satranç

entry898 galeri89
    101.
  1. savaşa meraklı tüm insanlar kendilerini bu oyuna verseler ne savaş kalır ne de antlaşmalar.
    satranç tam anlamıyla yönetimini üstlendiği, adamlarının olduğu, oynandığı süre boyunca hayat gibidir. yönetmesini bilirsen sonuca başarıyla ulaşırsın.
    fil: gözleri küçük kulakları büyüktür. nedeni; görmez fakat iyi duyar, çapraz hareketiyle en uzaktaki taşı hissettirmeden bitiriverir.
    kale: asil duruşuyla ve ağır hareketiyle tam bir korumadır. nettir.
    at: koşan bir atın ayakları birbirine çarptığında hasar vermesin diye bi alet takılır biliyor muydunuz. konumuzla ne alakası var demeyin. atı bir atla durdurmayı tercih ederseniz ilgisi dağılmış rakibinizi hiç ummadığı bir anda düşürebilirsiniz. bu da bir çeşit atın ayağını koruma yöntemidir.
    vezir: sadık bir dost. her zaman, her şey için kendini her yere atabilir.
    şah: ruh ikiziniz. onu istediğiniz gibi etkiler doğru kararlar verdirterek hayatta başarılı olabilir ya da ömrünü uzatabilirsiniz.
    piyon: hiç bir beklentisi olmayan, bu yüzden de fazla önemsenmeyen sadık askerler! ummadığınız işler de çıkarabilirler.
    aslında bu şekilde ayırarak anlatmak istemiyordum söyleyeceklerimi ama oldu bi kere.

    sonuç: hayatla aynı paralelde gördüğüm bir oyun, bir spor, bir eğlence, ve pek çok ders!

    tanımadığınız yakınınız olmayan insanlardan dahi bir şey öğrenebilirsiniz, onun böyle bir çabası olmasa dahi! satrançta öyle bence.

    ayrıca ıssız adama bağlayıp popüler kültüre de geçiş yapmak isterim. ada nın yapılan yemeği yavaş yavaş yemesi karşılığında yapılan ilkokul yorumunu hatırlayın!

    çoban mat ı yapmak isteyen taraf; aceleci, bir an önce işini bitirip gitmek isteyen
    oyunun tadını değil de galibiyetin zevkini çıkarmak için can atan anlık mutluluklara kaptırmış karakterdedir *
    5 ...
  2. 102.
  3. pratik yaptıkça hesaplanan hamle sayısının artmasına sebep olan spor. aynı kişiyle uzun süre oynayınca süper bir hal alır.
    3 ...
  4. 103.
  5. çeşitli rivayetlere göre HiNDiSTAN'da bazılarına görede iRAN'da bulunmuş; felsefe, spor, oyun, sanattır. uğruna yazılmış en güzel kitaplardan biri S. ZWEiG'ın 'satranç' adlı kitabıdır.
    4 ...
  6. 104.
  7. 105.
  8. hadi içmeye gidelim denmesiyle biter.
    5 ...
  9. 106.
  10. stefan zweig'in bir romanı.
    Satranç

    New York'tan Buenos Aires'e giden bir yolcu gemisinde, yolcular arasında bulunan bir milyoner, dünya satranç şampiyonu Mirko Czentovic'e, ücreti karşılığında, bir parti satranç oynamayı teklif eder. ikisinin oyununu izleyen Avusturyalı bir göçmen, Dr. B., oyun sırasında kendini tutamayıp onlara karışınca şampiyonla karşılaşması önerilir kendisine. Gestapo tarafından bir otel odasına kapatılan ve uzunca bir süreyi bu odada, tek başına ve oyalanacak hiçbir şeyi olmadangeçiren, yalnızca sorgulama içinde odadan çıkarılan Dr. B., bir gün raslantıyla eline geçirdiği bir satranç kitabı sayesinde bu oyunun inceliklerini öğrenmiştir. Satranç tahtası ve taşları olmamasına rağmen, önce ekmekten yaptığı satranç taşlarıyla sonra da tümüyle zihninden oynayarak kuramsal bir satranç ustası olup çıkar. Ancak bu tutkusu yüzünden sinir krizine, beyin ateşine yakalanır. Tedavi olur, arkasından da serbest bırakılır. Yirmi yıldır eline satranç taşı almamış olsa da, Dr. B., gemide satranç şampiyonuyla oynadığı oyunu inanılmaz bir biçimde kazanır. Kendini olayın heyecanına kapatılarak maçın rövanşını oynamayı isteyince şaşırtıcı bir son bekler onu. Stefan Zweig'ın büyük bir ustalıkla kaleme aldığı kısa, ama yoğun romanı Satranç, gerilimli kurgusu, kahramanının ruhsal gelgitlerinin incelikle işlendiği dokusuyla bir solukta okunuyor.

