızı renktedir. saç dönem dönem kaşınır, kepeklenir. göğüs arasında, ensede, burun kenarlarında pembe döküntüler ortaya çıkar. maalesef saç dökülür hem de avuç avuç.
mevsim değişikliklerinde, soğuk havalarda, saç derisi ıslak kaldığında, saç yağlandığında, güneşten uzak kalındığında, stresli dönemlerde artar.
daha önce bir saç uzmanında bu mantarın saç derisine neler yaptığını yakından görmüş biri olarak anlatayım. bu mantar saç köklerini kaplar ve ilerler. yakındaki birkaç saç kökünü deri gibi bir kılıfın içindedir. bu mantar saç köklerini havasız bıraktığı için saçlar dökülür. hastalık için özel olarak yapılmış şampuanların kullanılmasıyla (bazıları ilk kullanımda etki gösterir) kapanmış saç kökleri açılır, bu mantarın içinde kalan yeni uzamaya başlamış saçlar ortaya çıkar.
tam olarak geçiren bir ilaç ya da tedavi yöntemi bildiğim kadarıyla yok, güneşte kalın, stresten uzak durun gibi öneriler veriyorlar. özel şampuanlar yazıyorlar ama kullanmayı bıraktığında hastalık geri dönüyor. kullanılan normal şampuanlar kremliyse onlar da saç döktüğü için mecburen bu şampuanlar kullanılıyor.
'' seboreik dermatit '' öncelikle bir hastalık değildir. bir kesinkes tedavisi yoktur. ancak kullanılan şampuan ve kremler ile önüne geçilebilir. çünkü Allah insanı iki cilt tipiyle yaratmıştır. birincisi kuru cilt. ikincisi yağlı cilt.
seboreik dermatite sahip olan kişiler aşırı yağlı saça ve aşırı yağlı vücüta sahip olan kişilerdir
" seboreik dermatit " şampuanlarından bazıları şunlardır efendim. yağlı saçlara mükemmel derecede etki ederek sebumu yani yağı saç köklerinden emerler yok ederler.
* vichy dercos anti-dandruff 200 ml kepek karşıtı şampuan
* prozinc şampuan 300 ml mor kutulu olan
yüzde oluşan yağlanma , pullanma , kabuklanmalar için kullanılacak kremler ise
* hipokort krem
* moos kükürtlü sabun
DiPNOT = seboreik dermatite sahip olan kişiler yani aşırı yağlı saça ve aşırı yağlı vücuda sahip olan kişiler mutlaka bir ultrasona girip safra keselerine baktırsınlar. çünkü safra kesesi taşları safrada aşırı yağlanma sonucu oluşur.
Seboreik egzama diye de bilinen bir deri hastalığıdır.
Palmarosa yağı veya çay ağacı yağı şampuan/ duş jelinizin içinde işinize yarayabilir.
Şahsen sebebinin aşırı yağlanma olduğunu zannetmiyorum. Ve bakınız yukarıda ismini verdiğim yağlar mikoz gibi mantarların sebep olduğu rahatsızlıklarda da işe yarıyorlar. Yani Sebebi bir mantar veya bir bakteri de olabilir. Hatta derinin ph'ının bozulması bile olabilir. (dolayısıyla stres veya yanlış şampuan seçimi de özünde yatabilir...)
Bu rahatsızlığı olan ve tanıdığım çoğu kişinin aşırı yağlanma gibi bir sorunu yoktu çünkü.
Ayrıca tıp bu soruna kesin çözüm bulamadığı gibi sebebini de tan olarak belirleyemiyor.
Pek de ciddiye almayın ve o kortizon içeren kremleri fazla kullanmayın derim.
