gerçekten büyük keyif alarak oynadığım, gelmiş geçmiş en iyi strateji oyunlarından biridir. dünyanın her tarafından insanla oynayabilmek için http://www.chess.com 'a ücretsiz üye olabilirsiniz.
herkese göre olmayan oyun. bi o kadarda değişik kuralları olan oyun(turnuva kuralları açısından). benim gibi bir turnuvada final oynayıp 4 üncü olabiliyorsunuz ve çok koyuyor, kendisi 3 üncü olan birisi bizim final oyunumuzu seyrederken şöyle demişti "ben sizin yaptığınız hamleyi anlamaya çalışırken siz 3-4 hamle ötesini planlıyorsunuz" ve bu adamlar 2 inci 3 üncü olurken ben 4 üncü oldum yaaa... böyle bir anımda vardır. isviçre sisteminin gözü kör olsun.
Ulan sözlük! Nasıl olur da satranç hakkında entry girmemişim. Affet satrançcığım, ihmal ettim seni. Gerçi çoktandır oynamıyorum seni de. Hayat şartları işte, eve ekmek götürme derdinde değiliz ama sürekli ekmek yiyoruz. **
öğrenildiği anda "ulan ben niye şimdiye kadar öğrenmedim" denilen dünyanın en eski ve en zevkli oyunlarındandır. bazı kaynaklar hint icadı derken başka kaynaklar da "hadi lan oradan, satrancı bulanlar farisilerdir" der.
Bütün dünya tarafından kabul edilen zorlu ve şampiyon en ünlü oyuncu Garry Kasparov'dur. satrancı iyi oynar bu kerata. daha 5-6 yaşlarındayken zeki olduğu keşfedilir ve el üstünde tutulmaya başlanır. şu an itibariyle 16 dil bilmektedir. Doğuştan gelen zekasıyla satrancı birleştirdi mi çok güzel şeyler çıkmış ortaya.
Karpov'u da unutmamak lazım, hele bir de capablancayı unutursak iki gözümüz kör olsun. Bu adamlar iyice araştırılmalı ve satranç dünyasına o şekilde atım atılmalı. Okeye benzemez. Rakip hamle yapmadan önce sizi çok bekletir ama bu size düşünmeniz için tanınmış fırsattır. işte böyle satranç hayata karşı tekdüze hareket etmenizi engeller ve daha geniş bir ufukla hayata bakmanızı sağlar. kolestrolü düşürmez ama kilo kaybı için çok iyidir. karpov bir maçında 15-20 kilo vermişti. ** susuzluğunuzu gidermez ama kan dolaşımınızı hızlandırarak kalbinize ferahlık sağlar. hafızayı güçlendirir fakat beyniniz de acayip bir efor harcar bu sırada.
Bu enfes oyuna başlamak isteyenlere en büyük tavsiyem tahtayı şöyle bir gözden geçirsinler. 6 farklı taş var, onları öğrensinler. gerisi çok rahat gelecektir. yenile yenile öğreneceksiniz satrancı.
başka önemli bir tavsiyem ise şu: rakibiniz yakın bir arkadaşınız ise rekabetten dolayı birbirinize düşmeyin sakın. yenildiğiniz için üzülmeniz gerekmiyor, tam aksine sevinmeniz lazım. Çünkü oynadığınız her satranç maçı size yeni yeni hamleler ve tecrübeler kazandırmış olacak. Çıkın çarşıya, alın şöyle küçük bir satranç tahtası ve takımını. geçin net başına... google amca'dan aratın satranç dersleri diye... birkaç site çıkacaktır. oradan tek tek dersleri kontrol edin ve kısa zamanda öğreneceksiniz zaten. hadi canlarım, göreyim sizi.
edit: bir uyarımı daha yapayım da tam olsun: satranca yeni başlayanlar genellikle "santranç" diye seslendirirler. Bu konuda dikkatli olun, "satranç" diyeceksiniz, "santranç" değil. kendisiyle oynamak istediğiniz rakibiniz tecrübeliyse ve sizin "santranç" dediğinizi duyarsa gülmekten altına sıçabilir. ona göre dikkatli olun, adam olun len!
kafası çalışana ve birde çabucak kafası şişmeyene kral strateji oyunu. oyun üzerine yazılmış birkaç söz;
"satranç zihinsel işkencedir!"
Satranç tahtasında dünyadaki tüm denizlerde karşılaşacağınız maceralardan daha fazlası vardır." Pierre Mac ORLAN
"Bir piyonu bir parmağa tercih ederdim." Rueben Fine
"Yumuşak kalpliyseniz satranç oynayamazsınız " Fransız atasözü.
ne kadar hesaplarsanız hesaplayın,hesaba katmadığınız bir alternatif daima mevcuttur!- düşüncesini 8x8 64 haneli tahtada hayatta tum olasılıkları bilmek isteyen insana öğreten düşünce tarzı,felsefe,strateji.hayatı tahtaya endeksleyerek hayattan soyutlanma tarzı.
p.s:anlamadıgım birşey var.izninizle paylaşayım.bu kadar evrensel kuralları olan hangi ulkeden cıktıgına (hindistan) şüphe duyulmayan bir oyunun her dilde niye bu kadar farklı adlandırlıdıgını anlamıyorum.(daha dogrusu sebebini bilmiyorum,bilen varsa aydınlatsın)
1994 yılında garri kimovic kasparov ; bir bilgisayarın dünya satranç şampiyonluğunu kazanma ihtimali, bir kadının kazanmasından çok daha yüksek, demiş.
