Cahiller ve hainler atatürk'e iftira atmak için kullanıyor.
atatürk tarafından istenmemiştir, atatürk tarafından satın alınmamıştır. ölmek üzere olan atatürk'e daha sonralarda adnan menderes'i ülkenin başına çorap gibi örecek olan celal bayar döneminde hükümet tarafından atatürk'e hediye edilmiştir, atatürk 2 ay geçmeden vefat etmiştir.
bu gemi için illaki birileri sorgulanacaksa en azından bu kişi atatürk değil dönemin hükümetidir.
bazı takozların "yoklukta atatürk kendine yat aldı" diye beynine çivilenen yattır.
savaronayı atatürk almamıştır.
"itibardır" diyerek aldırmamıştır.
yandaşlarına ihale edip maliyetinin 5 katı paraya yaptırtmamıştır.
devletin toprağını 3 kuruşa satıp, katarlılar tarafından hediye edilmesini de beklememiştir.
bu ülkeye, bu vatana, türk insanına(size değil çomarlar) yaptığı hizmetlere bizzat canlı şahit olmuş kişiler tarafından, hastalığının ağırlaştığı dönemde biraz moral olsun diye hediye edilmiştir.
az evvel bir sözlük kullanıcısı aynen şunları yazmış;
"tengir bey saray diyerek israfı eleştiriyorsunuz. peki savarona ya ödenen milyon dolarlar hakkında bir diyeceğiniz var mı?"---> (bkz: #44368024)
"milyon dolarlar" demiş.
öncelikle bu kısmı izah edeyim, savarona için ödenen para 1 milyon 200 bin amerikan dolarıdır.
milyon dolarlar değil, milyon dolar yani.
1938 yılında dolar kuru; 1 lira 26 kuruştu.
1.200.000 dolar x 1.26 kuruş = 1.512.000 tl (bir milyon ikiyüz oniki bin lira)
1 ons altın 28.34 gram olduğuna göre, 1938 yılında bir gram altın 1.22 dolardır.
bunun da türk parası olarak karşılığı: 1.22 x 1.26 = 1.53 liradır.
şu halde elimizdeki bu verilerle savarona yatının maliyetini hesaplayalım;
1.512.000 / 1.53 =988.235 gram altın. (dokuzyüz seksen sekiz bin ikiyüz otuz beş gram altın)
şimdi 988.235 gram altının bugünkü karşılığını hem tl, hem güncel dolar kuru üzerinden hesaplayalım.
988.235 x 422.6 =417.628.111 lira.
yazıyla: dörtyüz onyedi milyon altıyüz yirmisekiz bin yüzonbir lira)
dolar karşılığı: 56 milyon 360 bin dolar...(bu arada 5 sene önce bu savarona'nın maliyetinin dolar karşılığı 20 milyon dolara tekabül ediyordu, akp sayesinde savarona'nın güncel dolar maliyeti de 2.5 katına çıkmış oldu)
peki sarayları eleştiriyorsun, savarona'yı yaz diyen arkadaş.
ak saray'ın maliyeti: 350 milyon dolar.
marmaris'teki sarayın maliyeti:100 milyon dolar.
ahlat'taki sarayın maliyeti: 38 milyon dolar.
ak saray'ın günlük maliyeti: 1.5 milyon dolar.
yani sarayın 40 günlük maliyetine savarona gibi bir yat alınmıştır.
ayrıca, savarona'nın alındığı sene türkiye'nin ekonomik durumuna bir bakalım.
►1938 yılında türkiye'nin büyüme hızı yüzde 9.5.
►bir önceki sene bütçe fazlası 36 milyon dolar. (bak bütçe açığı yok, bütçe fazlası veriyor devlet)
►merkez bankası altın rezervi stoku: 25 milyon dolar.
1938 yılında türkiye savarona'yı alırken böyle ekonomisi olan bir ülkeydi yani.
eh, artık savarona'nın maliyeti, savarona'nın maliyeti diye ağlanmayın bir zahmet.
son olarak;
savarona yıllarca deniz kuvvetlerine eğitim gemisi olarak hizmet verdi.
1989 yılında ise kahraman sadıkoğlu'na kiralandı.
