olmayan türk gençliğidir. keza türk gençliği şu sıralar klavye delikanlılığıyla meşguldür. savaşı da knight online ile filan tanımıştır. savaş çıksa evinden dışarıya adım atmayacağından bu tür söylemlere inanmayınız.
atalarimizdan dolayi kaynaklanan durumdur. turk insani ilk turklerden beri kaninda savasma istegiyle yasar. lakin bu devirde savaslar farkli sekilde oluyor.
"yurtta sulh cihanda sulh" şiarının önemi öğretilememiş gençliktir. her ülkede savaş için can atan gençler vardır. bunlar, savaşta savaşın ne olduğunu çok acı bir şekilde öğrenirler. onlara naçizane , erich maria remarque'ın "batı cephesinde yeni bir şey yok" romanını okumaları önerilir.
ölümden öte köyün olmadığını bilen türk gençliğidir. kaldı ki türkler geçmişten bu zamana savaşlarda düşmanlardan hep daha kötü bir teknoloji ile savaşmıştır. türkler cenk meydanında savaş kazanırda, kazandıktan sonra antlaşma masasında kaybeder.
ortada bir bok yokken savaşalım demiyorum da, nükleer silahtan korkan kardeşim, onursuz yaşamaktan hiç mi korkmazsın.
Askerliğini yapmamış gençlerdir bunlar. Git bi askerliğini yap üstüne terör bölgesinde yap sonra savaş istersin. Öyle vuralım kıralım demekle olmaz bu işler.
neden savaştığını hiç sorgulamayan gençliktir. kimin çıkarlarına hizmet ediyor olduğunun da ayrıca bilincinde değillerdir. nazım hikmetten '' kimi öldürmeye gidiyorsun ahmet '' şiirini armağan ediyoruz kendilerine.
savaşı bilgisayar oyunlarındaki gibi zanneden gençlerdir. Mesele ülke meselesi olunca tabii ki askere gidilmeli, gerekirse vatan toprağı içinde savaşılmalıdır.
gerçi olaylar okadar politize edildi ki askere de gitmem, savasmam cunku hedelerin partisi var ya da bir zamanlar basta hodolar var bize baskı yapıyorlar. zamanında (1919 mayısından bahsediyorum) bir grup vatansever amk bir grup bası bozuk sarayda oturuyor koca imparatorluğu yediler, benim savasım değil demediler. kimi şehit dustu, kimi gazi oldu. ülkeyi yine bu ulkenin insanı kurtardı.
özet1; 1919 yılında sonunu bilmeden bu yola atılan büyük bir insanın dediği gibi "Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir." ayrıca kendisi sunu da eklemiş "Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin!"
özet2; parti sevdalısı değil, ülke sevdalısı olun.