    Satranç zehirlenmesi nasıl olur? Yada varmıdır böyle bir zehirlenme türü? kitapta aslında bunu görebiliyoruz.Çünki romandaki kahramanlarımızdan biri gestopa tarfından tutuklamış hiç bir insan yüzü görmemiş bir insanın yıllarca hücresinde tek kalması katlanılır olmasa gerek. satranc kitapı dr. b'nin hüçresindeki tek sıgınagı olur. Ama artık kitap yetmemektedir ekmek hamurundandan taşlar yapar onlarda bir süre sonra yetmez . Artık tüm taşlar, rakibleri kafasının içindedir çıldırmak elde değildir. satranç zehirini artık akıtmıştır tüm benliğine.

    Mirko Czentovic' diyalektik düşünce yetisinden uzak mekanik bir düşünceye sahib ,edilgen bir özeliğe sahib satranç ustasıdır. Küçük yaşta annesini babasını yitirmiş köyün rahibi tarafından sahiblenilmiş biridir.
    rahibin günlük rutin satranç oyunları MiRKO için gizli bir hayranlık olur taki bir gün rahib subay arkadaşı ile oyun oynarken oyunu yarım bırakmak zorunda kalınca mirko kendini satranc tahtasının karşsında bulur hiç beklenmedik bir şekilde yarım kalan oyununa mirkonun hamleleri subayı mat eder. mirko için artık satranc serüveni başlamış olur.
    aslında kitap bu iki kişi yani Mirko czentoviç ile dr.br nin felsefenin bir catışmasıdır desek yerinde olur.
    Stefan Zweig'ın AMAOK KOŞUSU romanındaki insanın bir nevi deliliğe övgüsünü satranç romanında da bulmaktayız. tüm kitap dostları bu kitapı okumalıdır
    okunulmuştur, tavsiye edilir.
    3 ...
  11. 107.
  12. imam şafii'ye göre namaz kılmaya engel olmaması durumunda caiz ve helaldir. ayrıca satranç oynarken iddiaya girmek haramdır. islam dinine göre "iddia" sadece satrançta değil her zaman haramdır çünkü.
    7 ...
  13. 108.
  14. tüccar zihniyetlilerin oyunudur.
    4 ...
  15. 109.
  16. http://pine.cs.yale.edu/java/chess.html linkindeki oyundur aynı zamanda.

    ulan kaç saattir oynuyorum yenemedim gitti ibneyi. yenen varsa pm atsın baba bu ne ya.

    (bkz: hırsını sözlükten çıkarmak)
    5 ...
  17. 110.
  18. zeka, sabır ve birçok yetenek isteyen oyundur.
    bildiğim kadarıyla bilgisayarda en zor seviyede kimse yenememiştir bilgisayarı, biri berabere kalmıştı. çünkü bilgisayar tüm olasıkları hesaplar, hata yapma oranı insan beynine göre çok çok azdır.
    3 ...
  19. 111.
  20. bir oyuncunun ilk dört hamlesi için 318.979.564.000 olasılığının bulunduğu oyun.
    3 ...
  21. 112.
  22. kesinlikle okullarda zorunlu ders olarak resim, müzik veya bedenin yerine konulması gereken oyun.
    4 ...
  23. 113.
  24. çok iyi bilenin değil, çok çalışanın yenebileceği oyundur. bilgisayarın en zor seviyesiyle oynanmayacak oyundur da aynı zamanda.
    4 ...
  25. 114.
  26. Bi ara "Hayatımızdaki değişkenleri tahtaya yansıtıp buna göre yaşayabilir miyiz acaba?" düşüncesine kapılacak kadar işi abarttığım*,muhteşem zeka oyunu.
    4 ...
  27. 115.
  28. 116.
  29. strateji oyunudur, kendilerini oynamaktan herzaman zevk duyarım.
    3 ...
  30. 117.
  31. taşlar arasında hiyerarşinin mevcut olduğu oyundur.
    4 ...
  32. 118.
  33. insanı yenebilen bilgisayar programlarının yapılabildiği belirli mekaniklere sahip, eğlenceli bir oyundur.

