savaştılar, üstelik ingiltere yardım etti, abd yardım etti...ama yenemediler. abd buna o zamanlar öyle bir kızdı ki, türkiye ye ambargo koydu. onu diyen adama türkiye´ye abd ambargosu uygulandı, nato´ya rağmen, o niye öyleydi o zaman, diye sormak lazım. cevabı çok basittir ; abd , türkiye´den bu şekilde "kendince" intikam aldı. sorsunlar o adama o ambargonun sebebini, bakalım ne diyecek?
rumları cesaretlendiren olay kıbrısta türklerle savaşan askeri birliğin sadece bir tek alay olmasıdır. evet bir alayla savaştık. bunu harekata katılmış askerler daha iyi bilirler. şayet sürekli takviye almasaydık gerçekten de bir felaket yaşayabilirdik. neden mi? çünkü dünyanın en büyük aptallıklarını biz bu savaşta yaşadık. kendi gemimizi vurmamız hala ingilizlerce anlatılır. ecevit'in saldırıyı sözüm ona 5 dakika öncesinden açıklaması da cabası. elbette 5 dakikada rum kuvvetleri hiç birşey yapamazdı. ama malesef sayın ecevit kıbrısla türkiye arasında 1 saatlik saat farkı olduğunu unutmuştu. hatta rum radyolarında kıbrısta çokça sevilen "bekledim de gelmedin" şarkısı çalınmıştır türklerle dalga geçmek için. şayet o 1 saatte hava saldırısına hazırlansalardı savaş farklı sonuçlanacaktı. bunlar gibi daha bir yığın rezalet vardır kıbrıs çıkarmasında. askerlere en modern silahları verip kullanmayı öğretmemek gibi yada sürünmeyi yanlış öğretmek gibi. sırf bu yüzden kıbrıs gazilerinin büyük çoğunluğu topuğundan vurulmuş ve şuan sakattır. biz kahraman bir milletiz, ama sadece kahraman. şu kafamız ne zaman çalışacak bilmiyorum.
uykulu gözle söylenmiş olabilir, aldırılmaması gerekir. "dünyanın yarısını baban mı fethetti acaba?" diye sordurtan işgüzarlıktır. bu arada yanlışlıkla haritada bir kaç kıta var kusura bakmasın artık.