gece uzun uzun içtim. bir şeyler karaladım yine.. yazmanın bir şey değiştirmediğini bilerek karaladım.. zar zor nefes aldım bir iki. ciğerlerim hızına yetişemedi gözyaşlarımın. gelecek oldum. gel diyecek oldum. sustum. hayır. yalan söylüyorum. susmadım. ağladım. çok çok ağladım. çok çok yazdım. nefret ettim senden. senden çok nefret ettim. sevdiğim kadar çok nefret ettim.. kendimden nefret ettim.. yere uzandım, öyle boylu boyunca.. bir masal istemiştim sadece. tek bir masal. sonu mutlu bitecek bir masal. belki sadece uyuyana kadar. ben kendimden geçene kadar.. öylece dur istedim. teslimiyet istedim.. uzandım.. yere uzandım.. bıraktım kendimi, bakışlarım boş.. nedenini anlamak canımı acıttı. sustum.. hayır, yalan söylüyorum.. susmadım.. ağladım.. yerin paralelliğine baktım.. yalnızlığıma baktım. saatin ne kadar geç olduğuna baktım. ben.. baktım.. hayat geçiyordu son sürat etrafımdan, ben yerde yatıyordum. kokun geldi aklıma, gözlerin olsun istedim bir tek. tek bir gece daha yanyana olalım istedim, sonra silinsin her şey. olmadı.. yer soğuk.. yer buz gibi.. yer sert.. yer.. yapayalnız.. başım dönüyor.. kalkmak istemiyorum. durmak istiyorum öylece. yazmak istemiyorum, konuşmak istemiyorum, çabalamak istemiyorum, düşünmek istemiyorum.. seslerimizi kaybedip zamansızlığın içinde bir yerde sadece bir süreliğine başbaşa olalım istiyorum. eskisi gibi masum, teslimiyet.. ellerin yanaklarımda.. gözlerimi açmadan.. burası son şimdi.. burası son.. açtım gözlerimi, kayboldu siyah gözlerin.. yoktu.. ellerin yoktu yanaklarımda. sen yoktun. kokun yoktu. yer vardı sadece. soğuk ve sert.. kapattım gözlerimi karanlığına gecenin.. bir gece daha sürükleyip geçti.