son zamanlarda sıklıkla sigara içen arkadaşlarımdan gördüğüm, küçük jelatin poşete doldurulmuş paketi 4 liraya satılan sigara. sonra dedim ki kendi kendime iyi ki içmedim ve içmiyorum. hayır yani bunca derdimin, bunca kendi kendimle boğuşmamın arasında bir de ucuz sigara bulmak için uğraşacaktım, jelatin poşette ezilecek büzülecekti, bir yandan da babamı üzmüş olacaktım içmiş olarak. içenlere hiçbir şey diyemiyorum. bundan çokça keyif alanlar da var, bırakmak isteyip bir türlü bırakamayanlar da. can nasıl istiyorsa onu yapmak psikolojiye iyi geliyordur eminim. ama abartmamak da fayda var tabii.
Hiç unutmam yurtta arkadaşlar bir sarma sigara Dağı yaparlardı odalarında. O dağ iki günde sıfıra iniyordu yeminle. Zaten içeriye girer girmez ortalık çin in sanayi bölgesi gibi oluyordu. Göz gözü görmüyor ancak seslerle yerimizi tespit ediyorduk. Zor günlerdi.
şu filtreli boş sigara tüplerine makinayla adıyaman samanı doldurulanları bir kenara bırakırsak, kaliteli bir tütün (bkz: george karelias and sons) ve ince bir kağıtla sarıldığında son derece keyif veren bir şeydir.
maddi açıdan : bir kere sarma sigara kesinlikle yoklukta gidecek bir şey değildir. bugün önüme 25 gr. karelias light ve piyasadaki en pahalı sigara olan parliament'i koysalar kesinlikle karelias sarmaya devam ederim. bununla birlikte maddi olarak paket almaktan daha hesaplı olduğu da bir gerçektir. ufak bir hesapla iyi bir 100'lü kağıt + 120'li ocb slim filtre + 2 paket 25 gram karelias 40 tl yapmaktadır. bu da günde 1 paket sigara içen birisini 6 gün boyunca rahatlıkla götürür. 11 tl'lik bir paketi ise 6 gün içtiğinizde fiyat 66 tl. aradaki rakam ayda en az 130 tl tasarruf yaptığınız anlamına geliyor. ki bu en kalitesi yani, tekel tütünleri ve adıyaman samanlarını hiç hesaba dahi katmıyorum.
sağlık açısından : her şeyden önce şunu söylemeliyim, sigara içmenin her türlüsü zarardır ve burada yazılanlar sigarayı şirin, zararsız göstermek amacıyla yazılmamıştır. fabrikasyon paket sigaralarda yüzlerce saçma sapan madde olduğunu artık anaokuluna giden çocuklar bile biliyor. saf tütün içtiğinizde ise yine karbonmonoksit ve nikotin gibi zararlı maddeleri alırsınız ancak adını ilk defa duyduğun koruyucu kanserojen maddelerin büyük bir kısmına da maruz kalmazsın. zaten şuradan da anlayabilirsiniz, paketli sigarayı ceketinin cebinde unutup 6 ay sonra bulup içsen de tadında ve içiminde herhangi bir değişiklik olmaz ama tütünü sardıktan sonra yarım saat o sigarayı yakmasan dahi o tütün kurumuş, dökülmeye başlamış kısacası içilmeyecek kıvama gelmiş olur. bunun temel sebebi de fabrikasyon sigaralarda yüzlerce saçma sapan koruyucu madde kullanılmış olmasıdır.
keyif açısından : fabrikasyon sigaralarda tat farkı yok mudur, vardır. ancak en nihayetinde kuru tütün olduğu için aromatik bir değişim beklememek gerekir. paket sigaralarda en fazla yapılabilecek atraksiyon, naneli olanlarını almak olabilir onun dışında özel bir seçenek djarium dışında pekala mevcut değildir. bunlar da zaten yapay aromatiklerdir, zevkine arada 1-2 paket içilir daha sonra normal sigaraya dönülür. ama sarmalık tütünlerde olay böyle değil. ıslağı, kurusu, şarapla marine edilmişi, virginiası, şekerlisi, ekşisi, tatlısı, tuzlusu, hatta bok kokanı bile var. (bkz: drum original) olay sadece tütünle değil, kullandığın kağıttan filtresine kadar da değişiyor ayrıca. o yüzden bu konuda tartışmanın yersiz olduğunu düşünüyorum. ayrıca bir kere sigara sarmayı öğrendikten sonra inanın sarması içmesinden daha keyifli gelecektir.
