savarona

    57.
  1. Suanda türk devletine aittir,birilerinin aldığı gemicikler ileride devlet mali mi olacak acaba?
    8 ...
  2. 56.
  3. o sefillere yakışmaz ancak atatürk gibi bir kahramana yakışır nokta.
    8 ...
  4. 15.
  5. satılması gündemde olan yat.
    5 ...
  6. 4.
  7. "...Ne kadar yazık ki yat geldiği zaman Atatürk ölüm hastası idi. Pek sevdiği bu yatta çok zamanını yatakta geçirdi. Bir hazin sözü vardır: "Bir çocuk oyuncağını bekler gibi bu yatı beklemiştim. Mezarım mı olacak bu tekne benim?"
    Atatürk'ü ölüm yatağına Savarona'daki kamarasından bir koltuğun içinde ancak götürebildiler. Yat, Dolmabahçe sarayı önüne boynunu bükerek Atatürk'ü boşuna bekledi..."
    *
    5 ...
  8. 9.
  9. Burada Kahraman Sadıkoğlu'nu yermek değil övmek gerekir. Çünkü Kahraman Sadıkoğlu Savarona'yı neredeyse zorla hurda olmaktan kurtarmıştır. Deniz Kuvvetleri Savarona'yı 1989 yılında Deniz Kuvvetleri'ne 6 bin dolar gibi bir fiyatla satmaya kalkar. Kahraman sadıkoğlu bunu duyunca "utanç verici" bulur ve almak ister. Aldığı cevap "özel sektöre satamayız" dır. Yani Deniz Kuvvetlerimiz Ata'sından yadigar kalan yatı özel sektöre vermektense hurda olarak satmayı yeğlemektedir. Kahraman Sadıkoğlu araya dönemin maliye Bakanı Adnan Kahveci'yi sokar. Rahmetli kahveci de "Bu işi çözerse ya özal ya da Güneş Taner çözer" der. Güneş Taner aranır ama o da "Bu konuda yetkim yok.Turgut bey çözer" cevabını verir. Turgut Özal'ın başbakanlığı dönemidir ve özal da hurda olma sürecini durdurarak Savarona'nın yap-işlet modeliyle 49 yıllığına ihaleye çıkarılmasını sağlar. ihaleye Alman Blohm & Voss, Net Turizm ve Kahraman Sadıkoğlu girer. Almanlar "Gemiyi alırız ama Türk Bayrağı ve atatürk olmaz" der. Kahraman Sadıkoğlu "alırım, ne masrafı varsa karşılarım, tekrar yüzdürürüm, türk bayrağı da Atatürk de kalır" der. Gemi Kahraman Sadıkoğlu'na teslim edilir. Kahraman Sadıkoğlu yaklaşık 45 milyon dolar harcayarak Savarona'yı eski haline getirir. 2,5 yılda 600 kişilik bir ekiple yat ancak yenilenir. inanılmaz ama içinden yaklaşık 4,5 ton fare çıkar. bugün Savarona'da atamızın yatağı,yatak örtüleri, bavulu, dolapları, iki tane mendili ki birinde Arapça birinde Türkçe yazılar var, hatta bir kan alma sırasında damlamış kanı da var. Bunların yanısıra sigarası, rakısı, kadehi, traş takımı, pasaportu, kravatı, yatak örtüsü de var. Yat, kahraman Sadıkoğlu tarafından alındığında atamızın yatak odası yerinde Kelebek Mobilya varmış. Atamızın yatak odası bir paşamızdaymış ve Kahraman Sadıkoğlu tarafından alınarak, yerine konmuş.
    Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (Türsab) Başkanı Başaran Ulusoy, TOBB, iTO, iSO ve TÜSiAD başta olmak üzere ekonomik gücü olan iş dünyası örgütlerine çağrıda bulunarak "Alalım, Bakanlığa verelim , Dolmabahçe'nin önünde müze olsun" dedi. Eğer bu örgütlerden ses çıkmazsa milletçe yapmak için kampanya başlatacaklarını dile getirdi. KAhraman Sadıkoğlu da bu projeye hayır demeyeceğini ve sıcak baktığını söyledi. Ama bugüne kadar 45 milyon dolar harcadığını ve daha 30 yıl kullanma hakkı olduğunu da ekledi.
    4 ...
  10. 58.
  11. 71.
  12. atatürk'ün yatı...

    az evvel bir sözlük kullanıcısı aynen şunları yazmış;
    "tengir bey saray diyerek israfı eleştiriyorsunuz. peki savarona ya ödenen milyon dolarlar hakkında bir diyeceğiniz var mı?"---> (bkz: #44368024)

    "milyon dolarlar" demiş.

    öncelikle bu kısmı izah edeyim, savarona için ödenen para 1 milyon 200 bin amerikan dolarıdır.

    milyon dolarlar değil, milyon dolar yani.

    1938 yılında dolar kuru; 1 lira 26 kuruştu.

    1.200.000 dolar x 1.26 kuruş = 1.512.000 tl (bir milyon ikiyüz oniki bin lira)

    1938 yılında bir ons altın 34,85 dolardır.

    şuradan bakabilirsiniz;
    http://www.altinfiyatlari...daki-altin-fiyatlari.html

    1 ons altın 28.34 gram olduğuna göre, 1938 yılında bir gram altın 1.22 dolardır.

    bunun da türk parası olarak karşılığı: 1.22 x 1.26 = 1.53 liradır.

