bir arkadaşım ofisine faks bağlatıyor. deneme yapmak için başka bir ofisten faksının aranmasını istiyor. neyse, aranıyor telefon çalınca telefonu açıyor ve alo alo diye karşıdan bir insan sesi bekliyor.( lan bu da tam hıyarmış.)
bu işlem bir kaç defa tekrarlanıyor. arkadaşım, sinirle faksın yanına ofisboy'u oturtuyor ve kendisi müşteri ile ilgilenmeye başlıyor. o esnada tekrar faks'ın telefonu çalıyor, ofisboy, tam ahizeyi kaldırıp sesleneceği an da (tabii ki bu da hıyarmış) arkadaşım müşterinin yüzüne bakarken bağırarak "alooo" diyor.
akşam çıkış saatini beklerken duvarda asılı olan saat, 5'i gösterdiği halde içten bir ohh çekişle onu 6 olarak görmek (nasıl bir gözse artık ). akabinde dışarı çıkıp servisi beklemek. 10 dakika geçtikten sonra ancak şüpheye düşmek. ve o dumur ifadeyle tekrar yerine oturmak.
"vay amk senin" mesajını panpaya atmak yerine yanlışlıkla kız arkadaşa atmak.
emesen'de tanışılan kızın çirkin çıkması durumunda panpaya" çok çirkin lan bu" yazacakken yanlışlıkla tanışılan kıza göndermek.
yemekhanelerde örnek yemek koyarlar**..arkadaşlara laf yetiştirirken örnek yemeği alıp gitmeye kalkmışlığım var ki almamla fark edip bırakmam birkaç saniyemi alsa da yerlere saçılan arkadaşları toplamam baya zamanımı aldı.
öyle "nalet" olaylardır ki, telafisi yoksa, bir de takıntılıysanız, o birkaç saniye içinde yaptığınız olaylar silsilesi günlerce aklınızdan çıkmaz, uykularınızı böler. kısacası ağzınıza eder. kahrolsun obsesiflik.