genelde olanlar olduğunu kabul etmez ve çakır keyf olduklarını iddia ederler. hatta bak düz çizgide yürüyorum derken ying yang çizenleri dahi görmüşlüğüm var. *
hiç olmadığım şeydir. merak ediyorum o durumu.
edit:sinirlendigindekertebilenkele hocam sayesinde jack daniels ile olabildim. içimdeki ukteyi yerine geritrdi ya, gözüm açık gitmem.
mutlu olmaktır
anlatamadığını anlatmak, anlattıklarından da mesul olmamaktır
dünyanın en güzel pembeyle görünmesidir
kızgın olmamak kendini mükemmel hissetmektir
en güzel gülüşün, en anlamlı ağlayışındır.
Ben sarhoş olmam diye içersin, içersin ve kaçınışmaz son.
insanın içindekileri korkmadan söylediği nadir anlardan biridir.
Eğer sarhoş biri size bir itirafta bulunuyorsa, sarhoş bu demek yerine onu ciddiye almanızı öneririm.
öz güven in tavan yaptığı andır sarhoş olduğun an. içinden ne geliyorsa onu yaparsın, hiç düşünmezsin rezil olur muyum falan diye. sabah uyandığında da o yapılanları hayal meyal hatırlar ve gülersin. aslında güzel bir şeydir sarhoş olmak. keşke hergün herkes hafif sarhoş bir kafayla gezse.
eski sevgilinin bilgisayarda resmine bakıp, eskiden olduğu gibi yüzünü avuçlarının içine almaya çalışmak ve monitörü avuçlamaktır. sonra da ağlanacak haline gülmektir.
'yüzünü avuçlarımın içine alırdım ben senin.' diye tekrarlayarak gülmektir gereksizce.
-sarhoş olmak, samimiyetin doruk noktasıdır.-
sonra kendine şöyle söylemektir : kafam ısındı, uyumam gerek.
Estetisyenlik kursu , Cilt bakımı, güzellik bakımları ve başkalarının en iyi şekilde görünmesine ve hissetmesine yardımcı olma konusunda tutkulu musunuz? Eğer öyleyse, bir estetisyen olarak kariyere başlamak sizin çağrınız olabilir. Estetik dünyası, yaratıcılık ve kişisel gelişim için sonsuz fırsatlar sunan bilim, sanat ve sağlıklı yaşamın büyüleyici bir karışımıdır. Daha detaylı bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. https://inanirestetisyenlik.com/estetisyenlik-kursu/
çok iyi bir şeydir.cümleler kendiliğinden akar.birini ikna mı edemiyorsunuz? sarhoş olun... ulan ikna edemiyorsunuz diye de hazır sarhoşken gidip adamın topuklara sıkmayın iki tane. konuşurak ikna edin.
her şeyden soyutlayabilmektir kendini. pek düşünemezsin eğer körkütük sarhoşsan, sadece yaparsın. işte bu yüzden intihar da edebilirsin, sevgilini arayıp ona onu çok sevdiğini de söyleyebilirsin ya da seni terk eden kıza ana avrat küfür de edebilirsin nasıl olsa umrunda değildir. işte bu yüzden güzeldir sarhoşluk hissi.
sadece sarhoşken acıtmaz kalbinizi karşılıksız aşkınız, yokluklarınız... mecburiyetleriniz sarhoşsanız ağır gelmez.
yalnızlığınıza öyle güzel siktiri çekiyosunuz ki, herkes arkadaşınız, herkes sevgiliniz, sevdiğiniz sanki. öyle büyük bi mutluluk sarıyo bedeninizi. yalnızbaşınalığınızı hissetmiyorsunuz, birden tüm boşluklar doluveriyor.
ben hayatımda bi kez sarhoş oldum. karın kaslarım ağrıyana, sancıyana, götümden ter akana kadar güldüğümü hatırlıyorum sadece. güldüğümü.. gülmekten konuşamıyorum çünkü. öyle mutluyum. mutlu muydum onu da bilmiyorum.
bunun ertesi sabahı ölüm gibi mına koyim. o nası bi baş ağrısıdır yareppim, o nası bi mide bulantısıdır tahmin bile edemezsiniz. gidin intihar edin daha iyi valla. eliniz ayağınız titrer, midenizdekiler ağzınıza gelir acı acı, ekşi ekşi. yürürken sendelersin, baş ağrısından gözünü açamazsın. anan sikilir lafın özü.
ama o delilik hali güzel, içinde biriktirdiklerini kusarcasına haykırman güzel, bunu yaparken rahatlaman güzel, kafan güzel, dünya güzel, sen güzelsin...
çoğumuz için zaman, mekan, dertten bir süreliğine kaçış anları.
ama ayılınca herşey kaldığı yerden devam ediyor. hem de katlanarak, ve içmiş olmanın, sarhoşken yapılan saçmalıkların verdiği pişmanlıkla, daha da fazla.
hayır rte gibi, öyle büyütülmüş olmanın verdiği şartlanmışlıkla "şarap içme, üzüm ye" demiyorum.
günah boyutuna da girmiyorum; ne günahlar işleniyor bundan daha fazla; sadece olaya felsefik yaklaşmaya çalışıyorum: içmek çözüm değil, anlık kaçıştır, hiçbirşeyi çözmez. ayılınca, yani 3-5 saat sonra kendinizi daha kötü hissetmenize yol açar. bu yüzden çözümü içkide aramayın. güçlü olun, çözüm arayın.
bazen bir bira bazen üç bira. ne fark eder ki? önemli olan ne kadar içtiğin değil, ne kadar sarhoş olmak istediğindir. ayakta bile duramadıktan sonra. kulağıma mp3 playerı takıp bir kaç dakika içinde uykuya dalacağım.
güzeldir insanı varoluşun deriklerine sürükler birde bakmışsınız orta dünyada sınız günümüze gelmeniz sahahı bulacağından arayışı bırakıp asıl keyfi yaşarsınız. tabi tüm bunlar dışında bir arkadaşın koltuk altında bir birbuçuk saat kusa kusa eve gidersiniz. sabah her iki sonuçta da başınız ağrır. gerçi sarhoş biri bunu şuan buraya tanımlayamaz. eleman şu an ya çorbacıdadır ya da bir bira daha almak için en yakın benzin istasyonuna hızlı adımlarla gidiyordur. **