    şu halde elimizdeki bu verilerle savarona yatının maliyetini hesaplayalım;

    1.512.000 / 1.53 =988.235 gram altın. (dokuzyüz seksen sekiz bin ikiyüz otuz beş gram altın)

    şimdi 988.235 gram altının bugünkü karşılığını hem tl, hem güncel dolar kuru üzerinden hesaplayalım.

    988.235 x 422.6 =417.628.111 lira.
    yazıyla: dörtyüz onyedi milyon altıyüz yirmisekiz bin yüzonbir lira)

    dolar karşılığı: 56 milyon 360 bin dolar...(bu arada 5 sene önce bu savarona'nın maliyetinin dolar karşılığı 20 milyon dolara tekabül ediyordu, akp sayesinde savarona'nın güncel dolar maliyeti de 2.5 katına çıkmış oldu)

    peki sarayları eleştiriyorsun, savarona'yı yaz diyen arkadaş.

    ak saray'ın maliyeti: 350 milyon dolar.
    marmaris'teki sarayın maliyeti:100 milyon dolar.
    ahlat'taki sarayın maliyeti: 38 milyon dolar.

    ak saray'ın günlük maliyeti: 1.5 milyon dolar.

    yani sarayın 40 günlük maliyetine savarona gibi bir yat alınmıştır.

    ayrıca, savarona'nın alındığı sene türkiye'nin ekonomik durumuna bir bakalım.

    ►1938 yılında türkiye'nin büyüme hızı yüzde 9.5.
    ►bir önceki sene bütçe fazlası 36 milyon dolar. (bak bütçe açığı yok, bütçe fazlası veriyor devlet)
    ►merkez bankası altın rezervi stoku: 25 milyon dolar.

    1938 yılında türkiye savarona'yı alırken böyle ekonomisi olan bir ülkeydi yani.

    eh, artık savarona'nın maliyeti, savarona'nın maliyeti diye ağlanmayın bir zahmet.

    son olarak;
    savarona yıllarca deniz kuvvetlerine eğitim gemisi olarak hizmet verdi.
    1989 yılında ise kahraman sadıkoğlu'na kiralandı.

    ve atatürk'ün yatı şu gün bile türkiye cumhuriyetine para kazandırıyor.
    https://www.ktb.gov.tr/TR...turkun-yati-savarona.html
    5 ...
  13. 6.
  14. ismini hint okyanusunda yaşayan bir deniz kuşundan alır... savarona nın en büyük özelliklerinden biri safrası civalı yapıldığından 90 derce yatmadıkça devrilmez...
    3 ...
  15. 2.
  16. Savarona bugüne kadar inşa edilen kraliyete ait olmayan en büyük yattır. Toplam uzunluğu 136 metre, direği 16 metre, iskeleti 6.1 metre ve en yüksek hızı 18 deniz mili, gezinti hızı ise 16 deniz milidir. Ana süitin yanı sıra 17 lüks süitin alanı ortalama 50 metre karedir.

    Savarona, Brooklyn Köprüsü'nü inşa eden mühendis John Roebling'in kızı Emily Roebling Cadwallader tarafından hizmete sokuldu. Bayan Cadwallader Savarona'yı 1931'de Hamburg'da Blohm ve Voss tersanelerinde 4 milyon dolara mal etti.

    Savarona Atlantik, Akdeniz ve Kuzey Afrika sularını geçti fakat Cadwallader onu yüksek dışalım vergisinden dolayı Amerika Birleşik Devletleri'ne sokamadı. Yatı satmaya karar verdi ve 1938 yılında Savarona Türk Hükümeti tarafından satın alındı.

    Bu satış sırasındaki olaylar zinciri şaşırtıcıdır. 1938 yılında Kral VII. Edward istanbul'u ziyaret etti ve o zamanki devlet yatı Ertuğrul'da Mustafa Kemal Atatürk'ün konuğu oldu. Bacadan dökülen kurum Majestelerinin beyaz pazenlerini öylesine kirletti ki Atatürk Ertuğrul'u hurdaya gönderdi ve yeni bir cumhurbaşkanlığı yatı araştırılması için emir verdi. Türk bayrağı Mart 1938'de Southampton'da Savarona'ya çekildi.

    Yat, iki ay sonra bazı döşemeleri yenilendikten sonra Atatürk'ün ölümcül hasta olduğu sırada istanbul'a geldi. Atatürk'ün Savarona'da geçirdiği altı hafta boyunca kabine toplantıları düzenlendi, Romanya Kralı Carol da dahil olmak üzere önemli konuklar, devlet başkanları ağırlandı. Atatürk, 10 Kasım 1938'de Dolmabahçe sarayında öldü.

    Savarona, 2. Dünya Savaşı sonrasında Türk Deniz Kuvvetleri'nin onu eğitim gemisi olarak kullanmasına kadar bir daha yelken açmadı. 1989 yılında Savarona'yı hurdaya çıkarma kararı alındı; ancak Kahraman Sadıkoğlu son dakika kararıyla yatı 49 yıllığına kiraladı ve Savarona'yı önceki görkeminden daha iyi bir hale kavuşturmak için çok çaba isteyen yeniden döşeme işine başladı. içi Donald Starkey tarafından tasarlanan yatı yenilemek için 425 işçi yaklaşık üç yıl çalıştı. Savarona, bugün yolcusu olma ayrıcalığı kazananlara zarafeti ve lüksü yaşatarak bir kez daha dünya sularında seyretmektedir.

    Kaynak: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı
    2 ...
  17. 49.
  18. atamızın emanetidir.

    yelken direklerini zamanında gerici puştların çatır çatır götüne sokmuştur, neredeyse 100 yıl olacak hala içlerinde o yelken direklerinin acısı var. ne sokmuşsun be atam helal olsun..
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük