çırak öyle eşşek gibi bakıyorsa ustası traş sonrası başınızı ona yıkatacaktır. hayvan gibi kuvvetli olur bunlar. amına koyim ne bok yemeye berber oldun git kalıpçılık falan yap dersiniz içinizden.
aynada gözgöze gelmenizle dahada berbat bir hal alır. belirli aralıklarla sürekli ona bakarsınız ve ne hikmetse hep gözgöze gelirsiniz. içinizden ne bakıyon hamuğa goyum, bok mu var? diye gecirirsiniz.
sinir bir durumdur. dün bizzat yaşamışımdır. gerçi her berbere , kuaföre v.s. gittiğimde yaşadığım bir hededir. mesela ben bir iş yaparken izlenmeyi pek sevmem heyecanlanırım. bu bakış açısıyla yaklaştığımda benim için bir sorun yok ancak saçımı kesen adamında benim ile aynı düşünceleri olabileceğini düşündüğümde içimden bir şeyler gitmektedir. çırağa küfür edesim kovasım gelmektedir. adamı boşuna heyecanlandıracakmış adamda beni maymun götüne benzetecekmiş gibi gelmektedir.
çırakların iç sesleri:
" ulan şu lavuğa bak! oturmuş orasını burasını okşatıyor. biz de durmuş herifi seyrediyoruz." burda sizden nefret ediyor.
" bakarak bi bok olsaydı, kediler kasap olurdu" burda da ustadan nefret ediyor.
bir de traş bittikten sonra gereksiz yere üstünüzü başınızı silkmeye çalışmalar, paltoyu felan tutmalar. iyice fitil oluyorum buna. milyarlar veriyoruz sanki. bu muamele niye anlamadım ki. bahşiş desen 3 kuruş.