Bu belgeseli izlememiş olan, hatta varlığından dahi haberdar olmayan bir nesil yetişiyor.
Küçükken her 10 kasım günü Show Tv'de yayınlanırdı mutlaka. Vaktiyle eğitim filmi olarak gösterilmiştir. Fakat nedendir bilinmez, şimdilerde televizyonda görebilmek pek mümkün değildir.
Defalarca izledim yine izliyorum.
Can Dündar'ı da hep bu belgeselle hatırlarım.
büyük atatürkün, ''halaskar gazi, sarı paşa, gazi paşa'' gibi bir çok şanlı lakabından biridir... sarı zeybek aman şu cihanda bir idi... https://www.youtube.com/watch?v=hzB7LD5z59A
"bu yat'ı* bir çocuğun oyuncağını beklemesi gibi beklemiştim. meğer bana bir hastahane olacakmış."
ah be mavi gözlü dev'im. canın bedeninden hiç ayrılmasaydı keşke. keşke..
ilkokuldaydım. o zamanlar ulusal bayramları ve anma günlerini yapılması gereken ritüel olarak görürdüm. 10 kasım'ın da anlamını çok sorgulamazdım. naif bir sınıf öğretmenimiz vardı. derslerinde gürültü boldur. çoğu zaman zor ders işlenirdi. bir 10 kasım günü bize bu belgeseli izletmişti. daha belgesel başlamadan fısıltılar gevezeliğe dönüşmüştü ki akabinde can dündar etkileyici sesiyle konuşmaya başladı. ardından o tüyler ürperten müzikle bu gürültücü sınıfın sesi birden kesildi. herkes kafasını dahi çevirmeden belgeseli izliyor ve 10 kasım 1938 tarihine adım adım yaklaşırken gözler biraz daha buğulanıyordu. kırmızı karınca masalı, sarı zeybek, 29 ekim kutlamalarında ata'nın ankara'ya gidememesi, en son 10 kasım sabahı 9.05'te ölümü ve yaverinin kendisini vurması.
belgesel bitiminde dağılmış ve bir süre daha konuşmaya hali kalmamış bir sınıf.
her seferinde aynı hisleri yaşatan mükemmel bir atatürk belgeseli.
ilkokuldan beri okuduğum hikayelerden yada öğretmenlerin anlattıklarından olsa gerek,kendimi sevmek zorunda hissettiğim adamı bana gerçekten sevdiren belgesel.bu belgesel sayesinde okul hayatına mahalle mektebinde başlayan,yaz tatillerinde karga kovalayan,attığını vuran,herşeyin en doğrusunu bilen adamın aslında eğrisiyle doğrusuyla,içine attığı onca acısıyla, kederinden içtiği rakısıyla, etiyle tırnağıyla içimizden bir insan olduğunu gördüm ve ata'mı daha bi sevdim.
belgeseli her izlediğimde kendine ait değil de ,ülkesine ait bir yaşam süren bu adamı saygıyla anarım.
geçtigimiz hafta öğrencilere izlettiğimiz şahane bir Atatürk belgeseli. hatta müzikleri ve anlatımıyla birlikte belki gelmiş geçmiş en iyi atatürk belgeselidir kendisi.
bu filmi çekende can dündüradır, mustafa filminide. anlamadığım arada nasıl bu kadar uçurum var. sarı zeybek'te gayet güzel doğruya doğruyken mustafa filmde sıçmanın mantığı nedir. biz buna sadece her devrin adamı olacağına, her devir adam o diyoruz. anlayana.
ilkokul 1. sınıfta izleyip 6 sene etkisinden çıkamadığım film. o kadar ki her karanlık olduğunda yanımda atatürk var sanıp ürpermeme sebep olan bu filmi unutulmaz kılan en büyük etken ise her dinlenildiğinde tüyleri diken diken eden müziğidir.
1993 yılında hürriyet gazetesinin kelebek eki tarafından yılın en iyi belgeseli seçilmiştir.