Bundan on dört yıl kadar önce, o sıralar yorumculuk yaptığım televizyon kanalındaki haberci arkadaşlar, Uğur Mumcu'nun katilini ortaya çıkardılar! Arabaya bombayı koyan herifi...
Pardon, "iddia olunan" diyecekmişiz bundan böyle... "Sözde Ermeni kırımı" gibi bir şey...
"Sözde katile" yakalanırsa deli numarası yapması öğretilmişti, o da öyle yaptı.
O zamanın başsavcısı, adamı içeri almadı, hayır, tuttu bizim arkadaşları içeri aldı.
Emekli olunca da gitti, bizi hiç şaşırtmayan bir şey yaptı, MHP'ye üye oldu. Fakat oraya da nizam ve intizam vermeye kalkınca, fazla barınamadı partide...
Konu da kapandı. "Sözde katile" ne oldu, öğrenemedik. Umarım geçici bir süre içeri alınan arkadaşlar o günleri anlatırlar da hem biz ayrıntıları hatırlarız, hem de halk öğrenir.
Uğur Mumcu, ölümünün on altıncı yıldönümünde törenlerle anılıyor.
On altı yıldır birçok ahmak da Uğur Mumcu'nun "Atatürkçü olduğu için öldürüldüğünü" sanıyor!
Çünkü katilleri, cinayetin toplumda böyle algılanmasını istemişlerdi... Yazıya oturunca papağan gibi "Emeç, Üçok,
Cömert, Hablemitoğlu, Kışlalı, Mumcu" isimlerini ardarda sıralamayı marifet sanan birçok basın ahmağı da buna farkında olmadan pek güzel çanak tuttu...
Uğur Mumcu, "kontrgerillayı deşifre etmeye çok yaklaştığı" için öldürüldü. Özellikle örgütün uyuşturucu ve silah trafiği üzerinde duruyor, mafya bağlantılarını inceliyordu. 12 Eylül ortamını yaratmak için kurulmuş tezgâhlarda örgütün "öncü parmağını" ortaya çıkarmak üzereydi.
Yani bugünkü "Ergenekon var mı yok mu" tartışmasını daha o zamanlar "aşmıştı", bu da onun sonunu getirdi, alçakça katledildi.
Pardon yahu, "iddia olunan Ergenekon örgütü" diyecektik.
Törenlerle anılıyor. "Atam, izindeyiz" muhabbeti gibi "Mumcu, izindeyiz" nutukları atılıyor.
Sonra da dönüp Ergenekon soruşturması sulandırılmaya, saptırılmaya, küçümsenmeye çalışılıyor.
Hükümete duydukları nefret gözlerini öyle bir karartmış ki, utanç verici saçmalıklar ve aymazlıklar sergiliyorlar.
Patronları ve yöneticileri tarafından hangi çıkar kavgasında kullanıldıklarını da ya görmezden geliyorlar ya da göremeyecek kadar zavallı bunlar.
Atıp tutuyorlar: Yiğidim aslanım, sana söz veriyoruz, yemin ediyoruz, gerekirse gittiğin yolda biz de öleceğiz ama dönmeyeceğiz!
Sonra da hükümete, savcılara, polislere "giydirmece" ... Atatürkçüler baskı altındaymış.
Uğur Mumcu'yu, Atatürkçülük maskesini senin gibilere pek güzel yutturanlar öldürdüler, bre salak!
Pardon, "öyle olduğu iddia olunuyor" diyelim de başımıza dert almayalım.
Faşistlerle ittifak yapmanın ayıbı da solcu bozuntularına yetsin.
alıntı, ENGiN ARDIÇ
vay be iyi dusunebilmek icin komunist olmak lazim. faşist bir komunist daha gordum bugun.
(bkz: oksimoron)
edit:bu arada ulkemdeki sağcıların "sol ile komunizm farkı nedir" gibi bir derdi olmaz da solculukla komunizm'i aynı sey sanan komunist varsa onun bilgisinin kulturunun ne kadar sıg oldugunu aslında lenin, marks gibi insanlarin hic bir sozunu, kitabini bilmedigine emin olabilirsiniz. ataturk'e bile burjuva devrimcisi diyen lenin neyi savunmustu? zamanla bu burjuva devrimcilerini devirecek köylu sosyalistler cikacak demişti. bu yuzden bunlara kurtuluş savasında yardım edelim deyip kurtuluş savaşında yardımlar göndermişlerdi. burjuva devrimcileri dedigi kesim kendini elit gören solculugu savundugu halde faşistçe hareket eden insanlar. aynen bu baslıktaki elitler gibi... mahir cayan'da aynı şeyi iddia eder. "bunlar devrimcileri önce öldürür sonra görüşlerini yumuşatır kendi görüsleriymiş gibi satmaya kalkarlar."
tabi amına koyim; sağcı gerizekalı, solcu akıllı. sağcı düşünemez, solcu düşünür. sağcı yönetemez, solcu yönetir. sağcı kendi düşüncesini savununca faşisttir, solcu ise düşünce özgürü.
