Bu kavramlar bildigime gore fransız ihtilalinden öncesine magna cartaya dayanır. Sağda duranlar kralın politikasına yakın olanlar ve soldakiler de halkın istekleriyle ilgilenenlerdi. Kabaca böyle birşey sanırım. Bir de geçerli kaynaklara bakmak ilazim.
Ortada freedom yani özgürlük olarak belirtilen eşşek ve fil amerikanın partilerini teslim eder. Ve şu anda dünyadaki en büyük kölelik (bkz: maaşlı kölelik) oradadır.
Doğuşu itibariyle farklı iki düşünceye sahip iki gurubun bulunduğu taraftır. Bugünkü kendini sağcı/solcu olarak tanıtan insanlara değil de doğuşundaki fikirleri benimseyip benimsemediğine bakılmalı.
Türkiye için konuşursak. Sağcılar vatanseverdir milliyetçidir. solcular için bu kavramlar önemsizdir. Sağcılar cahildir hemen hepsi köylü aileden gelir kendilerini yetiştirseler bile entelektüel olamazlar. Solcular ise türkiyede genelde kaymak tabakadır ilginç bir şekilde. Sağcılar daha kurnazdır bence ama toplayıp çıkarınca iki kesimin de de zeka seviyesi birbirine yakın ve düşüktür.
Şimdi buradaki yeni besil bilmez, 99 2000’li yıllarda sokaklarda kavga ederlerdi 30 40 kişi bıcaklı sopalı.. az mı aralarında kaldık.. şimdi kalmadı pek öyle şeyler bitti hatta.. her ikisi de üstünlük kuramadı birbirine..
Bugün solcu olan biriyle tanışın. 40 sene sonra o adam hâlâ muhaliftir. Belki sol bir Parti iktidara gelmiştir Belki o iktidarın ekmeğini en çok o YiyorDur. ama yine de muhaliftir. Örneğin Levent Kırca. Solcu olduğu halde Ecevit'in nasıl eleştirirdi.
Ama sağcının sağı solu belli olmaz. Sağ görüşlülerin muhalifliğine inanılmaz. Hasparti de bunun en net örneğidir.
Çok karmaşık bir vs. Bir taraf toplumsal hiyerarşiyi kabul ederken diğeri kabul etmez. Hatta bir adım öne götürür. Biri devletçidir. Diğeri de devletçidir ama "ama" der. Birbirlerine çok yaklaştıkları yer de var. Uzaklaştıkları da. Nitekim ikisi de politik bir duruştur.
Bu karmaşaya çok basit bir örnek vermek gerekirse hitler'in yükselmeden biraz öncesinde alman işçi partisinin 1.5 milyon üyesi vardı. Dünyada tüm zamanların rekorudur bu. Buna rağmen "hitler" dönüşümü yaşanmış ve o 1.5 milyon taban tabana kaymıştır. Zamanın neomarksistleri bile bunu açıklarken kem küm etmişlerdir.
Son olarak, ekonomiyi politikadan ayıramazsınız. Marksist söylem ve onun eleştirel felsefesi komünist manifesto dan değil, das kapital den gelir.
sağcı popülisttir. çok hizmet çok borcu savunur. solcu gerekirse aç gezelim ama çivi çakmayalım ki borcumuz olmasın siyasetini savunur. (sadece türkiye'de)