diğer zorluklar : paket sigara içtiğiniz zaman en büyük sıkıntılardan biri, otlakçı arkadaşların cüzdanınıza ortak olmasıdır. ama şu hayatım boyunca hiçbir arkadaşımın ya bitane de bana sarıversene zamqi dediğini duymadım. ayrıca genelde paket sigaralar üstünüzü başınızı leş gibi kokutur. fakat marka olarak da değişmekle birlikte hiç koku yapmayan tütünler ve kağıtlar hayli fazladır. Sarma sigaranın belki de tek zorluğu sarmayı öğrenene kadar çekilen çiledir. işin püf noktası, 2-3 gün 1 hafta 10 gün artık el becerinize kalmış, deneyerek üstesinden gelmek. inanın bana youtube'da çekilen how to roll a cigarette videolarını sabah akşam izleyerek hiçbir şey yapamazsınız. biliyorum ilk başta o kağıdı asla kıvıramayacak, bir ihtimal becerseniz dahi yamuk yumuk bir şey ortaya çıkacak, filtre kısmı boş kalacak duman gelmeyecek falan filan bunların olması normal. ama bir kere işin püf noktasını kaptıktan sonra artık o işin verdiği keyfi başka hiçbir şeyde bulamayacaksınız.
tütünücuye girip "abi bana 20 dal verirmisin yeaa " deyip 20 dala 2 lira verenlerin haliyle beğenmesi beklenemez. sarma sigarada tutunu kendin seçeceksin, kendin saracaksın, hala beğenmezsen baş üstüne . gelen adam "sarmami o kötü yha " diyip bi dal içince "hacı bu baya iyiymiş " diyenini, üstüne sarmaya başlayıp normal sigarayı reddedeni de gördüm . kusura bakmada rastgele girdigin bi dükkandan aldığın posetteki 20 sigara iyi çıkarsa git piyango bileti al zaten .
makine alınır, tütün alınır ve itina ile sarılır. sarma' yı öğrenmek zaman alır, ilk zamanlar yarısı dolu, yarısı boş içilir sigaranın. boş filtreyi tütünle dolu zannedip içmeye kalkışırken hızla yanan bir kağıdın ağzınıza doğru tam gaz ilerlemekte olduğunu görürsünüz. evde yanmadık halı, koltuk kalmaz. sarmayı öğrenirsiniz, bu sefer de tütünler kurur, özenle sardığınız sigarayı elinizle almanızla birlikte içindeki tütünler yer çekimine karşı koyamaz ve yine bomboş bir filtreyle kalıverirsiniz öylece, mahsun ve sessiz. kurumasın ıslatayım dersiniz, bu sefer de bozulur iğrenç kokar. bir bilene sorarsınız, kurumaması için ne yapmak gerektiğini, marul koy içine der, bu sefer haldır haldır marul ararsınız, marul parası tütün parasını geçer. bu sefer o marullar bozulur, sıcakla eriyip tütünlere yapışır, marullu sigara içersiniz. kısacası sabır ister, el becerisi ister. baya da mide ister.
sarma değil de "el yapımı" demek daha doğru olur, çünkü hazır filtreli makaron ve basit/ucuz makinalarla 85 mm standart (king size) sigara yapımı sözkonusu artık.
maliyet olarak çok ucuzdur, ortalama olarak tütünün kilosu 40 lira (güneydoğu-diyarbakır), 200'lük filtreli makaron 5 lira, basit bir makina da 5 lira (iyi kullanılırsa birkaç yüz paket sigara yapılabiliyor).
bu durumda bir paketin (20 adet) maliyeti 1.5 lira gibi olur, standart 1 gramlık sigara olarak.
tütün alırken dikkat edilmesi gerekenler:
-küfllenmiş (fermantasyonu fazla ilerlemiş) olmayacak.
-zirai ilaç kalıntısı olmayacak (genellikle tamaron kullanılır, ki koklandığında bu ilacın tipik kokusu hemen tanınır).
-sarıdan kahverengiye dönmekte olan bir renkte olacak.
açık sarı ise çiğdir, fermantasyon başlamamıştır; kahverengi olmuşsa fermantasyonu geçip küflenmeye yüz tutmuştur.
bundan sonrası, damak zevkinize göredir, sert veya yumuşak içimli olanını tercih edersiniz.
sigarada en önemli iki husus, fermantasyon derecesi ve rutubettir; gerisi hikayedir.
