sanıldığı gibi akademik uyarı ' nın değil kultur shock grubunun bir şarkısıdır , dinlenilesidir ...
sözlerini de verelim de tam olsun . ( alıntıdır )
kultur shock - sarajevo
sarajevo carsija, burek i zeljanica
grbavica, zeljo ama moja carija
oslobodenje, vecernje novine izvolite
tina centar ja rodio se jednom
zenio se dvaput
(nije bio kakav brak al' je dernek bio mrak)
moja carsija
sarajevo, sarajevo...
sarajevo titova kafa oko jedan dva
cevapcic; i baklava moja carsija sarajevo
gimnazija skenderija, sogan dolma, tufahija
kultura i nauka cuhra legenda
pozori te cobanija, familija, moja carsija
sarajevo, sarajevo
evlerin binalarin cephelerinde hala mermi izlerinin dolu oldugu, uzun ince apartmanlarin cokca bulundugu, vadide, cok hava kirliligi olan sehir. eski sehir havasi var, savas enerjisi hissediliyor hala. taksi cok ucuz ama yabancilari kesinlikle kazikliyorlar. taksi soforleri disindaki herkes bilakis inanilmaz iyi niyetliler.
gezecek cok yer yok , cafeler var cheesecakeler inanilmaz guzel. konzummerkatorbbi ve bascarsida gezilir alisveris yapilir. yakinda mostar var gorulecek.
kisin cok soguk -15e kadar inebiliyor
sicak cikolata icmek istediginizde adeta sicak puding getirildigi,corba ve kahvelerin ilik, kolanin da yine oda sicakliginda sunuldugu ilginc sehirdir. alkol alana pek rastlamazsiniz.
the basement gece gidilebilecek en guzel yerlerden biridir.
Angelina Jolie & Brad Pitt çifti, Bosna savaşı 15 yıl önce bitmiş olduğu halde hâlâ evlerine dönemeyen 117 bin kişinin dramına dikkat çekmek için önceki gün Saraybosna'ya gitmişler. ne söylenirse söylensin reklamdır odur budur geçiniz diyorum ve bu güzel hareketi tebrik ediyorum.
insanları çok iyi doğa ve tarihi güzellikleri ile insanı kendisine bağlayan bir şehirdir. orta yerinde her aksam kurulan pazarı ile sevdirir. kafe ve parkları ile süper vakit geçirecek yerlere sahiptir. tek sorunu az da olsa orada bulunan çingene sorunudur. sürekli yanınıza yaklaşarak dilenen, para isteyen birini bulabilirsiniz. ancak sehir insana huzur verir. gidilesi, kalınası bir yerdir.
bence güzel, görülmesi gereken bir şehir. osmanlı dönemi, avusturya macaristan imparatorluğu dönemi ve komunist yugoslavya zamanının karışımı hoş bir şehir. bir türk in kesinlikle yaşamakta zorluk çekmeyeceği bir yerdir.
saraybosna
*bir çocuk sevincidir, ezgileri..
*bir mazlumun ağlayışıdır..
*ölü ardından yakılan ağıttır, bir ninni..
*acıların toplatıldığı bir kamp bazen de..
*akordiyonun tatlı ezgileri..
*açlığın ve sefilliğin geçemediği gülücükleri.. !*
savaşın başlamasının 20'nci yıldönümünde başkent Saraybosna'da hayatını kaybeden 11 bin 541 savaş kurbanı anısına şehrin en merkezi caddesi olan Titova'ya 11 bin 541 kırmızı sandalye dizildi.
Bosna'nın başkenti Saraybosna,Mostar'dan çok daha büyük,çok daha fazla turist çeken bir şehir,Mostar'a nazaran daha ucuz.Bu arada Bosna'nın para birimi olan Boşnak Markı oldukça değerli, 1 KM yaklaşık 1.2, 1.3 TL ediyor.Saraybosna demek Başçarşı demek. Sebil,camii,medrese gibi Osmanlı kültüründen kalma eserler var.Yeme-içme yerlerinin neredeyse hepsi Boşnak köftesi olan cevapcici satıyor.(Hırvatlar cevapi diyor) Biz eski Galatasaray ve Sarıyer oyuncusu Tarık Hodzic'in cevabdzinicasını arıyoruz ama bir türlü bulamıyoruz. Hodzic isimli 2-3 tane daha dükkan var ama kapısında Galatasaray bayrağı yok hiçbirinin. En sonunda sarı-kırmızıya boyalı bir dükkanı bulup 'sonunda bulduk' diyerek oturuyoruz ama burası da başka bir Boşnak futbolcunun ismine açılmış başka bir dükkanmış. Yapacak bir şey yok,siparişi verdik bile.
