50 yaşında, kendinizin sahip olduğu 3 katı saça sahip bir babaya sahip olunduğun da, insana daha da koyan, özellikle saç uzatma arefesinde iyice gözlemlenip, tepenin açılmasına kadar olanak sağlamış bir tür rahatsızlık.
öyle bir durumdur ki, kişisel problem olmaktan da çıkar, yaşınız 20'li de olsa, 30'lu da olsa sizi rahat eder; 'ben daha 22-23 yaşında kel olmak istemiyorum ulan' haykırışlarını da içinizde bir yerlerde hissedersiniz. bir yerden sonra da, bioxcinmiş, yok propeciaimiş, yok badem yağı da çam terebentiniymiş; b vitamini kompleksleriymiş bıdı bıdı. saçlar, 'dökülecem, kaçarın yok' dedi mi, hepsi vız gelir tırıs gider...
pantogar* kullanılması sonucu oldukca gerileyen hadise.
bunun yanı sıra placenta şampuan varmış, dohtor önerdi, bekliyoz bakalım onun etkisini de.
stres en önemli tetikleyicisi bu illetin.
hele de banyo deliğine dökülen saçlarınızı gördükçe, içinizin cızlamasıyla daha da bir artar kendilerinin dökülmesi...
"sabır-sebat etme" gibi sözcüklerin tam anlamına varırsınız dökülme geçene kadar.
dohtorun söylemesine göre "saç dışardan degil, içerden beslenirmiş". o nedenle saça sürülen o garip şeylerin pek bi faydası olmuyo hakkaten de.
her yerde sapka takan insanın basına gelen olaydır.Saclar dokulmeye basladıktan sonra sapka cıkarılmıs olsa bıle cok gectir.Gunumuzde sac cıkmayan bolgelere statik elektrik vererek sac cıkması mumkun*.
çoğu zaman mevsimsel değişimler dolayısıyla bünyede görülebilen hadise. lakin mevsim değişiyor diye kel mi kalacağım ben onu çözemedim değerli okurlar. öyleki benden dökülen saçları gidip kellikten muzdarip mağdur bir adamın başına ekseydik mekanım şimdiden cennet olmuş idi. düşünün artık o derece.
erkeklerin en büyük sorunudur. yavaş yavaş saçlarınızın avuçlarınızın içinden tek tek kaydığını görmek, tepenizin açıldığını farketmek,gözünüzün önünden düşen telleri seyretmek... ilk başlarda dayanılması güç bi hadisedir. en kısa zamanda alışmak gerekir. aksi halde psikolojinizi bozup, televizyonlarda reklamı yapılan ürünleri tek tek denemeye başlarsınız ki buda yüklü miktarda paranıza mal olabilir. en iyisi kaptanmağradamlığından keloğlanlığa geçişinizi kabullenip kel karizması üstünde çalışmaktır.
jole kullanan erkeklerin kaçınılmaz sonudur. ayrıca nedenlerı arasında saç kurutma makinesini uzun süre kullanmak, havlu ile kurulanırken saçlarımıza gavur evladı muamelesi yapıp haşin davranışlar sergilemek ve hatta çok sık yıkamak bile mevcuttur ayrıca sarımsak sayesinde engellenmesi en azından azaltılması mümkün olan durumdur.
marketten şampuan yerine alınan saç kremini farketmeden birkaç hafta kullandıktan sonra başınıza gelebilecek kesinlikle korkunç bir hadisedir kendileri. ayrıca normalde diplere pek fazla uygulanmaması gereken ne işe yaradığı muamma olan bu krem bokunu saç derinize daha etkili olsun, iyice dipleri temizlensin, kepek, yağ kalmasın diye büyük bir gayretle adeta saç diplerini parmaklarınızla kazıya kazıya uygularsanız avucunuz daha fazla saçla dolmuş olacak ve dünya malından soğumanıza ve adeta hayata küsmenize sebep olacaktır.
ne yazık ki kardeşimin bu yaşta * başına gelen strese ya da genetik sifrenize bir de fazla jöle kullanımına bağlı bir durumdur. günümüzde hem cerrahi hem de diğer yöntemler ile tedavisi ya da en azından geciktirilmesi mümkündür. ancak sanırım insanı bok gibi bir psikolojiye sürükler. özellikle zor mühendislik bolümleri öğrencilerinde de yaygındır. **
bir çok insanın, başına geldiğinde "benim saçlarım seyrek" yada "benim saçlarım ince telli" diye geçiştirmeye çalıştıkları, aynı zamanda da saçlarıyla çok oynayanların da bundan nasiplerini aldıkları şansız olay, beklenmedik durumdur.
omzuna düşen saç tellerini sayma durumu.
şampuanların genelde fiyasko olduğunun göstergesi. dünya para verip koparak dökülmelere karşı etkili şampuan almışsınızdır ve saç dökülmesi hız kesmediğne tanık olursunuz.
genetik nedenler bir yana stresle de doğru orantılı olarak ortaya çıkabilen durumdur.**
görünen odur ki saç telleri iyi gün dostlarıdır. hayatın toz pembe olduğu dönemlerde başınızın üzerinde ahenkle dans ederlerken, sıkıntılı günlerinizde tekerk teker sizi terk etmeye başlarlar.
- jöle derhal bırakılmalı ve bir daha kullanılmamalı.
- protein kaynaklı yiyecekler tüketilmeli.
- defne sabunu kullanılmalı.
- yılan yağı ile sadece saç derisine masaj yapılmalı *.