(bkz: the big bang theory) aracılığıyla öğrendiğim fizik ve felsefi açıdan kapalı bir kutuda bulunan bir kedinin aynı anda hem ölü hem canlı bulunabileceğini öne süren deneyde kullanılan masum kedicik.
leyla ile mecnun da ismail abinin dedesi pavlov dur. schrodinger tatile giderken kedisini ismail abiye bırakır koli bandıyla bantlanmış kutuya. ismail abinin genleri bir kez daha bilime el atmıştır.
Beyinsiz akustik hocasının sorusuna benzer. Kimsenin olmadığı yerde yıkılan bir ağaç ses çıkarmış mıdır. Eşşeen ziki. Elbette çıkarmıştır. Neymiş efendim sesin olması için bir de onu algılayan beyin olMalıymış. Hocalık yapabilmek için de beyin lazım onu nasıl yapacaz?
olse de kurtulsak denilen kedidir.aslinda karisik olaylarin bu sekilde basite indirgenip insanlara anlatilmaya calisilmasi gereksiz ve sacmadir.zaten turkiye de birine anlatsaniz "sacma.olduyse olmustur,olmediyse olmemistir" gibi olaganustu felsefik bi yaklasimla karsilasirsiniz.
bir bilimsel olgudan cok felsefi bir kilometre taşı olma ozelligi tasiyan deneydir. O kedi ölü mü kabul edilir yoksa diri mi? Eger diriyse ve biz bu diriligi kanitlamak adina kediyi cikartirsak kedinin ölü oldugunu goruruz fakat bilimsel verilere gore kedi o kafesin icindeyken hayattaydi. Iste bu gibi durumlarda bilimsen cok felsefenin ellerine kendimizi birakmamiz gerek.
kuantum teorisinin absürtlüğünü gösteren düşünsel bir deneydir.
einstein'ın, bu deneyin sonucunun doğru olduğunu düşünenlere, yani gözlemcinin gerçekliği belirlediğini düşünenlere, "bakmadığınız zaman ay'ın orada olmadığınımı düşünüyorsunuz?" dediği söylenir.