yakında filmi de çekilecek gerçi "bülent korkmaz olmak" diye ama pek spoiler'e girmeden bu mevzuya açıklık getirelim.. filmin yönetmeni de teoman olacakmış bu arada. not alın hemen, önemli bir anektod olarak.
neyse, geçelim asıl mevzuya..
bülent korkmaz için hakeme itiraz etmenin hayati bir olgu olduğunu bilir, futbolla az çok ilgilenen herkes. itiraz onun göbek adı herhal. kulağına ezan okuduktan sonra ismini de fısıldamakla görevli imam, araya "itiraz et!" öbeğini de sıkıştırmış olmalı.. zira ben bu kadar içten ve samimi itiraz eden başka bir futbolcu görmedim. haklı ya da haksız olması da hiç önemli değil, yeter ki hakem bir karar vermiş olsun. anında olay yerinde biter ve itiraz eder kendisi..
hani bazı insanların hassas olduğu konular vardır. o mevzularda yorum yapınca ya da ters bir şey söyleyince çıldırırlar ya, hıh! bülent korkmaz'ın en hassas olduğu mevzu sarı karttır işte.. kırmızı kart görse o kadar sinirlenmez emin olun. bırakır bir yerden sonra itiraz etmeyi ama sarı kart görünce kontrolü kaybeder, durduramaz kendini. belki sarı renkle ilgili hatırlamak istemediği bir anı vardır, bilemiyorum. ama hassas işte.
koreografi ise, istisnai durumlar nadiren görülmekle birlikte;
ağzını yarım karış açmış ve yüzüne şaşkın bir ifade takınmış halde, minimum 15, maksimum ise 30 metreden kollar havada olacak şekilde hakemin olduğu yöne depar atmak şeklinde olur. bu arada bağırmak da önemli ve atlanılmaması gereken bir kural tabii.
türk futboluna kattığın her şey için teşekkürler bülent korkmaz.. (itiraz etme sanatının gelişimine yaptığın katkılar için de geçerli bu teşekkür)..
