ben kafayı çekip frankfurt´tan yanlış hızlı trene bindim, bi de alman ice´si çok konforludur, trene biner binmez sızdım, bilet kontrolü de yapmadılar, 3 saat falan uyudum trende....hannover´de uyandım, göt oldum resmen.
bundan 7-8 sene önceydi bu olay. bu yediğim halt bana o zamanın parasıyla 85-90 euro ekstra bilet parasına maloldu.
1998 model yeşil renkli bir doğan slx için pazarlık yapmışım, ertesi gün adam "n'aptın abi, veriyor muyuz arabayı sana?" diye arayınca uyandım mevzuya.
içkili bir düğünden sonra zurna olmuşken işemek için eve kadar koşmuştum. 10 metrelik tuvalet mesafesini 2 kilometreye uzatmak saçmaydı tabi. idrak edemedim. Sonra Kapı önünde anahtar deliğini tutturmak için harcadığım çaba, 2 km boyunca sidik tutmaktan daha zordu.
Bundan yıllar öncesinde de gene kafam güzel aparta dönerken bir an köpek kovalıyor sanıp, uzun bir yokuş yukarı maraton koşusu yapmıştım.
Sonradan sonraya iyi bir 100 metre koşucusu olabileceğimi fark ettim ama artık yaşım geçmişti.
ocak 1 yılbaşı partisi tekneyle marmaris barlar sokağına arenaya gidiyoruz. ve ben denize atladım
barda fazla para çıkmasın diye 70 lik votkayı yanıma almıştım.
keşke içmek için varmayı bekleseydim.
ve bu olay benim muğla üniversitesinde ki öğrencilik hayatıma son vermiştir zaten sınırda olan devamsızlık hakkımı 3 hafta yatakta sesimi götümden çıkararak tüketim.
eski sevgilimi 35 kez aramaktı sanırım. neyse ki meşgule atmıyomuş engellemiş. daha sonra aynı çocukla sevgiliyken tartıştım diğer arkadaşlarım eski sevgililerini arayıp barışma ümidi kollarken hemde. sonra bana dayanamayıp uyudu ve ben sana küstüm seninle 3 gün konuşmicam diyip engelledim birkaç dakika sonrada engelini kaldırıp aşkım 3 saat olsun sen uyandığında barışmış oluruz ehuheheh yazmıştım. ayrıldıktan sonrada yine sarhoş olup ayrılık tribine soktum çocuğu ay ne çekti benden.
7 efes extradan sonra tuvalet ihtiyacımı karşılamak için girdiğim kadıköydeki bir mekanda işimi hallettikten sonra sahnedeki sanatçıyla düet yapmamdı. amk kimsede demediki sen kimsin neden sahnedesin:D .