Cevapcici bir tabakta 10 adet ufak köfte,pide,soğandan oluşuyor,oldukça doyurucu.Bu arada genç Boşnak garsonla ingilizce muhabbet ediyoruz. 'Burası Asım Ferhatovic Hase'nin adına açıldı,gelmiş geçmiş en iyi Boşnak oyuncu odur' diyor.'Avrupada oynamış mı?' diyoruz, 'Hayır,sadece Sarajevo'da oynadı, nasıl tanımazsınız?' diyor. E be kardeşim, 70'lerde sadece Bosna'da oynamış birini nasıl tanıyalım? Sen Metin Oktay'ı tanıyor musun?
Bu arada duvarda Saffet Susic'in resmini görüyoruz. 'işte onu tanıyoruz bak' deyince, 'Benim adım da Saffet,ondan dolayı' diyor garson.Sarajevo-Zeljeznicar arasındaki rekabeti Beşiktaş-Galatasaray'a benzetiyor. Burada bu kadar kilise var,kim gidiyor bunlara? sorumuza 'Ben de bilmiyorum,kilisede çalışanlar dışında kimsenin gittiğini görmedim' diyor. Savaş esnasında 3 yaşında olduğundan hatırlamıyor olanları. Eyvallah deyip kalkıyoruz, biraz sonra da Hodzic'in mekanını buluyoruz. Tabelasında Galatasaray yazılı, kapısında kocaman bir Galatasaray bayrağı bulunan, içeride Galatasaray'dan aldığı plaketler, diğer ülkelerin flamaları ve bir sürü resim var. Maalesef kendisi dükkanda değil,biz de güzel bir muhabbeti kaçırıyoruz.
Başçarşı'nın hemen çıkışında, biraz ileride bir mezarlık var. Yüzler,belki de binlerce şehit yatıyor, ortada da Bosna'nın ilk cumhurbaşkanı,Aliya izzetbegovic.Mezarlığın yanından geçmekte olanlar genelde durup bir dua okuyup yollarına devam ediyorlar.Bosna'da ölüm ve yaşam, savaş ve barış hep iç içe.Bunun bir başka kanıtı da Sırp mermileri tarafından kevgire çevirilmiş apartmanların dış kısımlarının olduğu gibi,adeta savaş nişanı gibi korunması.
Saraybosna havaalanından bir köye açılan ve 1 yıl boyunca Saraybosna'yı besleyen bir tünel var,adı Umut Tüneli. Kapısına geliyoruz fakat Tünel açık olması gereken saatte kapalı,biraz bekliyoruz,görevli birisi tünelin sadece 25 metresinin görülebildiğini,normalde 800 metrelik tünelde yer yer çökmeler olduğunu söylüyor.
Saraybosna'da gece hayatı çok canlı, Başçarşı'dan aşağı kaptırdığınızda istiklal Caddesi benzeri bir merkeze ulaşıyorsunuz. Barlar,kafeler,gece kulüpleri dolu.Otele dönerken bir grup genç birşeyler soruyor,anlamıyorum. Sonra biri 'smoke weed?' diyor kırık dökük ingilizcesiyle. 'Bende otçu tipi mi var ya :( ' anlık hüznünü yaşarken birden üzerimdeki Boşnak formasından bu turist gençlerin beni yerli zannettiğini anlıyorum.Hoş,Boşnak gençleri benim aksime ince,narin yapılı,kısa saçlı,sakalsız Edin Dzeko,Zvjezdan Misimovic gibi tipler,neyse.
Sanki rahmetli babaanneme koşar gibi hissettiren şehir. öylesine sıcak, öylesine güzel. amsterdam'da ot çekmek yerine, sarajevo'ya gidin ve kardeşlerimizin nasıl acılar çektiğini görün.
Harika bir başkent, 2 tane Türk üniversitesi var içinde, ve 3000 den fazla Türk öğrenci mevcut, hayatın çok ucuz olduğu bir ülke, kızlar genelde Türk erkeklerine hasta burada, hele ki esmer isen... Gece hayatı güzel ve ucuz, yani istanbul ile kıyaslanamaz tabi güzellik olarak da genede iyidir insanlar coşmayı ve içmeyi biliyor kimse kıçı ile içmez Sarajevo' da.