ne yazık ki iyice arap istilasına uğramış, marmara'nın iznik ve ulubat ile birlikte en güzel göllerinden biridir. özellikle rüzgarlı ve yağmurlu havalarda göl kıyısındaki banklara oturduğunuzda buranın denizden farksız olduğunu görebilirsiniz. çünkü kıyıya vuran dalgalar yüzünüzü okşayan meltem size hafif bir deniz esintisi hissettirecektir.
Marmara Bölgesi'nin doğu kesiminde, Adapazarı Ovasını izmit Körfezi oluğuna birleştiren uzun bir çukurun doğu yarısında yer alan tatlı su gölüdür.
Sapanca'nın kıyıları, doğuda Sakarya ili, batı ucunda Kocaeli ilinde kalır. Havzası 252 km²'dir.Yüzölçümü 47 km²'dir.Doğu-batı uzunluğu 17 km'dir. Kuzey-güney genişliği 5 km olup yüzeyin denizden yüksekliği 31 m'dir. En derin yeri (Prof. S. ERiNÇ'in ölçmelerine göre) 61 m.dir.
Göl, adını güney kıyısında kurulmuş olan ilçeden alır. Eski Türk kaynaklarında Ayan Gölü olarak geçer. Özellikle güneyindeki dağlardan inen sellerle iyi beslenen göl, fazla suyunu, doğu ucundan Çark suyu aracılığı ile Sakarya Irmağına boşaltır.
Bu kadar bilgi vermişken sapancayı birde Evliya Çelebinin ağzından dinleyelim:
"Sapanca Gölünün çevresi 24 mil'dir. Dört çevresinde kasaba gibi yetmiş altı köy vardır. Cümle halkı bu haliçin suyundan içtiklerinden yüzlerinin rengi kırmızıdır. Ürünleri çok ise de, bağları yoktur. Bahçeleri hadden aşkındır. Bu gölün kenarında bir tür kavun ve karpuz olur ki, ancak ikisini bir eşek çekebilir. Bu göl içinde seksen pare (parça) kayık ve çırnaklar (tahıl kayığı) vardır ki, köyden adam ve kereste ve eşya götürürler. Bu gölde bulunan yetmiş, seksen çeşit balıktan avlayıp kar ederler. Alabalığı, sazan balığı, turna balığı gibi tatlı su balıkları gayet lezzetli olur. Gölün derinliği ekseri yerlerinde yirmi kulaçtır. Suyu gayet saf ve berraktır. Kıyısında olan köylerin kadınları elbise yıkadıklarında asla sabun sürmezler. Bu gölün doğusunda iki saat uzaklıktan Sakarya Nehri geçer. Kocaeli'nde irva Kasabası kenarında Karadeniz'e dökülür. Sakarya azıcık bir himmet ile bu göle akıtılabilir. Bu göl, izmit Körfezi'ne üç saat kadar yakın olduğundan ayağı izmit Tuzlası önünde deryaya karışır. Hatta bir asırda bu gölü izmit Körfezi'ne katmak için yüzbinlerce kazma ve çapalı ırgat toplattırılmış ise de, izmit halkının buna birçok hazineler ve Nuh ömrü gerektirir diye gevşeklik göstermesi işin tamamlanmasına engel olmuş. Ama Sakarya nehri bu göle, bu gölde izmit Körfezi'ne karıştırılsa Bolu'ya kadar beş konaklık yer mamür olurdu. istanbul gemileri ta Bolu'ya yetişir ve istanbul'da bir tahta üç akçeye, bir kantar odun beş akçeye olup hayratı büyük olurdu"....
Ayrıca sakarya merkezinin içme su sorununu çoğunlukla bu göl sağlar.
kocaeli ile sakarya 'nın paylaştığı tektonik bir göl. civardaki manzaralı muhitlereçıkıp yürüyüş yaparsanız, görürsünüz ki toprağı gerçekten toprak gibi değil, adeta kum gibidir, dibe batar hemen. kuzey anadolu fay hattı ne güzelliklere sebep olmuş görürsünüz. adeta deniz gibidir. sapanca sahiline ki biz çocukken orda yüzmeye bile giderdik(artik pis!) artık arabistan denmesinden dolayi etrafında kaç bin tane otel dikilir allah bilir, araplar biricik gölümüzün de canına okuyamazlar inşallah.
resim de bonus olsun https://galeri.uludagsozluk.com/r/1678475/+