akabinde bozuntuya vermemek gereken nahoş durum. biraz okuyup inceleyip, anlayıp dinleyip altyapı oluşturduktan sonra olayın seyri değişecektir muhtemelen.
Sanat galerisi gizemli bir mekandır ve gizemini koruduğu için hiçbir bok anlamazsınız. Cümlenin sonunu değiştirirseniz yanınızdaki hatunu kolaylıkla düşürebilirsiniz.
anlamayanlara kitap önerisi: "bunu ben de yaparım-Christian Saehrendt"
kitabın asıl amacı eserleri anlamanızı sağlamak değil. bazı sanat eserlerinin ne denli anlamsızca değer gördüğü konusu üzerine eğilmiş daha çok. anlamlı sanat ve anlamsız sanata dair enstantaneler mevcut.
bunu bilmek, her sanat eseri olduğu söylenen şeye hürmet etme zorunluluğu ve sanat gözüyle bakma yükünüzü hafifletecektir.
bir örnek de ekleyelim: sanat galerisinin birisinde insanlar yerde duran bir gözlüğün etrafında toplanmış ve son derece entel dantel hareketlerle gözlüğe bakıp sanatsal yorumlar getirmektedirler. fakat oraya gözlük şaka yahut deney maksadıyla birileri tarafından konulmuş son derece sıradan bir gözlüktür. hepsi bundan ibaret. hatta bu gözlük olayını nette bulabilirsiniz sanırım.
Ne var anlaşılmayacak, ilk resimdeki adam mantar olmuş çaresizliğini yansıtmışlar. ikinci resimde çocuğu sünnet ederken ayar kaçmış, tamamı kesilince çocuk kendisine şefkat gösterecek bir sığınak arıyor.
ben bunu daha çok sanat konuşulan ortamlarda yaşıyorum. 3 5 kişiyiz ben hariç herkes entel. ben de iki bardak çay içip arada laflarım diye oturmuşum masaya. yok bilmem hangi amerikalı jazz sanatçısı türkiye ye geliyormuş, bilmem hangi entel dantel şarkıcının plağı çıkıyormuş. he he deyip geçiyorum. ulan ümit besen in cengiz kurdoğlu nun suyu mu çıktı, nerden bulup da dinliyorsunuz böyle marjinal adamları. sonra evime gidip youtube oynatma listesinden dayıyorum ferdi yi. arınıyorum sanattan.
