"an"larda yasanir hayat. sonsuz hissi veren ve hesabi tutulmayan, envanteri bilinmeyen ve cogu zaman "negligible" kabul edilen "an"larin bileskesi anlamli bir butunu imler. bu butun icinde her parca kendine ozgu (individual) ve anlamsiz gibi gorunen yapisiyla hep suphelerin odagi olur. varlik icinde yokluk ve yokluk icinde varlik numuneleri belirmeye baslaninca, kisi kendini o zaman bir yol ayriminda tutunacak dal ararken bulur. o "an" hep izafidir. "soz" burada tukenir, "laf ve "soz" ayrimi veya bunlar arasindaki tarifi yapil[a]mamis perdeden yansiyanlar o "an" da gercek bir kimlige kavusur ve o "an"a kadar uzerine yuklenen herseye itiraz eder...