santa muerte

entry1 galeri3
    1.
  1. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2016144/+
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2016145/+
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2016146/+

    ilk defa Adams Morgan*’da bir dükkanda gördüğüm Azrail’e benzeyen iskelet figürünü, ürpertici bulduğum kadar ilgi çekici de bulmuştum. Daha sonra bu figürün, bir halk azizi olduğunu şaşırarak öğrendim. Santa Muerte, yani Türkçesiyle Aziz ya da Kutsal Ölüm. Özellikle Meksikalılar arasında popüler olan ve genellikle yasadışı işlere bulaşanların koruyucu azizi olarak bilinen bu dini figürün, 10–12 milyon takipçisi olduğu söyleniyor. Sadece Meksika’da değil, Amerika’da da pek çok bağlısı olduğu biliniyor. Santa Muerte o kadar popüler olmuş ki, dizilere bile konu olmuş. Belki Breaking Bad ya da Dexter dizisinde siz de görmüş olabilirsiniz. Peki kim ya da nedir bu Santa Muerte? Vatikan’ın bütün engellemelerine rağmen, halk arasındaki popülerliğini azaltamadığı, bağlılarının Santisima Muerte-Çok Kutsal Ölüm- dediği bu azizenin çekiciliği nereden kaynaklanıyor? Bu yazımda, kısaca bu ilgi çekici dini figürden bahsetmeye çalışacağım.

    Santa Muerte, Aztek-Maya inançları ile Katolikliğin bir sentezinden meydana gelmiş bir halk azizi. Azize deniyorsa da aslında Santa Muerte, Ölümün bir kadın olarak somutlaştırılmış hali. ispanyollar, Latin Amerika’yı katolikleştirmeye çalışırken, yerlilere, elinde tırpan tutan iskelet şeklinde temsil edilen ölüm figürünü empoze ettiler. Fakat bölge halkının kendi ölüm tanrıçaları mevcuttu. Bunlar arasında, özellikle, Mictecacihuatl çok popülerdi. Yeraltı dünyasını kontrol ettiğine inanılan bu Tanrıça da iskelete benzer bir figür olarak tasvir ediliyordu. Bu şekilde, ispanyolların getirdiği, ölümü temsil eden iskelet tasvirleriyle bu Tanrıça’nın birbirine karışmasıyla Santa Muerte doğdu. Ortaçağ Avrupası’nda da, salgın dönemlerinde, iskeletlerin soylular gibi giydirilerek, tahta oturtulduğu, bununla da ölümün zaferinin sembolize edilmiş olduğunu, araştırmacılar belirtiyor. Katoliklik, Latin Amerika’daki eski inançları yok etmek yerine, onlarla harmanlanarak yayılıyordu. 1960’lara kadar adı hemen hemen hiç duyulmayan Santa Muerte’nin, özellikle 1980’lerdeki uyuşturucu savaşları döneminde popülerleşmeye başladığı görülüyor. 2001’de, Dona Queta olarak da bilinen Enriqueta Romero tarafından Meksiko City’deki Tepito bölgesinde Santa Muerte’ye adanmış ilk tapınak inşa edildi. Böylece inananların evlerinde yaşattıkları bağlılıkları, dış dünyaya da yansır hale geldi. Meksika’da coşkuyla kutlanan “Ölüler Günü”* festivali de, bağlıları tarafından, Santa Muerte ile özdeşleştirildi.

    Santa Muerte denilince genelde uyuşturucu kartelleri akla geliyor. Bunun sebeplerinden biri, 1988’de polis tarafından tutuklanan ünlü gangster Daniel Arizmendi Lopez’in evinde Santa Muerte’ye adanmış bir sunak bulunmasıydı. Genellikle yasadışı işlerde olan insanların Santa Muerte’ye bağlı olmasındaki en büyük sebep, Ölümün insanlar arasında ayrım yapmadığına inanmaları.Bu sebeple gangsterler kadar, marjinal hayat süren her kesimden insan da Santa Muerte’ye bağlılık duymaktadır. Kilise tarafından dışlanan eşcinseller arasında da azizeye bağlılık yaygın. Santa Muerte’yi sadece uyuşturucu kartelleri ve gangsterlerle özdeşleştirmeyi hatalı buluyorum. Santa Muerte, Kilise tarafından kabul edilmese de, halk tarafından benimsenmiş, özellikle yoksul ve işçi kesim tarafından sevilen bir dini halk figürü. Latin Amerika’da bunun pek çok örneğini bulmak mümkün. Jesus Malverde, San Simon, San Juan Soldado gibi, Robin Hood benzeri yaşantıları olan, ya da haksız yere işlemedikleri suçlarla yargılandıklarına inanılan bu figürler, halk arasında oldukça popüler. Diğer figürler için kilise yetkilileri sessiz kalsa da, Santa Muerte’ye karşı savaş açmış durumdalar. Bunun bir sebebi hareketin etkisinin gittikçe artması, diğeri de kilisenin bu akımı şeytani bulması. Kilisenin bütün çabalarına rağmen, Santa Muerte’ye olan bağlılık azalmış değil. Hatta bu bağlılık, alternatif bir dini akım haline gelmiş bile denebilir. Santa Muerte’ye adanmış tapınaklarda, alternatif vaftiz ve evlilik törenleri bile düzenleniyor. Gene de inananların çoğunluğu kendini Katolik olarak tanımlıyor ve inançlarıyla bir çelişki görmüyorlar.

    Santa Muerte kültünün bu kadar yaygın hale gelmesinin altındaki en önemli etken yaklaşık 15 yıldır ülkeyi kasıp kavuran uyuşturucu savaşları. Ülkedeki şiddet sarmalında kendini çaresiz ve güvensiz hisseden insanlar, Santa Muerte figüründe bir sığınacak liman bulmuş oldular. Özellikle yaşam tarzlarıyla Kilise tarafından kabul görmeyen insanlar, kendilerini yargılamadığına inandıkları bu figürle kolayca bağ kurdular. Santa Muerte’nin uyuşturucu kartelleriyle ilişkilendirilmesi ise bu kültün devlet yetkilileri ve Kilise tarafından şiddetle tehlikeli ve karanlık bulunmasına sebep oldu. Hakikaten Santa Muerte’ye bağlılıklarını ilan eden çete liderleri var. Dahası kült ile ilişkilendirilen filmlere konu olacak cinayetler var. Bununla birlikte, özellikle yoksul halk kesiminin ve dışlanmışların Santa Muerte’yi bir azize olarak sahiplendikleri bir gerçek. Sonuçta kimseyi yargılamayan ve bağlıları arasında ayrım yapmayan Ölüm’ün çekici olması çok da şaşırtıcı değil.

    *Adams Morgan: Washington D.C.’de farklı etnik kültürlerin iç içe geçtiği bir bölge.

    Ölüler Günü: ispanyolcası Dia de Los Muertes. 1 Kasım, Katolik kilisesi takviminde Tüm Ölüler Günü olarak kutlanmaktadır. Meksika’da, 31 Ekim’den başlayarak 1 Kasım’a kadar festival olarak kutlanmaktadır. Avrupa’daki Cadılar Bayramı’ndan farklı olarak korkutma amaçlı değil, kutlama amaçlı bir gündür. Katolik inancıyla iç içe geçmiş olsa da, Aztek kökenli bir festivaldir.

    https://medium.com/türkiy...-kutsal-ölüm-cf307c91d0e1
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük