sanat okulunda resim bölümünde okuyan bir insan olarak bu yola canı gönülden çıkmış bir insanla toplumda herhangi bir insan arasında çok fark vardır. bu insan her konuya açık olabilir. Düşünceleri ve davranışları, siyah beyaz bir tablodaki renkli boyanmış herhangi bir varlık gibidir.
Sanat ne için yapılır a gelecek olursak, sanata beş kuruş değer vermeyen insanlardan soğumaya ve bu ülkenin geleceğini görmeye başladım. sanat insanın ruhunu ve karakteristik yapısını geliştirir. Tabi ki bu demek olmuyor ki, herkes sanatçı olacak diye bir saçmalık yok. Biz diyoruz ki bize verilen bu yeteneğe ve emeğimize saygı duyun. ya illa güzel resim çizeceksin diye birşey de yok. eksperyonizm, insanın ruh halini anlattığı bir akımdır ve bunu her insan yapabilir.yeter ki istesin..
edebi yönden bakacak olursak burada olan insanlar buna önem vermelidir zaten ki kendilerini bu yönde geliştirebilsin . ayrıca zaten burada acemi olarak -yazarlık yaptığımız yazarlık olup olmaması tartışılır-, yani kısacası sanata özgü değilde verilen emeklere ve yeteneklere insanlar saygı duymalı artık!!
(bkz: sanat toplum içindir) Tolstoy, Maksim Gorki, Nazım Hikmet hatta Necip Fazıl ile ilgilenmeyerek, ahmet batman, elif safak okuyanlara gore farkli olabilir tabi.
sanat gerçeğe ulaşmak için bir yoldur. dolayısıyla sanat bir şey için olacaksa o da gerçek içindir. ve gerçeğe sadık kalmalıdır. ama gerçeği kabullenme ve ona ulaşma yönüne göre sanat şekillenir. ayrıca sanattı diğer bilim dallarından ayıran estetik unsuru vardır, ancak bu estetiklik onu doğaya yabancılaştırmaz bana göre. çünkü duygusal olan her şey maddenin yansımasıdır ve maddeden bağımsız olmadığı için gerçekliği bir şekilde yansıtır. yani sanat gerçeğin estetik yönden dışavurumundan çok bana göre doğada olan güzellği yansıtma aracıdır. tabi bu yansıtma değişik fikirlerle olur ki, bunlarda zaten sanat akımlarını oluşturur.
hemen her sanatçının kafası, alışılmadık ve etkileyici bir şeyler ortaya koyabilmenin, farklılıklar yaratarak toplum nezdinde tutunabilmenin ve aynı zamanda doymak bilmez egosunu tatmin edebilmenin hayalleriyle doludur.
bu durum, onların bir bölümünü, uçuk-kaçık insanlar olarak değerlendirmemize yol açmakla birlikte, diğer taraftan, bizlere de yeni yeni ufuklar ve görüş açıları kazandırır. objektifimizin merceği genişledikçe, çevremizdeki olayları daha geniş perspektifte görmeye ve değerlendirmeye başlarız. dün, "tu-kaka!" dediklerimizi bugün normal, yarın ise yetersiz görmeye başlarız. sonuçta değişir ve gelişiriz.
sonuç itibarı ile sanat; hem kendi varlığı ve gelişimi, hem icracısı olan sanatçı ve hem de toplum için değerli bir olgudur. dolayısı ile sanat, sanat içindir, sanatçı içindir ve toplum içindir.
sanat ego tatminidir. Sanatsal anlamda toplum için, maddi ve manevi tatmin açısından sanatçı içindir. kibirli olmayan insandan sanatçı olmaz. Bu göreceli bir kavram değildir çok somut ve nettir eğer sanatçı yaptığı sanat eserlerini sergilemesse,başkalarının huzuruna çıkarmassa zaten sanatçı olamaz. örneğin çok iyi futbol oynuyorsun bunu kendin biliyorsun fakat kimse senin futbol oynadığını bilmiyor, görmemiş sana futbolcu bu çocuk felaket top oynuyor diyebilir mi?
