bir yerlerde eksik birşey yapılmıştır muhtemelen. o 'bir yerler' genelde kulluk görevlerini içerir. hani annesinden başka kucaklarda gezen bir bebeğin gözleri annesini arar, yüzünü ondan yana çevirmek ister huzursuzca, kolları ona doğru uzanır, bedenini annesinden tarafa yöneltir ya. aynen onun gibi.
sevgiliden uzaklaşmaktır kısaca. huzursuz hisseder insan. şükürde eksik kalınmıştır belki, belki nefse yenik düşülmüştür. suçluluktur yani belki, belki de saklı bir mahcubiyet. o kadar incedir ki o sevgili, kırgınlığını açık açık belli etmez çoğu zaman. ''sen benden uzaklaştın, ben seni özledim oysa. hadi dön bana.''nın yansımasıdır belki ''sebepsizce oluşan mutsuzluk hali''nin sebebi.
kalkıp, rıza için abdest alınıp, iki rekat namaz arkasından o güzel avuçların da açılmasıyla son bulur gider. yürek kuş olur uçar, ulaşır aşkına. sevgili kollarını açmış bekliyordur nasılsa. merhametiyle sarıp sarmalar, sorgusuzca.
Çok gaddar, çok oruspu evladı bir ruh halidir. Ne yapılırsa yapılsın uyumadan geçmez.
Yatakta, bir bok varmışcasına tavanı izletir.
Eğer birde sarılıp huzur bulup koynunda uyayacağın insan çok uzaklarda ise yatakta kamyon şaftı gibi döndürür insanı.
üzeride durulması gereken önemli bir ruh halidir. çoğu insan hayatlarını değiştirecek kararlar alabilirler..
mesela sebepsiz yere mutlu olunca düşünmezsin, mutlusundur çünkü. neden mutlu olduğun kimin umurunda.
ama mutsuzluk öyle değildir. sorgularsın, neden dersin kendine. bir fikir edinmeye çalışırsın. sen sorgularken kafandaki düşünceler dallanıp budaklanır. bambaşka yerlere gider aklın. sonra ne mi olur?
belki çok sevdiğin sevgilinden ayrılırsın. çünkü çok düşünmüşsündür. mutsuz olduğuna ikna olmuşsundur.
belki işini değiştirirsin. çünkü çok düşünmüşsündür. sen daha önceden sana bir şeyler katabileceği düşüncesindeyken, tam tersi fikirler oluşmuştur kafanda.
belki arkadaşlarından uzaklaşırsın felan.
ama belki de senin mallığındır tüm bunlar. belki de ruhun sivilcelidir. kim bilir?