türk trafik kanununda yeşilden sonra geliyorsa 'durmaya hazır ol', kırmızıdan sonra geliyorsa 'hareket etmeye hazır ol' şeklinde belirtilse de, sahaya inildiği ve teoriye şahit olunduğunda hiç de göründüğü gibi olmayan hadisedir. şoför için oyunda iki level arasında yanıp sönerek bonusları toplama ve puan kazanma vaktidir. sarı yanık iken arabanın ön farının ışığın hizasını geçmesi sırasında ışığın değişmemesi için gösterilen o büyük çaba sonrasında ya bir iki yaya ezilerek ekstra puan kazanılır, ya da bir iki arabaya çarpılarak bostancı lunaparkında çarpışan otomobillere bir adet jeton kazanılır. şoför milleti -ki bu millet araba kullanan tüm erkekler oluyor- türkiyede renk körüdür, zira hiç bir şoför yeşil ile sarıyı ayıramamaktadır. toptan kaldıracaksın sarı ışığı, hem kimse kullanmıyor hem de tasarruf olur, dış borçlarımızı öderiz.
yeşil yanacaksa: ne bakıyon lan mal mal bak millet uçtu bile hadi devam et
kırmızı yanacaksa: bas oğlum bas kırmızı yanmadan geçmen lazım hadi göreyim seni
eskiden geç(!) anlamına gelen olaydı. ama artık öyle bir oldu ki, bırak geçmeyi, sarı ışığı beklemden, karşı trafiğin kırmızı ışığının yanmasıyla beraber harekete geçen şöförlerin, yandığında hareket etmeyen araçlara "abi istop ettiyse bi el atalım" dediği ışıktır.
sarı ışığın türkiyedeki anlamı ayak altında bulunan gaz veya fren pedalından birine ayağın acil ve komple oturacak şekilde basılması demektir. Tercihe bağlı olan bu durum gaza basarsanız size zaman kazandırır ve dur kalk yapma durumu olmaz.. fakat temkinli olmak gerekir..diğer yoldan kırmızının yeşile döneceğini hissedebilen bir dolmuş şöförü sizi dolmuşuna misafir edebilir
