öyle pis bir şeydir ki varken değerini anlamazsınız ancak kaybolunca ah vah edilir. şu yazdıklarım bile kendisini tarif etmeye yetmiyor ki kafada canlandırmak için bir bacağınızın olmadığını ve aynı hayata devam etmeye çalıştığınızı düşünün. ne kadar şanslıyız değil mi?
100000000 rakamındaki sıfırlar sizin malınız, paranız, evlatlarınız, eşleriniz, aşklarınız, mutluluklarınız kısacı her şeyinizken, başındaki 1 sağlığınızdır. eğer 1'i sıfırlarsanız, hayatınız 0 olur. ona iyi bakın ve olabildiğince sıfırın üzerinde tutmaya çalışın denilesi, en değerli emanetimizdir.
O hastane odasında, öylece yatarken inandım buna. Sessiz, inceden kendini gösterirmiş hastalıklar beyinde, düşüncede, duyguda. Sonra birer birer organlara yansırmış. Diğer insanlara ne kadar iyi davrandığımız, önemsediğimiz, karpuz servis ederken çekirdeklerini çıkarmış olmamız değilmiş aslında önemli olan. Önemli olan onların bize nasıl davrandıklarıymış, önemseyip değer vermeleri. Yıllar yılı büyütüp emek verdiğin çocuklarının gün gelip de babalarını tercih etmeleri, seni yerden yere vurmaları yıkarmış insanı. Değersiz görmeye başladıkça kendini, bir çıkmaz sokağın en karanlık yerine sürüklenirmişsin.
Yani aslında önemli olan, sadece kendinmişsin! Kendi isteklerin, akıl sağlığın, düşüncelerin, hislerin.
kıymeti genelde yitirildiğinde anlaşılan esasında insanın sahip olduğu en değerli olgu. asla sağlık ve tıp alanında akademik eğitimi olmayanlara emanet edilmemesi gereken..
20 yaşında multiple skleroz olan gençleri, 28 yaşında kalp krizi geçirmiş ve kalp gücü yüzde 35 olan insanları gördükten sonra kıymetini çok daha iyi anladığım durumdur. insanın sağlığı yerinde ise problemi başka ne olabilir ki diye düşünüyor insan. belki çok yanlış bir düşünce (hatta sığ olarak bile nitelendirilebilir) ama az çok sağlığı yerinde biri olduğumu düşünürsek doyumsuz olduğumu düşünüyorum ve bu yüzden utanıyorum bile.
hele bir eksikliğini hissedin; ne siyaset, ne ekonomi, ne kavga, ne dövüş, ne ekşisözlük, ne ayıp başlıklar, ne de absürt sataşmalar hiçbiri insanın aklına gelmiyor. sıhhat diliyor insan biraz da huzur. bir damlacık uyku için, bir avuç ağrısız kalmak için, minicik bir tebessüm için dünyaları vermek isteyenleri anımsayınca utanıyor insan boşa harcadığı ömründen.
Sağlık; sadece bireyin vücudunda hastalık ve
sakatlığın olmayışını değil, kişinin bedenen,
ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik halinde
olmasını ifade etmektedir. zararlı alışkanlıkları olan bir insan sağlıklı olamaz. her açıdan kendine çeki düzen verilmelidir ki sıhhatli olunsun. hayatta sağlıktan daha önemli bir nimet yoktur. çünkü sağlık olmadıktan sonra dünyalar onun olsa insan mutlu olamaz.