Bir sanatçı özgün olamaz çünkü sanatçı olabilmesi için bazı aşamaları, bu aşamaları geçmiş insanlar nazarında geçmesi lazım yani bir nevi sınav gibi düşün ki ressamsın ve ilk resmin sürrealist yada kübik bir manzara resmi hemen yaftalanırsın, kitch olur yaptığın şey o çemberden geçtim ben deyip te rönesansta çakılı kalmış örümcek kafalılar tarafından. çünkü realist bir akımdan doğan sanat aynı şekilde kendini tekrar etmek zorunda sanarlar.soyut çalışarak başlayamassın yani sıralama koyarlar aklına,zihnine yani kurallar vardır kuralı olan şeylerden özgün olmasını bekleyen toplum için sanat yapmaya çalışan sanatçılar hala üniversitelerde rönesansla yatıp rönesansla kalkarlar yeni çağdaş akımları görmezden gelip yeni ışıkların ışıklarını karartmaya çalışırlar bu nedenledir ki sanat artık yalnızca toplum içindir toplum dediğim de üç beş örümcek kafalı beyin.
postmodern bir bakış açısıyla cözmeye calısanların en cok sorduğu soru. klisede müzik piyano çalan biri başkalarına dinletmek içinmi müzik yapar yoksa onu yaparak para kazanmak içinmi. sorunsalın temeli burada yatar.
ne içindir sorunsalına gelince ise sanat asla ve asla bir şey için değildir. toplumun beğenisi için de sanat icraa edilmez, sanat yapayım diye de icra edilmez. sanatçının eylimi beyninde, kalbinde, ruhunda yaşamasından başka bir çıkış noktası yoktur. ancak sonuç olarak maddi manevi getiriler ise sanatçının icraatinin amaçlarından değil kişisel veya toplumsal tepkimelerdir.
sanat okulu mezunu bir sanatçı olarak * sanat ne sanat içindir ne de toplum. tüm bunlardan sıyrılarak başa oturan bireyin egosudur. dizginlenebildiği ölçütlerde farklı misyonları ekler kendine. diğer bir önemli faktör ise toplumun sanat bilincidir. bu bilince sahip olmayan toplumlarda sanat hiçbirşey ve hiçkimse içindir.
sanat; ne için, kim için sorularından bağımsız yapılan bir yetenek yansıması olduğu için böyle bir sorunsalı yoktur.
bu sorulara cevap veren şeyin adı, sanat değil esnaflıktır çünkü.
bir sanat okulu mezunu olarak bir sanatçı olarak bu konuda yüksek yapmış biri olarak hatta halende akademide yer alan biri olarak size en akademik açıklamayı yapıyorum. sanat kimse için değildir. sanat kaygısı ve bilinci tüm bunların dışında dır. bunu bir tanrıya kayıtsız şartsız tapmaya benzetebilirsiniz. geri kalan her şey için mastercard derdim ama onlara da maddi kültür varlığı diyoruz.
Sanat insanın kendisi içindir. insanlık için. kültür endüstürisinin vıcık vıcık trolleri başımıza sardığı ne oldugunu bilemeyen bir toplumun baş düşmanıdır sanat.
Sanat topluma hiç bir dönemde uymaz çünkü o toplumlar dışıdır.
çağımız için: uzun süreli bir ön sevişmedir. am, göt, meme olayıdır. para içindir, kapitalisttir, adi ve ucuzdur.
normalde ise sanat: derinliktir, inceliktir, yüceliktir, gerçek güzelliktir.
sanat genel olarak insanın bir şeye değer katma, değerlendirme, yüceltme eylemlerinin bir kısmıdır. yani, galip gelmek, üstünlüğünü kanıtlamak ya da uyuşukluk için var olan bir şey değildir. bu yüzden gerçek sanat kadınların hoşuna gitmez çünkü onlar uyuşukluğun, kör kazanma arzusunun döndüğü şeyleri severler. bu sebeple günümüzde 'sanat' sanat değildir.
sanat ne içindir sorununa gelince kesinlikle adi toplum için değildir. zira toplum, topluluk geri zekalı, moron, embesil ve idiottur. sanat salt sanat içindir. ama yine sözde bağımsız, ince, derin, özgür olan bir azınlığın elinde de değildir, olmamalıdır. çünkü elit de nihayetinde bir topluluktur ve adidir. aynı yüz yılda yüce, derin bir sanatçı hem de bu sanatı gerçekten algılayabilen 100 den fazla insan yetişmesi imkansızdır. bu yüzyılda( 21. yy) algılama konusunda gerçek bir dahi yetişmişse o da benimdir. tabi günümüz, çağımız bokluk içinde yüzdüğünden benim ( her yönüyle, sadece algılama olarak değil) dehamın nasıl bir şekil alacağı da merak konusudur.