Ekim ayında Amerika'da izlediğim film.
Film daha önceki serileri gibi klasik olarak başladı,kan gövdeyi götürdü sonra durağanlaştı, acaba nasıl bitecek derken de bitti gitti, anlayamadık bişey.
Bence bu serinin son filmi olucak.
Çünkü koca salonda,film yeni vizyona girmiş olmasına rağmen,sadece ben ve ev arkadaşım vardık.
Zaten filmde kötü olduğu için bitene kadar senin için salon kapattım gibilerinden geyik yapıp,muhabbet ettik.
Paranıza yazık derim...
yalnız 6 bayağı güzel kurgulanmış. 3-4-5 gibi sıkmadı açıkçası. keşke şunu 4 diye verselerdi, hoffman'ın faaliyetlerini de 3'te anlatsalardı... babalar gibi seri olacaktı sanki. o değil de, 7'yi tahmin eder gibiyim şimdiden;
--spoiler--
o en sonda "orspu çocuu babamı öldürdün lan pezevenk!" diyip şaltere girişen çocuğu alır, "sen insan hayatını kolayca harcadın gülüm. şimdi gel bakem." yapar. na buraya yazıyorum.
--spoiler--
--spoiler--
diger serilere göre biraz daha sakin ve güzel olmuş. tabi degişmez kan sahneleri var ama digerleri gibi abartlı olmamış. bu seri kurgusu da yine güzel ve tadında ama tahmin edebiliyorsunuz nasıl gelişecegini filmin. normalde izlerken serinin son filmi olarak düşünmüştüm ama final ile dedektifin kafayı kullanıp kurtulması saw 7 geliyorum demesine işaret etti. babasının ölümüne sebep olan sigorta şirketi elemanını öldürmesiyle ve gazeteci kız ayrıca annesi kafes içinde kaldılar birde john karısı da olayların içine karıştı. sanırım saw 7 bu konuları işleyecek.
--spoiler--
sinema açısından gerek hikayesi, gerek bu hikayenin aktarım tarzıyla saw 6 ve serinin önceki filmlerinin eleştirilecek çok yanı yok gibi görünüyor. zira bu seri kendi özgün dünyasını oluşturmayı başardı.
yalnız ortada kimsenin pek de umrunda gibi görünmeyen çok önemli bir durum var: vahşetin normalleştirilmesi... insanların acı çekişine, en ileri sınırları deneyerek şahit olmamıza çabalayan bu ve bunun gibi filmler derhal ciddi bir sınırlama getirilmezse geleceğin insanına ürkütücü bir vurdumduymazlık özelliği verecek. bunun ne denli korkutucu olduğunu idrak etmemiz gerekiyor.
arkadaşlar gözlerinizi açın: kolu kopan bir insanın acısına en gerçekçi haliyle şahit oluyorsunuz ve bunu 'harika bir filmdi, bir sahnede adamın kolu kopuyor, uff süperdi' diye yorumluyorsunuz. merhametiniz törpülenirken şiddet arzunuz besleniyor.
bugun izlediğim saw serisinin çekilen son filmi. koca salonda* 4 kişi izledik filimi, arkadaş adam psikomanyak orası tartışılmaz fakat sigortacılar'ı oyle bır gostermıs kı sigortacı olsam düşünürdüm.
serinin ve kurgunun mükemmelliğini devam ettiren film. hele bir nefes tutma sahnesi varki. izlerken benim de ordakiler gibi nefesimi tuttuğumu hissettiğim. noluyoruz lan demekten alamadım kendimi. merakla saw 7'yi beklettiren filmdir.
film başlar başlamaz nefes kesiyor. böbrekler, kesilen kollar teraziye konuyor. önceki filmlerden dolayı kurgusu artık tahmin edilebilir bu ve bu serideki gelecek filmlerin. ne diyim aga işte güzeldi. gidin, izleyin, görün...hoşunuza gidecek..!
beni davet eden arkadaşın izlemek yerine gözünü kapattığı ve koluma sıkı sıkı sarıldığı filmdir.
not: yahu ben sevmememe rağmen gözümü kırpmadan izledim. güzel kesiyor keratalar. he birde yemek yedikten hemen sorma girmeyin. midenizde değişik reaksiyonlar oluyor.*
cıvıtmadıkları takdirde serinin bir süre daha sürebileceği sinyalini vermiştir. nitekim altıncı filme gelene kadar birçok malzeme tüketilmiştir. john kramer ölmüştür bir kere.
serinin, sonu rahatça tahmin edilebilen tek filmi olmasına rağmen, müdavimlerine gerek kurgu yönünden gerekse malum gameli sahneler açısından yeterince tatminlik vermiş film.
yanarım yanarım jill teyzeciğime yanarım. bok vardı da bu işlere bulaştı sanki. şuncacık canı var oğlum zaten kadının, hık desen ölecek. hayır bir de nasıl olacaksa hoffman ayısının elinden kurtulacak 7. filmde, john karısını riske atmaz asla. zira kasette "bu iş bittiğinde senin için bir kaçış yolu bırakıcam, merak etme" demişti de. ne şekilde olacak bilemem ama o kaçış yolu, jill'in neresi olduğunu anlayamadığım bir kapıya bıraktığı zarfta saklı bence.
bu arada hoffman'a ayı falan diyorum ama az bile diyorum aslında. herif kapıya öyle bir kafa attı ki kafa patlatan güzelim jig saw yadigarı mekanizma bozuldu lan. john görseydi "az ye de insan ol azcık, işin gücün anca zarar ziyan oğlum" derdi. kemikleri sızlamıştır bile belkim.
bu son filmiyle izleyiciye artık farklı birşey sunacağını düşünmediğim ve -tecrübeden herhalde- sonunun nasıl biteceğini kestirdiğim film. çıkarılacak olası serileri artık sinemada değil cnbc-e'de gösterilmelidir.
Açılış sahnesinden başka pek önemli olayın olmadığı bir film. Serinin 6. bölümü gerçekten filmdeki ölüm sahneleri kadar saçma. Ayrıca bu bölümü diğer bölümlere kıyaslarsak çok daha az yaratıcı ve tahmin edilebilecek hale getirmişler. Ama ölüm sahnelerinden dolayı ve özelikle ilk 3 bölümünden biriktirdiği hayran kitlesiyle korkarım torunlarımız bile bu film serisini izleyecek.
sonuncusunu beğenmedim. yakında lost saw olacak yani. her seride bir gizem ver, merak uyandır sonra beklet süründür.
--spoiler--
giriş sahnesindeki kız sana sesleniyorum. insan kendi kolunu bir o kadar kolay satırla kesebilir mi ya? insan çok acı çeker bağırır. amatörlük diz boyu. daha içten yapsaydın.
yine her zamanki gibi ilgili kahramanımız 00:01 saniye kala yetişir. ya 01:06 yap mesela da mantıklı olsun. utanmasa son saniyede kırmızı kablo kestirtecekler.
işler yine tıkırındaydı. herkes her zaman ilgili zamanda üzerine düşen vazifeyi yaptı.
kimsede demiyor ki aga bu nedir*? kafanda bir şey var uğraş enerjisini kesmeye çalış. ne hemen sağını solunu kesiyorsun?.
--spoiler--