uzun zamandır istediğimdir. hayattan bir süreliğine de olsa kopmak, olaylara hakim olmak ama kendinize hakim olamamaktır. yaptıklarınızı aynen hatırlarsınız ama ne yaptığınıza beyniniz değil vücudunuz karar verir. önce düşünüp sonra uygulamak yerine yaşarken görürsünüz yaptıklarınızı. süper bişeydir dertsizken sarhoş olmak.
benim icin, zifiri karanlik olan odamda uyumak icin gozlerimi kapattigimda, ki kapatmasam da ayni seyi goruyorum zaten, simsiyah bir ekrani, neyse bu zifiri karanlik odada gordugum o simsiyah ekranin buyuk bir devinimle donmesidir. karanlik, siyah, hicbir isik olmayan o goruntu nasil saga saga doner? sarhosluk boyle bir sey.
bir de bunun birkac adim ilerisi vardir ki, kimi bunyeleri ilginc bebeklere hamile birakir. yaklasik 2 saat boyunca, uzerimdeki deniz sortunun aslinda bir gun once cikardigim belindeki iple, sanki ordaymiscasina oynamam mesela. sonra arkadas uyardi, emre elinde ne var? ip var abi. hani? iste bak: oha nerde lan ip saatlerdir oynuyorum ben.
sarhos olmak guzeldir, fakat kim oldugunu unutmamali insan. bu da yeni yeni sarhos olmaya baslayanlara bir sosyal mesaj olsun.
sarhoşken,senin beyin kaydetmiyor ya, gitik haldeyken sen dünyayı öyle sanıyorsun ya, 6 dubleden sonra yok diyosan yoktur abi diyo beyin. hayal bunlar, geçecek diyosun, geçicek abi diyor. bak durduruyorum ben dünyayı, sen rahat ol diyor.
o zaman çakal, hemmen aklına en son taktığı takıntıyı çağırıyor, gel gel, özgürüz lan, coş ortada diyor, gelen takıntı serbestçe zıplıyor aklın meydanında, ondan başka birşey çıkmıyor aklından ağzından.
hadi bi de harekete geçeyim raddesine gelmek. gelen cesaretle senden haberi olmayan adamı aramak..
aslında ayıkken de yapardım bu faydasız hareketi. "Sarhoştum" bahanesi ziyan olmasın dedim.
her zaman alkol alınması gerekmez. öyle hisler doğar ki bazen, coşkuyla hüznün garip bir karışımı...bazı şarkılar vardır. işte o bazı şarkılar aklını kaybettirir. sarhoş olursun. dört x dört - yalan.
ilk yudumla birlikte, alkol ağız ve yemek borusu ile temas ettikten sonra, ciddi miktarda kana karıştığı ilk durak olan mideye gelir. Ancak alkolün kana karışması en çok ince bağırsaklarda olur.
Büyük bir kısmı ince bağırsaklarda kana geçen alkol, derhal merkezi sinir sistemimizi etkilenmeye başlar. Birkaç dakika sonra beyne geçerek sinir hücrelerini etkiler ve mesaj iletimini yavaşlatır. içmeye devam edilirse, beyindeki görme, denge, konuşma ve muhakeme ile ilgili sinir merkezleri etkilenmeye başlarlar. Bu arada alkolün baskılayıcı etkilerini yenebilmek için, kalp kası zorlanır ve nabız artar. Biraz daha içilirse şuur kaybı meydana gelebilir. Daha da devam edilirse, alkolün kandaki oranı alkol zehirlenmesi seviyesine ulaşır, solunum yetmezliği nedeni ile ölüm kaçınılmaz olur.
Alkol oldukça yavaş yakılır. 100 gram saf alkolün vücutça yakılması yaklaşık 10 saat sürer.
Karaciğerde yakılan her bir gram alkol için 7.1 kilokalori açığa çıkar. Yapılan araştırmalara göre ABD'de insanlar genel olarak kalori ihtiyacının yüzde 10'unu alkolden karşılamaktadır. Alkoliklerde bu oran yüzde 50 olup ciddi beslenme bozuklukları görülür.
Alkol karaciğer yetmezliği yanında, kalp hastalığı ve kanser riskini de artırır. Beyinde hücre kaybına yol açar, uzun sürede beyin hücrelerindeki dejenerasyon artar, psikiyatrik bozukluklar başlar.
--spoiler--
bizim içmemiz ne dine ne edebe aykırı gitmemizden
bir an için geçmek istiyoruz kendimizden
içip içip sarhoş olmamız işte bu yüzden.
--spoiler--
bir insanın kendi öz benliğine yapacağı en büyük hakarettir.
kendi kendini aşağılamak.
bazen çevremdikiler oluyorlar. görüyorum.
dilleri dolanıyor, ne söylediklerini bilmiyorlar, saçma ve kontrolsüz davranıyorlar, kusuyorlar ve en kötüsü çok pis kokuyorlar.
elbiselerine sigara başta olmak üzere sinmiş pis kokuları etrafa saçarak yürüyorlar.
ağızlarından leş gibi bir koku geliyor. kızarmış gözleriyle odaklanmaya çalışrken kendilerini aciz duruma düşüyorlar.
bu halde araba kullananları var, ölümlere sebep oluyorlar. eşlerine karşı kırıcı ve duyarsız oluyorlar, şiddet uygulayan bile var. öyle varoş maroş demeyin gayet okumuş, hali vakti yerinde aileler hemde.
pis bir durum yani. dışarıdan bakınca tiksinmemek mümkün değil.
kahve içmek faydasızdır artık o dakika , kahveyi yedirirler ama oda fayda etmez.kusarsın tekrar içersin ve 2 gün sonra uyandığında hiçbirşey hatırlamazsın. 24 tekila shut ile sarhoş olmak buna denir işte.
içerken başta çok hissetmiyorsun. sonradan çarpıyor içki. biraz da moral bozukluğu. sonra birden kafayı bulmuşsun. sarhoş olmak moralinin bozuk olmasıyla doğru orantılıdır aslında. evet bu.