eskiden günümüze, dünyanın gelmiş geçmiş en iyi ve en prestijli zeka oyunudur. dama ile kıyaslanması mümkün değildir. çünkü satranç iki rakibin kıyasıya savaşıdır. rakibin bir bölük askerini ya da bir komutanını öldürdüğünüzde onun yerine geçersiniz. * damadaki gibi onun üzerinden atlamazsınız (!) hele hele hiçbir savaşta eşit güçler birbirleri ile savaşmazlar. bu sebeple her taşın aynı özellige sahip olması insanı saçma sapan kısır bir düşünceye sevketmekten öteye geçemeyecektir.
"akıl yaşta degil bastadır" sözünü dogrulayan bir oyundur satranç. 7-8 yaşındaki çocukların, 40'lık ustaları turnuva masalarında nasıl perişan ettiklerine satranç turnuvalarına katılanlar çoğu kez şahit olmuşlardır.
iddia ediyorum ki, bu konuda ciddi bir araştırma yapılırsa;
- çocukluk döneminden itibaren satranç ile uğraşan bireylerin kötü alışkanlıklara bulaşma ihtimalinin, diğer bireylere göre çok daha az olduğu görülecektir.
arkadaşlardan ögrenilen satranç modern satranç değildir. bu konuda ciddi yayınlar mutlaka takip edilmelidir.
oyun genelinde önemli taşlara sahip olmak fazla bir şey ifade etmez. muhim olan onların olgunlaşmış olmasıdır. her etkin taş rakibe pozisyon vermeyecek biçimde birbirini koruyor ve rakibi de tehtit ediyor olmalıdır.
oyunda merkezi ele geçirmek büyük bir güçtür ve büyük ustaların görüşüne göre d4, d5, e4 ve e5 karelerini ele geçirmek oyunu büyük ölçüde kazanmak demektir.
en klasik tanımı ile satranç; insanın kendine yakışanı giymesidir. **
oynadıkça size hayatta da ne kadar yardımcı olacagını göreceğiniz müthiş oyun.
oyun demekte biraz gariptir aslında.yapacagınız hamleleri ve size karşı yapılacak hamleleri sürekli beyninizde canlandırmanız gerekir.
(bkz: kale)
her zaman hantal bir taş gibi gelir bana, ortalık iyice açılmadan oyuna sürülmemelidir yoksa kolay kaptırılır.
(bkz: fil)
kilit anların taşıdır. çapraz gitmesinden dolayı rakibin fark etmeyeceği delikler bulabilirsiniz ve ciddi taşlara yönelik hamlelerle rakibinizi korkutabilirsiniz. ayrıca çatal yapmanın da en iyi yollarından biridir.
(bkz: at)
at en kıvrak taştır. en önemli özelliğiyse kuşkusz diğer taşların üzerinden atlayabilmesidir. akıllı kullanıp birkaç hame sonrasını hesap ederek ilerlerseniz atınızla, iyi işler yapabilirsiniz.
(bkz: vezir)
oyunun belki de en önemli taşıdır. kimi amatör oyuncuların mat etmek için tek yol olarak gördüğü, kaptırınca oyunu kaybettiği yanılgısına düştüğü taştır. gerçekten de çok önemli olması onların bu sanısını doğrular niteliktedir. tanktır, panzerdir savaş terimlerince. önüne geçeni ezer.
(bkz: piyon)
ayak bağı oldukları fikri son derece yanlıştır. en önemli avantajlarıysa 8 tane olmalarıdır. birbirlerini korur şekilde çapraz olarak dizildiklerinde rakibiniz için pek fazla boş alan bırakmamış olursunuz. ayrıca diğer bir özellikleri de rakip takımın son çizgisine ulaşınca istediğiniz taşa dönüşmeleridir.
(bkz: şah)
rok yapmayı alışkanlık haline getirmeyiniz.
taşların hareketlerinin iki farklı rivayetleri olan oyundu. En önde olan bu 4 figürün hareketleri "Yaz, Kış, ilkbahar ve sonbahar" ı simgeler. Kimine göre de "hava, ateş, toprak ve su" yu.
Vezir: Ateşi ve bilginleri
Kale: Toprağı
Fil: Havayı
At suyu..
ve Şah evreni temsil etmekdedir.
Olayı nedir bilmiyorum, az çok hareketlerin üzerinde mantık kuruluyor benzetmelerin. Lâkin fil niye havadır, ya da at niye suyu temsil eder. Tamam hareketine L çiziyor, akışkanlık gibi düşünülebilir ama ne için at. En mantıklısı "Kale" yapı olarak toprağa cuk diye oturmaktadır...
at manasız manasız l çizer, piyon nadiren 2 ekseriyetle 1 kare ilerler, vezirin durumu kebaptır babayı tutabilene aşk olsun, şahın sadece adı vardır 1kare hamle çakıp ağır abiyi oynar,kale çok düz bi taştır beyle dümdüz gider gelir halbuki kale gibi sağlam olması lazım diğmi, efenim file geldi sıra doğal yaşamda çapraz giden file rastlanmamıştır ama bu benekli tahtanın üstünde filler ilginç bi şekilde çapraz gider. Durum budur, tüm bunları bilmeme rağmen ve zekadan nasiplenmeden de paşa paşa oynanır bu oyun dememe rağmen olaya az buçuk vakıf bi abimle 912369182379uncu kere oynadık daha pat olmuş değil oyun. Abi adam şanslı şanslı yoksa mevzu piyonu uçan dama yapmakta bitiyor.Saygılar
piyonların sadece 2. ve 7. yatay sırasında iki kare ilerleyebildiği oyun.
Aynı zaman da taşların her biri farklı bir silahdır. 60 yaşında bir demircinin dövdüğü kılıçla 20 yaşında bir demircinin dövdüğü kılıç aynı değildir. Bu taşlar da birbirinden farklıdır. Bu nedenle strateji kurmak gerekir, taktik yapmak gerekir. Bunun için de zekaya ihtiyaç duyulmaktadır. Sadece çoban matı bilip de bu oyun da bukadar demek yersizdir...
Satrançta iki oyuncu da birer hamle yapınca oynanabilecek 400 farklı hamle olduğu ve ikinci hamlelerden sonra bu sayı 71 852, üçüncü hamlelerden sonra 9 000 000'un üstüne çıktığı bilinir. Bu yüzden daima kendinizi geliştirebileceğiniz iq pompalayıcı, zeka belirteci oyun ötesi bir şeydir. (batağa, okeye oyun dedikten sonra santranca oyun demek zoruma gitti.)
Ve kesinlikle zorunlu ders kapsamına girmesi gerekir.
Ayrıca; satranc tarihinin en genç Dünya Şampiyonu 1978'de Kadınlar Dünya Şampiyonluğunu kazanan Maya Chiburdanidze'dir. Kazandığında 17 yaşında idi.
keyif almak için iyi bilen kişilerle oynamanın gerekli olduğu, şans faktörünün ancak bilgisiz kişiler için geçerli olabileceği, tamamen stratejik tehditler üzerine kurulu bir süper oyundur.