    ( daha iyisi için; (bkz: go) )
    3 ...
  34. 119.
  35. kitap hangi dilde yazılırsa yazılsın farketmez... notasyonlar yeterlidir...

    1800 lü yıllara ait kitaplarım kütüphanemde en değerliler bölümündedir...
    4 ...
  36. 120.
  37. son dünya şampiyonu bu ünvanı iki yıldır koruyan hintli anand viswanathan'dır.
    3 ...
  38. 121.
  39. birçok yönden hayata benzetirim bu oyunu.
    Eşit şekilde oyuna başlarsınız ve her şey oyunu oynayanın elindedir, oyunun ilk aşamasında oyunu sizin için başkaları oynar elbet, öğrendikçe hamleler sizin olur. bazen oyun çok sıkışır. Oyunu açmak ve hamleleri uygulayabilmek için taş feda etmeniz gerekebilir, kimileri de bu taş feda etme olayını büyütüp oyuna küserler. Oyunu kazanacak olan ise burada bunu yapmam doğru karardı, oyunu bu şekilde de kazanabilirim diyendir, oyun sonunda da kazanır zaten.
    Velhasıl satranç hayatın 64 kareye sığdırılmış halidir.
    5 ...
  40. 122.
  41. doğru yazılışı santraçtır.

    düzeltme/uyarma: doğru falan değil lan bu. arada çıkar adam sandığın biri böyle telaffuz eder ayar eder bünyeyi. ona sebep yazdım. gidip bir yerlerde iddia etmeyin "doğrusu böyledir" diye.
    3 ...
  42. 123.
  43. Satranç'ın büyüdüğü yıllar Sovyet-Amerikan soğuk savaşına tekabül eder. Yine bu yıllarda savaş uzay, nükleer ve çeşitli alanlarda kendini gösterirken satranç da bu savaşın bir parçası olmuştur. Sovyet dünyası satranç tarihine unutulmaz isimler kazandırıken Amerika Fischer'den başka hiçbir şampiyon çıkaramamıştır ki Fischer'in şampiyonluğu da 4 yıl sürmüş ve olaylı bir şekilde yerine(istemedende olsa) Karpov'a yani yine bir sovyet vatandaşına bırakmıştır.

    Satranç'ın doruklara çıktığı yıllar Kasparov yıllarıdır ki, Kasparov'un oyunlarda kullandığı komplike hamleler satranç dünyasının popülaritesini artırmıştır. Santranç'ın ölümü ise 9 yıllık Kasparov şampiyonluğunun bitişi ile başlamıştır.

    Bir zamanlar dünyanın en prestijli oyunu olan satranç şimdi tarihte bize ancak unutulmaz hikayeleri bırakmıştır. Ama hala yaşıyor...
    3 ...
  44. 124.
  45. satranç artık günümüzde amatör sporcuların zevk aldığı bir oyundur . çünkü profesyonel oyuncular geniş bir açılış repertuarı ve binbir türlü kombinasyona hakim olduğu için 35-40 hamleye kadar oyun ezbere gitmektedir . yaratacılık yoktur buraya kadar . hatta çoğu oyun sonunda bile yıllardır süre gelen denenmiş varyantlar olduğu için bunlar oynanır . böyle giderse 20 yıla kalmadan profesyonel satranç bitecek . amatör oyunculara gelecek olursak cafede,havuz başında,bi arkadaşın evinde yapılan maçlar tadından yenmez . onun için fazla üzerine düşünülesi bir oyun yapmayalım . sıcak sohbetlerde,tatlı rekabetlerle ebedi kılalım
    4 ...
  46. 125.
  47. taş almak yerine mata odaklanmanın daha avantajlı olduğu oyundur.

    "Taş kaybetmemek için çok oyun kaybedilmiştir" Tartokower

    biraz ilgili olarak: https://galeri.uludagsozluk.com/r/34503/+
    6 ...
© 2025 uludağ sözlük