savaş sahnelerinin başarısıyla göz dolduran bir steven spielberg filmi. tom hanks ve dindar sniper er jackson rolüyle barry pepper filmin yıldızları.
ortalama bir senaryo, başarılı çekimler, iyi oyunculuk ve savaş atmosferini harika yansıtış, filmin özeti olacaktır diye düşünüyorum. özellikle açılış ve kapanış sahneleri harikadır (kastım ryan'ın yaşlılık hali değil savaş sahneleri) geri kalan kısmında senaryo biraz yavan kalsa da başarılı ve izlenmesi gereken bir film.
savaşın insan ruhunda bıraktığı tahribatı anlatan eşsiz bir savaş filmidir. askerlerin annelerinden bahsettikleri sahne, pek çoğumuza aşina gelecektir.
Lisedeyken biriktirdiğim harcligimla orijinal dvdsini aldigim filmdir. Hiç pişman olmadim o para o zaman için iyi bir paraydi benim için ve en az 200 defa izlemiş olduğum film. Halen daha yeni detaylar keşfediyorum sahnelerde detaylar çok fazla. Sözün kisasi, birakin propagandayi falan savaş filmi istiyorsaniz izleyin bu filmi.
buram buram amerikan propagandası kokar. abd bayrağıyla başlar, aynı şekilde biter. tabi bu durum filmin kötü olduğunu göstermez, gayet taşaklı bir filmdir.
en gerçekçi savaş filmidir. ulan, radar istasyonu bölümünde vurulan adamı hatırlayınız. çıplak deriden, silinen kan, sanki gerçekten yara varmışcasına sildikten sonra tekrar akıyor. bu nasıl bir tekniktir ? bilen birisi aydınlatabilir mi ?
Dünya sinemalarından da çokça örnek verilebilir ancak özellikle bu filmin senaryosu başta olmak üzere, görüntü kalitesi ve ses kalitesi örnek alınarak harika bir Çanakkale Savaşı ya da tarihimizden herhangi başka bir savaşın öyküsü beyaz perdeye böyle kaliteli bir şekilde yansıtılamaz mı diye yıllardır düşünür dururum.
beşinci nesil troll'lerin yeni hedefi. izlemeye değer ne lan, savaş sahneleri oldukça başarılı ne ulan.
not: iş bu entry'deki hiçbir ifade başlık içerisindeki entry'leri refejbgsgsdng etmemektedir. kullanılan ifadeler dümbük bir eleştirmen bozmasının 12.04.2011 sayılı yazısıından alınmıştır. bilginize.
steven spilberg kalitesini filme tabi ki yansıtmış. imdb'deki puanını tam anlamıyla hak etmekte. fakat amerika ve amerikan askeri öyle kahramanca anlatılmış ki; sanki 2. dünya savaşında hiroşima ve nagazaki'ye atom bombası atan ülke amerika değildi.
Savaşın aslında nasıl kötü bir şey olduğunu yüzümüze vura vura anlatan film. Bu filmi izleyip de "savaş çıksın keselim biçelim" diyebilen insan insan değildir.
Savaş filmlerinin adamının Steven Spielberg olduğunu bir kez daha gördük. Savaş atmosferini o kadar iyi yansıtmış ki insanı içine hapsediyor. Gerek kanlı görüntüleriyle olsun gerekse savaş alanında yarattıklarıyla.. Konusu zaten diğerlerinden sıyrılmasında en büyük etken. Son yarım saati ise tek kelimeyle mükemmeldi. Fırtına öncesi sessizlik bu kadar iyi anlatılır.
Her ne kadar yapılan savaşlar sert gibi gözükse de o askerlerin içinde öyle bir ruh vardır ki sormayın gitsin. Savaş alanında gördükleri, işittikleri herşey onları derinden etkiler. Savaş alanında hayat kaybetmek bu yüzden kutsaldır, ruhunu hiçe sayıp vatan uğruna siper almak.. Ancak film üç evladını kaybeden bir annenin son çocuğunu evine sağ salim ulaştırmak için katlanılan zahmetleri anlatıyor. Sekiz insan bir hayat uğruna tehlikeleri göze almak zorunda. Her ne kadar buna 'değmez' deseler de evlat acısı hiçbir şeye benzemiyor. Bir ağacın dalını koparmak gibidir.. Belki ağaç güzel olarak gözükür ancak orada eksik birşeyler vardır her zaman. Çekilen o yolculukta yaratılan dostluklar, anlatılan hikayeler belki de anlamlı kılar bu hikayeyi. Bazılarının gözleri korkar elleri tüfek bile tutmamıştır. Ben bu savaşı nasıl atlatabilirim der. Bazıları için de o tüfek hayatının parçasıdır, alt tarafı ölmekten başka nbirşey değildir onlar için. Buna cesarette diyebiliriz, canını hiçe saymakta.. Barışta oğullar babalarını savaşta ise babalar oğullarını gömerler. Askerlerin dilini anlamamız için elbette asker olmak gerekir...
Amerikan milliyetçiliği cart curt demeyin, alakası yok. izleyin izlettirin.. Tom Hanks'e şapka çıkartılır.
En gerçekçi savaş filmlerinden biridir. Bu kan değil la ketçap zırvalığı aklınıza gelmeden nefes nefese izlersiniz. Savaşın ne demek olduğu iliklere kadar hissettirilir. Çok da etkilendiğim bir sahne vardı. O sahne askerin savaşırken topraktan alıp bir tenekeye koyuşuydu, diğerlerinin yanına...
bana savaşın kazananı yoktur önermesini hatırlatan film. onlarca amerikan askeri öldü, onlarca alman asker öldü. peki bu kimin işine yaradı? ancak şöyle bir şey de yok değil. savaşın kazananı yoktur ama savaş filmlerinin kazananı vardır o da; steven spielberg'tir. son olarak upham ananı sikeyim.