şöyle ki, bugün dünyadaki en kaliteli (kaptan black gibi) tütünleri incelediğinizde aslında hammaddenin oldukça sıradan, hatta dandik olduğunu görebilirsiniz (içinde kürdan kalınlığında gövde parçaları bile bulunur). ancak işleme teknolojisi o dandik hammaddeden en nefis tütünlerin çıkarılmasını sağlar.
yani iş, fermantasyon, aroma oluşturma/katma ve rutubetlendirmedir.
rutubet seviyesi çok önemlidir (zaten fermente durumunu da bu belirler).
vaktiyle (70'lerde) avrupada ilk klima ve nemledirme cihazlarını (humidifier) ilk defa hollandadaki tütüncü dükkanlarında görmüştüm.
o senelerde buradaki sigaraların birçoğu jelatinsiz paketlerde satılıyordu, yazın kupkuru olup geniz yakar ve dökülür, kışın da taş gibi olup ikidebir sönerdi.
evde/elde sigara yaparken bunlara dikkat ederseniz, hem en iyi/katkısız sigarayı içersiniz, hem de %70-80 civarındaki vergilerden kurtulmuş olursunuz.
////////////
merak???
bu entriye eksi veren kişiyi çok merak etmekteyim bu arada.
ülen öküz, burada sadece bilgi paylaşımı sözkonusu, ve yazılanların tümü nesnel gerçeklerdir; yorum yapılacak veya beğenip beğenmeyecek bir durum sözkonusu değildir.
başka yerlerdeki "düşünce beyanları"mı beğenmiyorsan onları eksile, yetmedi başka hesap açıp bir daha eksile.
bir süre sonra sigaranın parayla alınan bi şey olduğunu unutturan şey. ben size hemen başlangıç için gerekenleri anlatayım;
eğer ben boş filtre kullanıcam diyorsanız;
1- 10 liraya türün sarma makinesini alırsınız, 5 liraya filan da var almayın onlardan filtreyi yırtmaya başlıyor bi süre sonra**. kullanımı kolaydır, ilk defa kullanacaksanız başta biraz sigara israfınız olacaktır ama sonrasında bu açığı fazlasıyla kapatacaksınız.
2- 5 liraya içinde 200 adet sadece tütünü olmayan bildiğin sigara şeklindeki filtreli kağıtlardan alın.
3- bence birden 1-2 kilo tütün almayın. zira kilosu şu anda 45 lira civarında ama çok tütün alırsanız o tütün kurur ve toz haline gelir ne sarılır ne içilir. tavsiyem 10 liralık tütün alın zaten 10 liralık tütünden eğer filtre ve tütün israf etmezseniz 200 adet * civarı sigara çıkarırsınız.
filtreli sigara sarmak bu kadardır, bi de keyfinize göre kendinize bi sigara tabakası alırsınız. sigara paketi gibi ne ezilir ne büzülür. temiz kullanırsanız belki on yıla kadar kullanırsınız.
yok ben boş filtreli değil elimle saracağım diyorsanız;
1- bu sefer makine değil kendinize sigara çarşafı alın, ocb veya rızla tavsiye edilendir, fakat üzerinde arapça bişeyler yazan da iyidir, yapışkanı yoktur, tükürükle kolayca yapışmaktadır. içerisinde 60-70 tane çarşaf bulunur ve fiyatı genelde 50 kuruş civarıdır.
2- kendinize filtre alın, filtresiz çok ağır olur en hafif tütün bile, keyifle içilmez. filtre dediğim şeyler ya böyle uzun pamuk çubuklar olur, kendiniz makasla küçük küçük kesip filtre yaparsınız kendinize, ya da kesilmişleri vardır. tavsiyem kesilmemişlerden alıp kendiniz kesin. hem daha ucuz hem daha çok filtre elde edersiniz.
3- yine tütün alın 10 lira gibi bi miktarlık. bu arada çarşafla sarmak için de makine var galiba ama mantığını bilmiyorum hiç kullanmadım, iyi veya kötü diyerek etkilemek istemem.
benim size tavsiyem 5 liralık 200 adet boş filtrelerden ve makinasından kullanmanız. hem daha az zahmetli hem de bir kerede oturup 100-200 tane sigara yaparsınız sonraki günlerde rahat edersiniz fakat çarşafla saracaksanız depolama şansı daha az olacaktır. eğer aklınızda "acaba sarma tütüne mi başlasam?" diye bir düşünce varsa direk başlayın pişman olmayacaksınız.