ulan devrim yapıp hesapta kurtaracağınız insanların büyük çoğunluğu zaten akp'ye oy veren o "düşünme yetisi düşük" olarak addettiğiniz işçiler. ne zaman vazgeçeceksiniz karşı tarafı küçük görmekten? hala anlayamadınız mı insanları kategorize etmek yerine onları kazanmanız gerektiğini??
düşünme yetileri düşük olduğundan mütevvellit sağcıdır efem zaten onlar.* ama bunu böyle pat diye söyleyince onlara salak dediğim için beni eksi manyağı yapacaklardır muhtemelen. hani düşünce ve düşündüğünü söyleyebilme özgürlüğü diye bir şey vardı ya ona istinaden. *
not: sadece 19 yaşındayım ve bu kadar türkçe olmayan * kelimeyi nerden biliyorum ve neden kullanıyorum lan ben?!
Solcularin ne kaar da az arastirmai ve halka kulak vermeyen uslanmaz bir gürüh oldugunu bir kere daha ayan beyan isbat eden önerme ve basliktir. (bkz: sen adam olmazsin)
beni benden alan onerme. Efendim sagcilar dusunemez, solcular da her boku elestirir,sagci fasitsttir, solcu Allahsiz. her seyden once sagci ne demektir ya da solcu ne demektir? Insanlar yapilari geregi bir dusunce tarzini kendisine yakin hissederler fakat nedir bu koru korunecilik? Nedir bu siglik? Onu bunu bilmem ama insanlari goruslerinden oturu yaftalayanlar, bi siktirin gidin...
21. yüzyılda hala sağ-sol ayrımı yapan ve kendini solcu olarak gören, sağcıların düşünme yetisini ise düşük gören bir insandan daha yüksek bir düşünme yetisine sahip olduğu kesin olan kişidir.
edit: sağ - sol mu ? millet aya turistik gezi yapıyor hemşerim sen hala nerelerdesin !
Fasizan görüste olan kisilerin temel özelligidir bu. Sig görüste olduklarindan dolayi, olaylari cözümleme de, özelestiri yapma da, objektif yönden bakma da büyük sorun yasarlar.
böyle bi genelleme yapan entry yazarını şiddetle kınama duygusu meydana getiren olay. el yumruğunu yemeyen kendininkini demirden sanır sözünü kanıtlayan olay... düşünme yetisini ölççek bi cihaz olsa bu hakarete varan entryi solda sıfır bırakıcak bir tın sağcı olmasını göze almama durumu...
stalinizm, komunizm, leninizm, maoizm, darwinizm. maşallah gökkuşağı gibi farklı akımlar. buraya gülen hatta gülerken ağlayan smiley koyuyorum. afedersiniz hepsi aynı b.kun bale pabucu.
nasrettin hoca'nın fıkrasından daha komik olan durum.
nasrettin hoca, almış sazı eline. başlamış çalmaya. başlamış da, eli sazın üstünde gezinmeden aynı yere basıp duruyormuş.
demişler, "hoca, saz çalanlar elini telde gezdirip dururlar. sen niye hep aynı yeri basıp duruyorsun?"
hoca da demiş ki, "onlar arayıp dursunlar saz çalacakları yeri. ben çoktan buldum!"
kıssadan hisse; işi bileceksin, işe gitmeyeceksin.
sağ, muhafazakardır, gelenekçidir. kültürel değerleri, değişen dünyada muhafaza etmeye çalışmak da düşünme yetisini geliştirdiği gibi kendi gibi düşünmeyenlere hakaret etmemek gerektiğini öğretir.
bu arada, kemalizm'in sadece sol'a ait olmadığını solcular bile bilir!
düşünme, tahlil edebilme becerisinin yüksek olması herhangi bir ideoloji ile değil kişilerin bu konuya verdikleri değerle alakalı olması hasebi ile tuhaf bir önermedir. sağcı çok sığ düşünür, solcu arkadaş ise enginlere dalar mantığındaki ancak küflenmiş bir zihin çarkının ürünü, liseli bebelere solculuğu ısıtma turları olarak ele alınmaktan başka bir haltada yaramaz. düşünme yetisinin gelişebilmesi için; okumak, kültürel kazançlar ve sosyal iletişim gibi pek çok etkeni aynı anda muhteva eden bir prospektüsle yola çıkmak gerekirki buda herhangi bir ideolojiye mensup yada inanmakla olmaz.
(bkz: bebelere balon)
sağ düşünceyi ılımlı islamcılık, ülkücülük ve faşoculuktan ibaret gören cahil insanların düşüncesi. sağ ideolojiyi benimsemiş bir düşük zekalı olarak bu insanlara binlerce kaynak sunulabilir. ama tek bir kaynak vererekten bu insanların sağ ideolojiyi 3 olgudan ibaret görmelerini engellemeden ziyade, kolunu bu insanlara kaptırmamış insanları aydınlatmak isterim. (bkz: adam smith)
kemalizm sol ideolojiymiş. kemalizmi kendi ideolojilerinden gösteren bu insanların bir düşünce yapısı daha var o zaman.
