hiç sebepsiz olur mu hüzün, onun altında ne gelişler ne gidişler ne bitişler ne varoluşlar ne yokoluşlar ne hayalkırıklıkları yatıyordur sadece hangisi olduğunu bilmiyoruz yoksa vardır bir sebebi.
major ve minöre bağlanmadan da insan olan insanın zaman zaman sığınmacı olma ihtiyacından kaynaklıdır. geriye itilmiş, düşünülmek istenmeyenin anlık bir ses, koku ve dokuyla yüzeye cıkmasıdır aslında.
sebebsiz yere insanı sıkıntıya iten, hayata daha anlamsız gözlerle baktıran, nedenini anlayamamanın vermiş olduğu rahatsızlıkla etkisini her geçen gün daha da arttıran,en kötüsü de insana ne olduğunu anlayamadığı şeyler üzerinde kaygılanma, pişmanlık ve stres yaşatan tatsız, renksiz duygu.
sebebsiz hüzün hipotezi*: özel dönemler sadece bayanlara ait değildir bütün insanlar insandan insana değişen sıklıkta düzensiz olarak duygusal yoğunluktan kaynaklanan nedenlerle özel dönemler yaşar bu bir nevi şehirler arası yolculuktaki dinlenme tesisleri gibidir, dönem yaraları sarma dönemidir. Bu belkide göz ile beyin arasındaki senkronizasyon probleminden kaynaklanan durumdur.