Amerikalı dolar milyarderi bir kadın tarafından hamburg’da 5 milyon dolara yaptırılan, dünyayı 60 günde dolaşan, daha sonra bu kadın yatı Amerika’ya sokmak isteyince Amerikan hükümetinin 5 milyon dolar gümrük vergisi istemesi ve kadının kocasının ölmesi üzerine gerisin geri Avrupa’ya götürülüp Londra limanında satışa çıkarılan, dönemin alman başbakanı aracılığıyla hitler için alınacakken limandaki Türk bir komisyoner tarafından Yatın Atatürk’e satıldığı söylenenen ve Türkiye cumhuriyeti hükümetinin 1 milyon 250 bin dolar vererek 1/4 fiyatınA satın aldığı yattır.
Yatın restorasyonu ingiltere’de yapılmak istenmişse de ingilizler restorasyon için neredeyse yat fiyatını istediğinden savarona tekrar hamburg limanına yani ilk yapıldığı yere götürülüp orada restore edilmiştir.
Özet geçecek olursak yobaz tayfasının milletin parası çar çur edildi laflarına itibar etmeyiniz. Beni asıl üzen şey Atatürk’ün sağlığında en çok sevdiği bu güzel mirasının bugün özel kişilerin elinde herkesin bildiği yakışık olmayan olaylara konu olmasıdır.
Özetle ben devlet olsam bir khk’yla yata kayyum atar müze yapardım. Maksat halk da görebilsin, gezebilsin.
Savaştan çıkmiş ayağında giyecek çarığı olmayan milletin parasıyla atatürke alınan yattır. En son içinde fuhuş yapılıyor diye gündeme gelmişti. Din ve devlet işlerini birbirinden ayrı tutmaya özen gösteren atatürke de böyle yat yakışır.
onlarca fabrıka kurulmus, sanayi kalkınmaya başlamış bir ülkenin alıp, 17 yıl boyunca cehpelerde sürünen devlet başkanına hediyesidir. helalı hoş olsun.
alındığı tarihte, 1 milyon 250 bin dolar para ödenen yat. Bugünkü hesaba göre 19 milyon dolara tekabül eden bir rakam.
-------------
1938 tarihinde Gayri Safi Hasılası yüz dolar altında seyreden bir ülkede; bu korkunç rakam nedir, yat alış/verişi nasıl düzenlendi, alındı? Yalan söyleyen tarihin yalanları arasında yer alan böyle acı gerçeklerin vebâli kimin veya kimlerin boynuna, hesaplar nasıl verile?
iktisatçı Prof. Dr. Yahya Sezai Tezel'in verdiği bilgilere göre; 1937 yılının sonunda, Türkiye'nin Almanya'dan 18 milyon TL tutarındaki alacağından düşülerek mi, Savarona alınmış, takas mı yapılmıştır. O tarihlerde Almanya'ya sattığımız Krom madenlerinden, bu rakam kadar alacağımızın olduğu ileri sürülmektedir.(Bu konuda, Zaman Gazetesi yazarlarından Mustafa Armağan'ın önemli bir araştırmasını okumanızı tavsiye ederim.)
Savarona'da görev yapmış olan emekli deniz albayı Kâzım Erbil'in hatıraları bu konuya ışık tutmaktadır. Geminin Amerikalı sahibesinin kendisi için yaptırdığı siyah mermerden mamul muhteşem banyoda; Atatürk'ten sonra gözde bir çift ağırlanmış çocukları olmadığı için ayrılan son iran Şahı Rıza Pehlevi ile karısı Prenses Süreyya, süt dolu bu banyoda yıkanmışlar.
Sonraları Irak Kralı Faysal, bu geminin müdavimi olmuş. Hatta bu gemi ile balık avına çıktığı kaynaklarda yer alır. Irak Kralı naibi Abdülillah yanında Kuveyt Kraliyet ailesinin bu gemiyi aylığı 1,5 milyon dolara kapattığı da bilgiler arasında yer alıyor.
Celal Bayar zamanında bu geminin; Pakistan, Hindistan'dan gelen misafirleri de ağırlamıştır.
Hey koca tarih hey!... Hey kocalan asır ve zaman!... Sen nelere kadirsin Rabbim.. Hey yalan söyleyen tarih hey!..
Daha nice kirli çamaşırlar çıkan meydana da görürüz pisliği, rezaleti, acı gerçekleri..
Lozan'da kapatılan dosyalar bir gün gelir açılırda, daha neler neler görürüz, tarih öğrenir..
Bekliyoruz!...
yelken direklerini zamanında gerici puştların çatır çatır götüne sokmuştur, neredeyse 100 yıl olacak hala içlerinde o yelken direklerinin acısı var. ne sokmuşsun be atam helal olsun..