Şimdi kendi buluşuma geldi sıra. bu hastalığı aralıksız 12 yaşından beridir çekiyorum, kurtulamadım. her ne yaptıysam boş. en iyi gelen şey, sebamed kepeğe karşı etkili şampuanı düzenli kullanmam ama bırakınca tekrar eski haldeyim. düşündüm taşındım, benim saçlar yoğun ve şekilsiz. bu aralar sakal bırakıyorum oradada çıktı. düşündümki ben 12 yaşından beridir duştan çıkınca saçlarımı ıslak bırakıyorum. hiç kurutmam şekil alsın diye. ee mantarlarda nemli ortamı sever? saçımı fön makinesiyle düzenli kurulamaya başladım, bildiğiniz düz sabunla bile kepek oluşmuyor artık. sadece burun kenarları için geçerli değil bu dediğim, o bölge aşırı yağlandığından, sürekli yıkamanız gerekir. tavsiyeme uyun, faydasını göreceksiniz.
yillarca bu hastalikla boğuştum. Saclarimda, sakallarim biraz uzadiginda çenemde yanagimda, burnumun ve dodaklarimin kenarlarinda berbat kasintilar yaralar ve sonrasinda da dokuntuler olurdu. Cok değişik ilaçlar kullandim ve cogu kortizonluydu. once süratle geçiriyorlar sonra daha da şiddetli geri getiriyorlar. bir yil kadar once kuzenimin onerisiyle bir dermotologa gittim. bana coresatin diye bir krem ve ayni marka sampuanini onerdi. birkaç yikamadan ve kremi kullanmamdan sonra hiçbir sey kalmadi, 15 yillik derdimden kurtuldum tum dostlara önerimdir. Üstelik kortizonsuz ve doğal olmasi da cabasi...
Kaş ve yuzdeki kabuklanma-kizarikliklar icin momecom adli ilaci tavsiye ediyorum. Dakikasinda etkisini gosteriyor.
Saclar icinde konazol isimli sampuani oneriyorum. Birkac kullanimda faydasini gosteriyor. Tabi her kullanimda kafanizdan yavasca 250 ye kadar sayin ben oyle yapiyorum.
Tanim: insanin hayatinin parcasi olan, daha dogrusu kabullenince sorun olmayan ve ilaclarla kontrol altina alinabilen hastalik. Saci ve kaslari asiri derecede doker. Kasimamak gerekir.
uzun zamandır hafif etkisini gösteriyordu bu sabah uyandığımda saçıma dokunamıyordum. çünkü ilginç bi acı çektiriyo insana. bela bi hastalık.. asla bitmez, kronik.
bir hastalığın anasına küfür edilmesi gerekiyorsa bu hastalığa edilmelidir.
tabii ki ölümcül hastalıklar hariç olarak söylüyorum bunu. kanser lösemi gibi hastalıklar tamamen konu dışıdır.
allah herkese şifa versin.
ama tam "küfür edilmesi gereken bir hastalıktır." diyecekken dermatoloji uzmanı bir profesörün sözü aklıma geliveriyor; "bu hastalık değil; cilt tipi..."
tipini siktiğim...
şükür ki kafamda yok. kulak arkamda yok. fakat burun ve sakal bölgemde var bu lanet şey.
ara ara kızarma, kaşıntı, pul pul döküntü.
sakal uzatsan bi dert kessen apayrı dert. aynı doktorun "tedavisi yok, tıp çaresiz" dediği andan itibaren, krem ilaç vs kullanmayı da bıraktım.
"götümden deri alın yüzümdekiyle değiştirin" teklifime de sıcak bakmayıp; kahkaha atan profesör sayesinde pozitif bilimden de soğudum zaten. amına koyayım böyle hastalığın.
ayrıca kafasında çıkanlar; clear for men mentollü deneyebilir. iki seçenek var ya yakıp kavurup kafa derinizi darma duman eder; ya da oluşumu engeller ikisinden biri. en azından benim kepek problemimi kökten çözdü. **
18 yildir bu rahatsizligi çektikten sonra bir eczaci arkadasim vasitasiyla coresatin kullanmaya basladim. Mucizevi bir ilaç üstelik kortizonsuz. Simdi de sac losyonu ve şampuan cikarmislar. Umutsuzluga kapilmayin arkadaşlar tedavisi var son iki yildir rahat rahat insan içine cikabiliyorum.