sadece boş gezenin boş kalfası olan ve baba parası yiyen ergenlerin vakit geçirme aracıdır. fakir kardeşlerim, vakit harcamayın bununla, sigortalı bi işe girip çalışın.
güzel bir oyundur. plan yapmadan oynamayın diye bir klişe vardır bu oyunda. her hamlede en iyi plan, rakibin planlarını bozan karşı planlar yapmaktır. ama bunun için daha fazla çalışma ve pratik gerekli.
Bilgisayarı programlayarak yapay zeka üretmesi en zevkli oyunlardan birisidir. Yeni başlayanlar genelde tic-tac-toe ile ilgilenirler, bu konudaki son nokta ise satranç ya da Go dur. Ayrıca
(bkz: Deep Blue)
analitik zekayı geliştiren mükemmel strateji oyunu, gerçekten oynarken keyif verir, ayrıca satrançla ilgili güzel bir söz der ki.
"satranç tahtada değil beyinde oynanır ve amacı rakibin anlayışını yok etmektir."
profesyonel olmayan insanların oynarken kişiliklerini yansıttıklarını düşündüğüm oyundur. dışadönük insanların açık, saldırıya yönelik oynadıkları, tam tersi içine kapanık insanların savunma ağırlıklı, kapalı oyunları tercih ettikleri görülebilir.
ayrıca en güzel video anlatımları için (bkz: selim gürcan)
satranç hayat gibidir, her parçanın kendi işlevi vardır. bazıları zayıftır, bazıları ise güçlü. bazıları oyunun başında işine yarar, bazılarıysa sonunda. ama kazanmak için hepsini kullanmak zorundasın. aynen hayatta olduğu gibi, satrançta da skor tutulmaz. on parçanı kaybedip, yine de kazanabilirsin oyunu. satrancın güzelliği budur işte. işler her an tersine dönebilir. kazanmak için yapman gereken tek şey tahtanın üzerindeki olası hamleleri ve anlamlarını iyi bilmek ve karşındakinin ne yapacağını kestirebilmek.
Orta okul ve lise yıllarında her tenefüs, boş ders, beden eğitimi gibi boşlukları dolduran müthiş bir oyundur. Hatırlıyorum da satranç oynamak için bir arkadaşın evinde toplanırdık o derece heyecanlı olurdu... Vay beee duygulandım