şiddet yaşanan olayları, hekim de tüm sağlık personelini karşılayamadığı için hekime yönelik şiddet yerine kullanılması gereken siyaset marifetiyle oluşmuş zulüm.
bunların sorumlusu bellidir. tek kişi çıkıp ağzını açmamaktadır.
(bkz: recep akdağ) beyler muhattabınız. ölümlerden de, dayaklardan da kendisi sorumludur. çıkardığı yasalar ve kullandığı söylemlerle doktorları insanlara hedef olarak göstermiş bu zat, geçenlerde yaptığı açıklamada;
"onlara vurulmuş tek bir fiske bana vurulmuş sayılır" diyor.
gelde sıçma altına gülmekten, yani diyor ki siz gelin bana söyleyin ben sıçarım onların steteskoplarına siz dokunmayın.
yazıklar olsun bu ülke daha bakın neler neler görecek ama dayak yesin, ölsün, yerlerde sürüklensin bir çok kişi. umrumda değil. üzülüyorsam namerdim.
çiftçinin anasını,
doktorun avradını,
işçinin yedi sülalesini,
engellinin silsilesini,
sonra %50 ile tekrar başa gel,
eskiden sağlık personeli vatandaşa terör uygulardı. çocukken en çok hasta olduğuma değil doktordan işittiğim azara üzülürdüm. bir tek dövmedikleri kalırdı. hemşire desen öylesine. hastaneye gitmeye korkardım. şimdilerde durum değişti. sağlık bakanlığı kalite standartları geliştirdi. insana insanca davranılması için gerekli çalışmalar yapıldı amma ve lakin bu sefer de durum tersine döndü. keser döndü sap döndü. hasta yakını demek, burnundan kıl aldırmayan adam demek. dokunma yanarsın.