internette bu aralar popüler olan onlarca sanal sözlükten birinde başlıklara giriş yapan kişi olmak.
Aslında sanal yazarlık uzun zamandır bloglarda gerçekleştirilen bir işti. Şimdilerde ise sözlüklerde tatmin edilen bir dürtü gibi. Sözlüklere ya da bloglara yazmak işi insanın yazma ihtiyacını karşılama anlamında gayet anlamlı ve faydalıdır *. Yazıların edebi olmaları ya da dil bilgisi kurallarına uygunluğu da o yazının kalitesini yukarılara taşıyor ve bir şekilde sanal alemde adından söz ettirir hale getiriyordu. Sözlüklere ya da bloglara yazan insanlara yazmaya ihtiyaçları olduğunda hemfikir olabiliriz; fakat bu yazanların bir kısmı ihtiyaçları olan konuşmayı da yazarak tatmin etme yolunu seçmiş olabilirler. Her ne kadar yazma işi konuşma gibi olmasa da kafadakileri bir şekilde karşı tarafa ulaştırabildiğini bilmek insanların iç huzurunu sağlamada çok etkili olmuştur. Sanal alemin fiziksel birlikteliği engellediği bir gerçektir. Yapay olarak yaratılmış bir ortamda, olmadığı gibi davranmak ya da olmasını istediği hale getirmek mümkün olabildiğinden kendini sözlü ifade etmektense yazılı ifade etmenin daha kolay ve meşekkatsiz olduğunu bilen yazar sayısı da nitelikten bağımsız olarak artmıştır. Sorun bu noktada baş gösterir ki; sanal ortamda nitelik ayırdına varmak zordur.
insanların kullandıkları dilin kurallarına uyarak yazılar yazması o dil için bir nimettir. Bunun sanal alemde olması kitapların reddedileceği anlamında da gelmemelidir. Kitabın yeri ayrıdır.
