"uludağ sözlük nerdeydi acaba?" diye hayretlendiğim yürüyüş. onca kalabalıkta bir tek inci'lerin sesi çıkıyordu lan. o kadar sap herifin bir araya gelip ses çıkarmaması mümkün değil gerçi ama inci kitlesi hariç geriye kalanlar neden susma eylemindelermiş gibi ilerlediler o kısmı çözemedim.
istiklal de yürürken karşıdan gelen kabalıkta aradım sözlükçüleri. lakin, herkes aynı pankartı açmıştı. örneğin aklımda kalan ve en ilginç olanı; devlet tüp.
katılmamak, katıltmamak la iyi yaptığım yürüyüş. sansürü de sevmiyorum buna karşı çıkan 'bazı' kesimleride.
a- o 'bazı' kesimleri görmezden gel , katıl.
b- katılırsan o 'bazı' kesimler , seni kendilerine puan olarak ekleyecektir. bu yüzden katılma.
sonucunda b şıkkı daha mantıklı.
ayrıca son derece fıs bi yürüyüştür. sözlükteki reklamları zaten takip etmiyorum , her haber kanalına muhakkak baktığımı da eklersek medyaya ( ve hatta yandaş medyaya) bile doğru düzgün çıkmamıştır.
hayret, yandaş medyanın performansı düşmüş , cumhuriyet mitinglerinde 10binleri 100 milyonlara iyi çevirmişlerdi noldu ki şimdi?
v for vendetta maskeli abimizin kim olduğunu merak ettiren yürüyüş, ayrıca sansüre karşı bir yürüyüş olmaktan ziyade inci sözlüğün yürüyüşü gibi olmuş.
inci kompleks yapmış yürüyüşte. sansüre karşı yürüyorsun, "inci burada ekşi nerede" diye ne bağrınıyorsun ki? hayır adamlar gelmemişse bu onların ayıbı, seni niye amacından sapıyorsun, onu anlamıyorum...
http://img840.imageshack.us/img840/5695/binder1.pdf *
kaan sezyum barbaros şansal erdil yaşaroğlu memo tembelçizer ordaydı. ve tabi ki inci. çoğunluğu zigot terk edip gelmiş ama olsun, tepki tepkidir, iyiydi. ha bi de, inciden başka biz burdayız siz nerdesiniz kasılmacasına giren yoktu. bi grup ekşici vardı da hemen sustular.
bir de, aynı gün mazlum-der ve başka sivil toplum kuruluşlarının da destek verdiği bijili mijili eylem vardı. hazır bağırıyorken oraya da gideyim dedim. ama orası ciddiymiş, bağırma falan yok.
iyiydi ya, iyiydi.
arkadaşlar sansür kötü bişey değildir.
bazı değerlerin korunmasına fayda sağlar, ve bu sansürün sınırı nedir ya anlayamadığım herkesin birbirine küfür etmesi, televizyondaki programların kapanırız endişesi olmadan ahlak kurallarını çiğnemeleri ve ne yaptığı belli olmayan internet sitelerinin vatandaşın damarına basacak etki yaratması.
bumu yani sansürsüzlük, serbestlik.
sansürün kalkmasını istemek terbiyesizleşmeye giden bir adımdır.
Eğer siz televizyonda ahlaklı programlar isterseniz, bunları yayınlayan tonla kanal mevcut. Küfür olayına gelince, siz kullanmıyorsunuz diye; tüm bir ülke halkını bundan mahrum bırakmayı istemek en kibar tabir ile; bencilliktir.
Arkadaşım, sana şaka gibi gelir ama, bugün küfürünü kesen; yarın tartışmanı keser. Öbürgün sözlüğünü kapatır, sonra dolaşırsın ortada leyla gibi.
Özet geçiyorum; halkın özgürlüğünü kısıtlayacak hiçbirşey doğru değildir beyler
sansürsüz internet ahlaksız toplum demektir.
hayır sansüre elbetteki karşıyım. ama çocuk pornosu siteleri ve terörist propogandası yapan sitelere hayır! o siteler sansürlensin...
ama gel gör ki, internette "tib" kelimesinin sansürlenmesini istemem sanırım. tib ne lan?
